"Sosyal medya çocukları yalana sevk ediyor"

Memiş, yaptığı yazılı açıklamada, evrensel kuralara göre çocukların sosyal medyaya kaydolma yaşının 13 olduğunu belirtti.

Buna karşın Türkiye'de bu yaşın ilkokul seviyesine kadar düştüğüne dikkati çeken Memiş, şunları kaydetti:

"Sosyal medyaya kaydolurken yaşını büyük gösteren çocuklar ilk sosyal medya yalanını sahte işini de yapmış olur. En büyük tehlikelerden biri çocukların sosyal medyada geçirdiği vakit ve yaptığı uygunsuz işler dolayısıyla ebeveynine yalan söylemeye başlaması ve duyduğu suçluluk duygusudur. Suçluluk duygusu ile büyüyen nesil öz güven ve kimlik sorunu yaşamaktadır. Aile çocuğunu korumak istiyorsa ona kötü şeylere zemin hazırlayacak suçlayıcı üslup ile yaklaşmamalıdır."

Memiş, ailelere ilk etapta çocuklara sosyal medyada geçirebilecekleri vakti yaşlarıyla uyumlu şekilde sınırlamalarını tavsiye ederek, şöyle devam etti:

"Bu süreye uyulması sağlanmalıdır. Ceza değil ödül mekanizması işletilmelidir. Çocukla evde ve dışarıda daha çok sosyal aktivite yapılmalıdır. Sosyal medya arkadaşı olup paylaşımlara katılarak sahte hesap açması engellenmelidir. Bağımlılığa dönüşmesine engel olacak şekilde kullanım saatleri değiştirilmelidir. Öncelikle sosyal medya bir iletişim ve bilgi platformu olarak kullanılmalıdır, sadece boş vakit geçirme ve eğlenme amaçlı kullanılırsa çocuğun sosyal medyaya bakışı bu şekilde gelişecektir."

Memiş, lise öncesi çocukların günlük 1-2 saat sosyal medya kullanımının normal olduğunu ama bu sürenin aşılmaması gerektiğini vurgulayarak, "Daha fazla kullanım bağımlılık ve yaşamında zorluklar oluşturacaktır. Genelde öğrenciler ödevimi yapıyorum diye sosyal medyada çok vakit harcıyor ve ailesinin gözünde durumu normalleştiriyor. Öğrenciler ailesi ve öğretmenleri ile sosyal medyada arkadaş olmalı, sahte hesaplar açmamalı, hatta bazı ülkelerin yasalarında çocuk anne babasının izni olmadan oyun bile indiremez." ifadelerini kullandı.