'AB bana söz verdi' diyen Kılıçdaroğlu'na tepki: Hangi sıfatla masaya oturdun

2011 yılından bu yana binlerce kişinin ölümüne sebep olan Suriye savaşı hala devam ediyor. Katliamların yanısıra binlerce masum insan da zorla yerlerinden edildi ve mülteci olarak ülkeler arasında sıkışıp kaldı. Sadece Türkiye’de bulunan Suriyelilerin sayısı 3.6 milyon. Türkiye, hem Suriye sınırından yönelen tehditleri bertaraf etmek, hem Suriye’nin kuzeyindeki terörü temizlemek, hem de bölgede barış, istikrar, güven ve huzur ortamını tesis etmek için Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarını yaptı. Yine bu amaç doğrultusunda faaliyetler sürerken, Suriye’nin durumu da ortadayken “Suriyelileri evlerine göndereceklerini” söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Onların evlerini yapacağız, yollarını, köprülerini, hastanelerini, her şeyini yapacağız. Bizim müteahhitler yapacak. Kim finanse edecek? AB’den alacağız. Bana söz verdiler” şeklindeki sözleri üzerine başlayan tartışmalar sürüyor.

BU PAZARLIK İTİRAFI

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarıyla ilgili Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin 2011’den bu yana Suriye konusunda hep insani bir tavır benimsediğini söyleyen Turan, “Bizim medeniyetimizde, kadim tarihimizde mazluma sırt dönmek yok, tam aksine kucak açmak var. Evet Suriyeli muhacirleri ülkemize kabul etmenin elbette sosyolojik, ekonomik etkileri var. Ancak mazlumun, çocukların ölüme terk edilmesine, bombardıman altına alınmasına göz yummadık” diye konuştu. “Dün Suriyelilere en hasmane tutumu sergileyen Kılıçdaroğlu, bugün onları ‘Kardeşçe ülkelerine göndereceğiz’ diyor” ifadesini kullanan Turan, “Bu bir pazarlık itirafıdır. ‘AB’den söz aldık’ diyor. Hangi sıfatla? Yürütmenin başı değil, yönetimde söz sahibi değil, iktidar partisi değil, neyin sözü bu? Kimlerle hangi sıfatla masaya oturdun? Sürekli ‘Dostlarımızla iktidar olacağız’ diyen Kılıçdaroğlu, Biden’dan sonra başka kapılara da gitmiş olmalı” dedi.

NE VAAD ETTİN?

Türkiye’nin egemenlik haklarını korumasındaki kararlılığının, Doğu Akdeniz, Suriye, Libya ve Kıbrıs’taki tavrının bazı AB ülkelerini rahatsız ettiğinin son derece açık olduğunu vurgulayan Turan, şunları kaydetti: “Daha nice ulusal çıkarımıza aykırı birçok konuda dayatmalar yapmaya çalışıyorlar. İktidar olmasına ihtimal vermiyoruz, ama neler vaadettin Kılıçdaroğlu? Ülkemizin çıkarına uygun hiçbir konuda yanımızda durmamış AB, Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de şımarıkça tavırlarına bile ses etmemiş ama Kılıçdaroğlu’na söz vermiş, öyle mi? Çocuğa masal olarak anlatılsa çocuk bu masalla uyumaz, fakat bizim Kemal Bey’i uyutmuşlar anlaşılan. Kılıçdaroğlu ve sürekli bahsettiği dostları hiç heveslenmesin, ne biz ne millet gizli pazarlıklara izin veririz.”

UCUZ DIŞ SİYASET

Suriye’de sadece yol, su, elektrik, sağlık, barınma gibi temel ihtiyaçlarda sıkıntılar değil, insani bir trajedinin yaşandığına dikkat çeken Turan, “5 kişilik bir aileden, 1 dakika sonra yapılan saldırıda ne yazık ki 1 kişi kalabiliyor. Herkes vatanında yaşamak ister. Ancak can güvenliğinin olmadığı bir yere gitmek tercih olmaz. Elbette zamanı geldiğinde, savaş ve katliam bittiğinde, ülkelerine geri dönmeleri için adımlar atılır. Bölgenin en güçlü devleti olarak Türkiye, yanıbaşımızdaki Suriye’nin normale dönüşünde tabii ki söz sahibi olacak. Kılıçdaroğlu ya yaşananların farkında değil, ya da işine öyle geliyor. Kılıçdaroğlu’nun iç siyasetteki marifetsizliği ortada. Bu açıklamalarıyla dış politikadaki beceriksizliği, dış siyasetteki ucuz anlayışı, gizli pazarlıkları da ortaya çıktı” dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN ÇOK SERT TEPKİ

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “Suriyelileri evlerine göndereceğiz. Onların evlerini yapacağız. Parasını AB’den alacağız” sözlerini eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün Hatay'da yaptığı açıklamada, “Bunlardan biri, geçtiğimiz günlerde Avrupa’dan kendisine birtakım sözler verildiğini söyleyerek, güya kendince bir Suriye politikası anlatıyor. Biz, Suriye politikası konusunda 10 yılı aşkın süredir bu sözleri, belki yüzlerce, belki binlerce defa dinledik. Karşımızdakilerin gerçek yüzünü, gerçek niyetlerini gördük, ona göre kendi yolumuzu çizdik. Sırtını sıvazlayan, kulağına 3-5 hoş kelime eden, eline yalan yanlış bir şeyler tutuşturan tescilli Türkiye düşmanlarının peşine düşerek ülkenin geleceğine talip olmaya kalkanların sonu, hüsrandır. Maalesef karşımızda bir türlü yerli ve milli olmayı başaramayan bir anlayış var. Milletin gönlüne girmeye çalışmak yerine gözünü dışarıya diken bu zihniyete rağmen ülkemizi büyütmeye, güçlendirmeye hedeflerine doğru ilerletmeye biz devam edeceğiz. Biz bu sözümüzü geçmişte tuttuk, şimdi de tutacağız” ifadelerini kullanmıştı.