Hak-İş'in 38. kuruluş yıl dönümü etkinliği

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Kıdem Tazminatı Fonuyla ilgili, "Türkiye'nin büyük holdingleri kendi kıdem tazminatı fonlarını yasanın ilgili maddesinden yararlanarak kurmuşlar, kıdem tazminatı fonundan hem kıdem tazminatlarına hem de kendilerine bir kısım imkan sağlıyorlar. Dolayısıyla yeni kurulacak fona karşılar" dedi.

Arslan, bu yıl Kısa Film Yarışması'nın ikincisini düzenlediklerini hatırlatarak, yarışma sayesinde insan emeğinin sanatsal çalışmalarında farkındalık yaratmayı amaçladıklarını bildirdi.

Türkiye'de yeni bir sendikal kültürün gelişimi için büyük çaba içinde olduklarını vurgulayan Arslan, "Hak-İş Konfederasyonu ilkeli olmayı, kararlı olmayı, realist olmayı ilkeleri ve sendikal haraketin temel duruşu olarak belirlemiştir. Bu çerçevede ülkemizde yeni bir sendikal kültürün, yeni bir endüstriyel ilişkiler sisteminin gelişimi için büyük çaba içerisinde bulunmamaktadır" ifadesini kullandı.

"Temsil problemimiz var"

Arslan, bu yeni sürecin çalışma hayatına tam olarak yansıtılması gerektiğini işaret etti. Hak-İş'in inançları ve değerleri ışığında insana emeği bir borç olarak gördüklerini dile getiren Arslan, şunları söyledi:

"40. yıla yaklaşan sendikacılık tarihimizde, sürekli olarak sorgulayan, yenilenen ve güçlenen bir anlayışı benimsiyoruz. Bizim sendikal anlayışımızda iş verenleri rakip olarak değil ortak olarak görüyoruz. Bu ortaklığı birlikte çalışmayla güçlendirmek, birlikte çıkarlarımızı geleceğe taşımak anlamında bir ortaklıktan bahsediyoruz. O nedenle Türkiye'de var olan sendikal algının değişmesini istiyoruz. Bizim bir temsil problemimiz var. Bir sendikacı olarak bu temsil krizinin varlığını ortaya koymamız gerekiyor. 2 bin 11 milyon 658 bin sigortalı çalışanın sadece yüzde 9'u sendikalıdır. Bunu aşmamız gerekiyor. Ayrıca sendikalarda bir kabul sorunu da var. Biz diyoruz ki: Endüstiriyel ilişkiler sistemimizi bugünkü anlayışla geleceğe taşıma imkanımız yok. Bu Türkiye'nin 2023 hedeflerine yakışmıyor."

"Kıdem tazminatı fonuna büyük işverenler karşı"

"Eğer bu yasa sıfır barajı ile çıkarsa işletmelerimizi kapatırız" şeklinde kendilerinin ve milletvekillerinin tehdit aldığını ileri süren Arslan, "Bu yasa böyle çıkarsa kaos olur' dendi. Yasa yüzde 1 barajla çıktı. Bugün sendikalı hareket can çekişiyor. İstediğimiz olmasa bile güzel başarılara da imza atıyoruz" dedi.

Kıdem tazmininatı konusunun çok önemli olduğunun altını çizen Arslan, bugün tartışılan kıdem tazminatı fonuyla, kendi bilim heyetlerinin hazırladıkları çalışmanın arasında benzerlik olmadığını savundu.

Türkiye'de 11 milyon 600 bin işçinin ve özel sektördekilerin de yüzde 85'inin kıdem tazminatı alamadığının altını çizen Arslan, "Bizim buna karşı söyleyecek sözümüz olmalıdır. Kıdem tazminatı fonuna büyük işverenler, şiddetle karşı. Türkiye'nin büyük holdingleri kendi kıdem tazminatı fonlarını yasanın ilgili maddesinden yararlanarak kurmuşlar, kıdem tazminatı fonundan hem kıdem tazminatlarına hem de kendilerine bir kısm imkan sağlıyorlar. Dolayısıyla yeni kurulacak fona karşılar. O fondan zaten kıdem tazminatını beleşe getiriyorlar. Peki sendikal hareketi temsil ettiğini söyleyenlerin itirazları nedir soruyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Diğer konuşmacılar

Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcıs Agah Kafkas da kendisinin Hak-İş'in 9. yılında geldiğini ve 10. yılı kutlamalarını kendisinin düzenlediğini söyledi.

Kafkas, Hak-İş'in muhteşem bir vizyon kazandığını, günden güne daha ileriye gittiğini ifade etti. Hak-İş okulundan mezun olduklarını kaydeden Kafkas, Hak-İş'in onurlu yürüyüşünün devam etmesini diledi.

AK Parti MKYK Üyesi Hüseyin Tanrıverdi ise Hak-İş'in Türk milletinin değerleriyle bütünleşmiş, ülkenin çıkarlarını gözeten anlayışla zor zamanlarda hem çalışanların hem de toplumsal kesimlerin sözcüsü olduğunu söyledi.

Türkiyenin elde ettiği başarılarda, bugün ulaştığı tarihi seviyelerde sendikaların emeği ve alın terinin olduğunu anlatan Tanrıverdi, Türkiye'nin borç veren bir ülke durumuna geldiğini vurguladı.

Tanrıverdi, kamuda çalışan kadınların "başı açık-başı kapalı" ayrımından da kurtulduklarını belirterek, Türkiye'de azınlığın çoğunluğa hükmetmesi döneminin bittiğini dile getirdi.

TBMM İdare Amiri ve Hak-İş Onursal Genel Başkanı Salim Uslu da Hak-İş'in nitelik olarak büyümeye devam ettiğini belirterek, yasaklara karşı yasaksızlığı savunan bir duruşu olduğunu söyledi.

Taşeronlaştırmanın emek istismarı olduğunu bildiren Uslu, "Kıdem tazminatı konusu, 1973'ten beri durmaktadır, hiçbir hükümet kıdem tazminatı fonunu çıkarmayı cesaret edemedi. Çok sayıda holding, kıdem tazminatı fonuna para ödemek istememekte. Kıdem tazminatı fonunu kendi iş yerinde kullanmakta, bu yüzden devlete vermek istemiyorlar" diye konuştu.

Uslu, Hak-İş'in adaletli bir barışı savunduğunu da kaydetti.

AA