Eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Rol Model ve Etki Bilinci Atölyesi'nde konuştu

Esenler Belediyesi, gençlerin kültürel birikimlerini artırmak ve milli-manevi değerler konusunda farkındalık kazanmalarını sağlamak amacıyla düzenlediği Bilinç Atölyesi kapsamında bu ay “Rol Model ve Etki Bilinci” konusunu işledi.

• Esenler Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen programa Eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın yanı sıra Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu ve çok sayıda öğrenci katıldı.

• Programda konuşan Ünal, Mehmet Akif Ersoy’un ahlak anlayışı ve düşünce dünyasından hareketle, rol model kavramının milli ve manevi değerler çerçevesinde ele alınması gerektiğini vurguladı.

AKİF’İ ANLAMAK, YAKIN TARİHİ ANLAMAKTI

Konuşmasına Mehmet Akif Ersoy’un tarihsel ve düşünsel önemine değinerek başlayan Mahir Ünal, Akif’i anlamanın Türkiye’nin son 150 yıllık serüvenini anlamakla doğrudan ilişkili olduğunu ifade etti. Ünal konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Aslında Mehmet Akif’i anlamak, başımıza ne geldiğini anlamak açısından çok kıymetlidir. Mehmet Akif’i anlamak, son 150 yılı anlamak demektir. Felsefeye giriş derslerinde sorulan temel bir soru vardır: Ahlaki eylemin amacı nedir? Bu soruya farklı cevaplar verilmiştir. Kant, ahlaki eylemin amacını ‘ödev’ olarak tanımlar. Buna ödev ahlakı deriz. Stuart Mill ve Jeremy Bentham ise ‘fayda’ olarak nitelendirir. Biz Müslümanlar için ise ahlaki eğitimin amacı hakikattir; yani hakikate sadakattir. Bir şeyle karşılaştığımızda faydalı mı değil mi diye değil, doğru mu değil mi diye bakarız.”

Esenler’de sinema zamanı: 6. Film Festivali kapılarını açıyor

Başkan Altay Konya Yarı Maratonu’na kayıt sürecinin başladığını açıkladı!

GAZİRAY ve milli tren setlerinin altıncısı: Hizmete alınacak!

“BAKIŞ AÇIMIZI DEĞİŞRİMELİYİZ”

Mehmet Akif Ersoy’un ahlak anlayışının temelinde iman, ilke ve erdemin yer aldığını belirten Ünal, “Mehmet Âkif’i okuduğunuzda, doğru bildiğinden şaşmayan bir insan görürsünüz. Onun ahlakının merkezinde iman, ilke, değer ve erdem vardır. Hiçbir fayda uğruna bunlardan vazgeçmez. Her insanın bir mizacı vardır; mizaç yaratılıştır. Mizacın aldığı şekle ise karakter deriz. İnsan karakterini inşa ederken ve onu değişime karşı korurken dört şeyi bilmelidir: Neleri muhafaza edeceğini, neleri değiştireceğini, neleri yıkacağını ve neleri yeniden inşa edeceğini. Muhafaza edilmesi gerekenler; değerler, inançlar, ahlak ve imandır. Değiştirilmesi gereken bakış açısıdır. Dünyayı karmaşık hâle getiren dünya değil, insanın kendisidir. Yıkılması gerekenler, işe yaramayan alışkanlıklar ve yöntemlerdir. Yeniden inşa edilmesi gerekenler ise yeni çözüm yollarıdır. Mehmet Âkif’in hayatına baktığınızda, bunların hepsini açıkça görürsünüz. Onun ahlakı, hakikate sadakat üzerine kuruludur.” ifadelerini kullandı.

“KARAKTERİMİ EN ÇOK ETKİLEYEN KİŞİ CUMHURBAŞKANIMIZDIR” 

Çocukluk döneminde edindiği manevi atmosferin karakter gelişiminde büyük rol oynadığını ifade eden Mahir Ünal, “Rol modelimi şekillendiren pek çok insan ve hatıra oldu. Çocukluğumda, ehli tasavvuf olan anneannemin seher vakti kıldığı namaz ve yaptığı zikir, manevi dünyamda derin izler bıraktı. Evde namaz kılan insanların varlığı, çocukların karakter gelişiminde son derece önemlidir. Çünkü namaz bir ödev değil, bir anlam ve ilişki meselesidir.” dedi.

Eğitim hayatında öğretmenlerinin ve edebiyatçıların da önemli etkisi olduğunu belirten Ünal, düşünce dünyasını etkileyen isimleri şöyle sıraladı:

“Ferhunde öğretmenim, edebiyat hocam Mehmet Mehdi Ergüzer; Sezai Karakoç, Nurettin Topçu, Fethi Gemuhluoğlu, Necip Fazıl, Rasim Özdenören ve Nuri Pakdil düşünce dünyamı derinden etkiledi. Ancak karakterimi en çok etkileyen kişi; kriz anlarında, darbe girişimlerinde ve ülkenin en zor dönemlerinde cesaret, kararlılık ve iradeyi temsil eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bu yönüyle benim için en güçlü rol modeldir.”

Mahir Ünal’ın konuşması ardından salonda bulunan bir öğrenci, Mehmet Akif Ersoy’un "Zulmü Alkışlayamam" adlı şiirini okudu.

Atölye, Ünal’ın öğrencilerle yaptığı soru-cevap etkinliği, fotoğraf çekimi ve eser takdimi ile sona erdi.