Emine Erdoğan: Töreyi meşrulaştırmayın
Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, ''Şiddeti, 'töre' diyerek meşrulaştırmaya çalışanlar, çok büyük bir yanılgının, büyük bir gafletin içindedirler'' dedi.
ABONE OLBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, hiçbir töre, gelenek, hiçbir adet ve ananenin kadına ve çocuğa yönelik şiddeti meşrulaştıramayacağını vurgulayarak, ''Şiddeti, 'töre' diyerek meşrulaştırmaya çalışanlar, çok büyük bir yanılgının, büyük bir gafletin içindedirler'' dedi.
Erdoğan, Şanlıurfa Valiliğince Aile Haftası etkinlikleri kapsamında Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen, ''Bir Yastıkta Yarım Yüzyıl'' programında yaptığı konuşmada, kentte son derece anlamlı bir toplantıya katılıyor olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirip, emeği geçenleri kutladı.
Geçen hafta kutlanan ''Aile Haftası''nın hayırlara vesile olması dileğinde bulunan Erdoğan, ''Burada, Şanlıurfa'da, Aile Haftası çerçevesinde gerçekten hoş bir etkinliğe şahit oluyoruz. Evet. 'Bir Yastıkta Yarım Yüzyıl' geçiren, topluma örnek teşkil eden çiftlerimizi bugün burada ödüllendiriyoruz. Ben, bu çiftlerimizi de tebrik ediyorum. Evliliklerinin, mutluluklarının, sağlıklarının daim olmasını diliyor, Allah'tan onlara bir ve beraber nice uzun ömürler nasip etmesini temenni ediyorum'' diye konuştu.
11 BİN 500 YILLIK TAPINAK
Şanlıurfa'nın, binlerce yıllık tarihi olan, medeniyet, ilim, huzur ve hoşgörü şehri olduğunu dile getiren Erdoğan, son olarak ortaya çıkarılan bir tarihi eserin, Şanlıurfa'da, bundan 11 bin 500 yıl önce bir tapınak inşa edildiğini ortaya koyduğunu hatırlattı.
Şanlıurfa'daki bu keşfin, tarihin yeniden yazılmasını zorunlu hale getirdiğine dikkati çeken Erdoğan, kentin aynı zamanda, Hazreti İbrahim, Hazreti Eyyüp Nebi gibi nice peygamberin, evliyanın, ilim insanlarının şehri olduğunu belirtti.
Tarımın, tarihte ilk kez bu topraklarda yapıldığına işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bilinen en eski üniversitenin kalıntıları yine bu topraklarda, Harran'dadır. Toplum olarak, millet olarak, bizim kendi medeniyetimizin tüm izlerini Şanlıurfa'da görmek mümkün. Aslında hem Şanlıurfa'ya hem de medeniyetimize baktığımızda temelinde çok önemli bir çekirdek görüyoruz. O çekirdek, hiç kuşkusuz ailedir. Aile, bizim en değerli, en kutsal, en çok sahip çıkmamız gereken zenginliğimizdir. Hayat nasıl ailede başlıyor ve en önce aile içinde şekilleniyorsa; bizim kadim medeniyetimiz de aile yoluyla ayakta kalmış, aile sayesinde bugünlere ulaşmıştır.
Aileyi kaybeden bir toplumun, ayakta kalabilmesi asla ve asla mümkün değildir. Aile değerlerini, aile kutsiyetini, ailenin izzetini yitiren bir toplumun, birbirine bağlanması, tutunması, geleceğe güvenle bakabilmesi söz konusu değildir. Aile, eğitimden, öğretmenden, arkadaştan, yani her şeyden önce gelen, her şeyin üzerinde duran bir çatıdır. Eğer aile çatısı yıkılırsa, toplum darmadağın olur, insan yıkılır, insanlık yıkılır. Elbette devlet, anayasayla, yasalarla, alacağı tedbirlerle aile kurumunu korumakla sorumludur. Ancak, aileyi asıl koruyacak olan, ailenin ve aile fertlerinin bizzat kendisidir.''
2023 HEDEFİ
Türkiye'nin çok hızlı ve sağlıklı bir dönüşümün içinden geçtiğini ifade eden Emine Erdoğan, ''Ekonomimiz hızlı şekilde büyüyor, dış politikada Türkiye bir barış elçisi olarak tüm coğrafyalara elini uzatıyor'' dedi.
Cumhuriyetimiz'in kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023'e ilişkin hedeflerin olduğunu ve Türkiye'nin o hedeflere doğru umutla ilerlediğini belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Elbette ki hedeflerimiz, sadece ekonomik göstergelerden ibaret değil. 2023 yılına, bizi biz yapan değerleri daha fazla öne çıkararak, kimliğimizi, kültürümüzü muhafaza ederek, en önemlisi de aile yapımızı daha da güçlendirerek gireceğiz. Aile kurumuna karşı en önemli tehdit olan yoksullukla çok yoğun şekilde mücadele ediliyor. Türkiye'de yoksulluğun, 18 milyon seviyesinden bugün 13 milyon seviyesine düşmüş olması elbette başarıdır. Ama bunun da yeterli olmadığını biliyoruz. Özellikle Şanlıurfa'nın merkez olduğu bu bölgede, Güneydoğu Anadolu Projesi'nin tamamlanmasıyla, yoksulluğun önemli ölçüde giderileceğini umuyoruz.''
AİLE İÇİ ŞİDDET
Emine Erdoğan, aile kurumunu hedef alan başka bir tehdidin de aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet olduğunu söyledi.
''Hiç şüphesiz, bu konuda da geçmişe nazaran çok önemli yasal ve anayasal değişiklikler yapıldı, şiddete karşı güçlü bir mücadele başladı'' diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
''Aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet konusunda, asıl mücadelenin bizzat kadınlar eliyle yürüyeceğini hatırlatmak isterim. Ancak, burada şu kadarını söylemek istiyorum; şiddet, evet kötüdür ama kadına, çocuğa yönelik şiddet, kötü kelimesiyle tarif edilemeyecek kadar zalimcedir, insanlık dışıdır. Korumasız, korunaksız insanlara karşı, kadınlara karşı kalkan el, en başta insani değerlere, milli-manevi değerlere kalkmış bir eldir. Hiçbir töre, hiçbir gelenek, hiçbir adet ve anane, kadına ve çocuğa yönelik şiddeti meşrulaştıramaz. Şiddeti, 'töre' diyerek meşrulaştırmaya çalışanlar, çok büyük bir yanılgının, büyük bir gafletin içindedirler. Kadına, çocuğa yönelik şiddet, aynı zamanda korkaklığın, zayıflığın, tükenmişliğin ve çürümüşlüğün bir göstergesidir. Sistematik şekilde şiddete maruz kalan her bir hanım kardeşimiz, hiç tereddüt etmeden buna karşı çıkmalı, tepkisini ortaya koymalıdır. Ne kadar fazla kadın, şiddete karşı sesini yükseltirse, ben inanıyorum ki, bugün yaşanan acılar o denli çabuk yok olacak, noksanlar giderilecek, toplum çok farklı bir düzeye yükselecektir.''
Bu toprakların, annenin, anneliğin ve ailenin kutsandığı topraklar olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları ifade etti:
''Bizim medeniyetimiz, insanı, canı, insan hak ve hürriyetlerini en üst düzeyde, en evrensel düzeyde teminat altına almış bir medeniyettir. Özellikle Peygamberler şehri, evliyalar, alimler şehri Şanlıurfa'da, biz, şiddete ilişkin haberler değil, paylaşmaya, dayanışmaya, kardeşliğe ilişkin haberler almak, bunlarla mutlu olmak istiyoruz. Nitekim bugün gerçekleştirilen işte bu toplantı, Şanlıurfa'dan tüm Türkiye'ye, tüm dünyaya en güzel mesajları verecektir. Evlilik yaşının yükseldiği, boşanma oranlarının hızla arttığı bir dünyada 50 yılı aşkın süre mutlu evlilik yaşamış kardeşlerimizin hikayesi, dalga dalga büyüyerek bütün evli çiftlere örnek teşkil edecektir. Bizim onlardan öğrenecek çok şeyimiz var. Onların, bu topluma, dünyaya anlatacakları çok anlamlı hikayeleri var. Ben bir kez daha bir yastıkta 50 yılı beraber geçiren bu kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Allah, onları bizim başımızdan eksik etmesin, onların rehberliğinden bizi ayırmasın diyorum.''
Emine Erdoğan, konuşmasının ardından etkinliğe katılan çiftlere ''50. Yıl yüzükleri'' ve çiçek verdi. Platformda bulunan yaşlılarla sohbet edip, ellerini öpen Erdoğan'a bazı vatandaşlar da zaman zaman sorunlarını iletti. 78 yaşında olduğunu belirten Ali Sirmen de Emine Erdoğan'a Kuran'ı Kerim hediye etti.
Etkinlik daha sonra Muazzez Ersoy konseriyle devam etti. Erdoğan, Ersoy'un seslendirdiği ''Bana her şey seni hatırlatıyor'' şarkısına bir süre eşlik etti.
Programa, Başbakan Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan ile AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanı ve Gaziantep Milletvekili Fatma Şahin ve Şanlıurfa milletvekili adayı Zeynep Karahan Uslu ile davetliler katıldı.