Ömrü boyunca minber yaptı, dünyanın en 'iyileri' arasına girdi

Türkiye Diyanet Vakfı, evrensel bir dil olan iyiliğin yaygınlaşması ve iyilik konusunda toplumda farkındalık oluşturulması amacıyla başlattığı Uluslararası İyilik Ödülleri programı kapsamında iyilik mimarlarını 6. kez ödüllendirecek. Dünya’nın farklı noktalarından 7 kişiye verilen İyilik Ödülüne 87 yaşındaki Sivaslı Ali Önder, layık görüldü. Gürün İlçesi Suçatı Mahallesinde yaşayan Önder, ilerleyen yaşına rağmen hiçbir ücret almadan camilere minber, mihrap ve kürsü yapmaya devam ediyor. Yaklaşık 40 yıldır kendini iyiliğe adayan yaşlı adam yaptığı davranış ile çevresinden taktir topluyor. Camilere yaptığı minber, mihrap ve kürsü kerestelerine abdestsiz dokunmayan Önder, bu davranışı ile dikkat çekiyor. Önder’in yaklaşık 30 yıl kuruttuğu ceviz ağacı kerestesiyle yaptığı 20 minber, 7 mihrap ve 5 kürsü Türkiye'nin farklı noktalarındaki camilerde yer alıyor.

Baba mesleği olan marangozluk ile 7 yaşında tanıştığını belirten Önder, "Askerden geldikten sonra marangozluğu bıraktım, inşaata başladım. Türkiye'nin çeşitli illerinde bir şirkette kalfalık yaptım. Orada hayli bir bilgi edindikten sonra Gürün’e geldim. 1969 yılında Gürün’de inşaata başladık. Müteahhitlik belgesi aldım ve okulların işlerini yapmaya başladım. Okullardan iş alınca bu atölyeyi yapmak zorunda kaldım. Doğrama işlerini yapmak için burayı aldım. O dönemlerde ceviz kerestesi çok pahalıydı, kıymetliydi. Bende hayli ceviz kerestesi aldım. MDF çıkınca ceviz kerestesi kıymetten düştü. Aldığım ceviz kerestesi de hayli kurudu. 5-6 kamyon ceviz kerestesi aldım. Çok olduğu için satmak istedim ama satamadım. Bizim evin yukarısına cami yapılıyordu, oraya bir minber yapmaya niyet ettim. Darende ilçesinde daha evvel bir minber yapılmıştı, 150 yıllık. Ölçüyü ondan aldım. Yaptığım o minber beğenildi, beğenilince bende iştah uyandı. Elimde olan keresteyle Rabbimin rızası için camilere minber yapmak için niyetlendim. 35-40 yıldır bu işle uğraşıyorum. Bu zamana kadar 20 minber, 7 mihrap, 5 tane kürsü yaptım. Yaptığım hiçbir şey için ücret almıyorum “dedi.

“Kerestelere abdestsiz dokunmuyorum"

El emeğiyle yaptığı minber, mihrap ve kürsülerin kerestelerine abdestsiz dokunmadığını belirten Önder, minber yaparken kendini 18 yaşında hissettiğini söyledi. Önder, “Minber çok mübarek, caminin en güzel yerine konuyor. Cumalarda hocalar çıkıp bu minber üzerinde hutbe okuyorlar. Secdelerini mihraba yapıyorlar. Kürsüye çıkıp vaaz ediyorlar. Bundan daha iyi bir şey olamaz onun için elime abdestsiz keresteyi almıyorum. Bu minberi yapıp da arabaya gideceği yere yüklediğim zaman, nasıl ki bir kızı gelin eder ata bindirirsin veya arabaya bindirirken o ayrılık var ya aynen o şekilde bir ayrılık yaşıyorum. Çünkü 3 buçuk ayda anca bitirebiliyorum. Ceviz kerestesi haricinde hiçbir odunu kullanmıyorum. Ceviz kerestesini de 25-30 yıl kurumadıktan sonra ele almıyorum. Yılın iyilik ödülünü almak güzel bir olay. Hayatımın en güzel günlerini yaşıyorum. 87 yaşına giriyorum. Yaşım 87 ama bu minberi, mihrabı, kürsüyü yapmak için 18 yaşındayım" diye konuştu.

Kendini iyiliğe adayan Önder’in yaptığı davranışları takdir ettiğini belirten Gürün Belediye başkanı Nami Çiftçi, “Ben öncelikle Ali Önder amcama teşekkür ediyorum. Diyanet İşleri Başkanlığı, bu yılki 7 tane dağıtmış olduğu iyilik ödüllerinden birini tertemiz, pırıl pırıl kalbiyle Ali amcama layık gördü. Bu ali amca için büyük bir onur, büyük bir şeref. Bizler içinde bir onur, yani Ali amcamın şahsında Gürün içinde Gürünlüler içinde büyük bir onurdur. İnşallah rabbim ona o ömrü yazmıştır, o sağlığı ve sıhhati yazmıştır. Daha nice minberler, mihraplar yapmaya inşallah. Bu güne kadar 20 tane minber yapmış Ali amca, bu minberler 20 ayrı camide din görevlilerimiz tarafından kullanılıyor. Hiç birinden de zerre miktar, delikli kuruş talep etmiş değil. Zira Rabbimin evine hizmet ediyorum. Rabbimin evine parayla hizmet edilmez diyor" dedi.