İzmir'de 47 yaşındaki ikiz kardeşler aynı anda kansere yakalandı!
İzmir'de yaşayan 47 yaşındaki ikizler Çiğdem Serfiçeli ve Yeşim Akın'a 1 hafta arayla meme kanseri tanısı kondu. İkiz kadınlar aynı dönemde kanser tedavisi görerek sağlığına kavuştu
ABONE OLİzmir’de yaşayan Çiğdem Serfiçeli ve Yeşim Akın, 18 Ağustos 1975’te tek yumurta ikizi olarak dünyaya geldi. Dünyaya gözlerini birlikte açan ikizler, kansere de aynı anda yakalandı. 2 Ağustos 2021’de rutin kontrol için hastaneye gittiğinde mamografi de çektiren Çiğdem Serfiçeli, meme kanseri tanısı aldı. Serfiçeli, hemen ikiz kardeşini arayarak onun da doktora gitmesi gerektiğini söyledi. Yeşim Akın da hemen bir hastaneye giderek 10 Ağustos 2021’de ikizi ile aynı tanıyı aldı. Sağ memelerinde 1. evre kansere rastlanılan ikiz kardeşler, Medicana International İzmir Hastanesinde başlatılan tedavi ile sağlığına kavuşurken, ikisinin de takip süreçleri devam ediyor. İlk tanıyı alan Çiğdem Serfiçeli, “Kanser olduğumu öğrenince hemen ikizimi aradım. Çünkü ben hasta olduğumda bir hafta sonra hep o da hasta olurdu. Nitekim bu hastalığa da bir hafta arayla beraber yakalandık ve kanseri beraber atlattık” dedi.
Kanser sandığı kuzenini doktora götürdü, kendisi kanser olduğunu öğrendi
RUTİN KONTROLDE ORTAYA ÇIKTI
Yaşadıkları süreci anlatan Çiğdem Serfiçeli, “Geçen sene rutin kontrol için hastaneye gittiğimde mamografi çektirmek istedim. Bu süre zarfında meme kanseri olduğumu öğrendim. Hemen ikizimi aradım. ‘Mutlaka senin de doktora gitmen gerekiyor’ dedim. Genetik olarak ikizimde de aynı durum olabilir mi diye soru işaretlerim oluşmuştu. O da 10 Ağustos’ta aynı teşhisi aldı. İkimizin de sağ memesinde kansere rastlandı. Kanser tanısı konulduğunda elbette kendimizi kötü hissettik ama ikizimle birlikte harika hocalara denk geldik. Süreci çok güzel atlattık ve şu an çok şükür iyiyiz. Sanırım tek yumurta ikizlerinin birbirleri ile ilgili hisleri çok fazla. Biz de öyleyiz. Ben hasta olduğumda bir hafta sonra hep o da hasta olurdu. Hislerimiz çok kuvvetli. O bir şey hissettiğinde gece yarısı telefonla arar. Çocukluğumuzdan beri hep böyleydi. Bu hastalığa da beraber yakalandık ve kanseri beraber atlattık” diye konuştu.
TEŞHİSLER ARKA ARKAYA KONDU
İkizi Yeşim Akın da şunları söyledi: “Kız kardeşime kanser tanısı konulunca ben de hastaneye gitme gereği duydum. Bana da aynı teşhis konuldu. İkizimle ağustos ayında doğduk, teşhislerimiz de geçen sene ağustos ayında arka arkaya konuldu. İkizimle hastalığı iyi atlattık. Birbirimize çok destek olduk. İyi hocalara denk geldik. Şu an kendimizi çok iyi hissediyoruz. İnsanlar mutlaka kontrollerini yaptırmalı. Doktorlarına inansınlar. Kemoterapiyi ve radyoterapiyi çok rahat atlattım ve şu anda da çalışıyorum.”
İKİZLERİMİZ AYNI DÖNEMDE TANI ALDI
Medicana International İzmir Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Gülcan Bulut ikiz hastaların tedavi süreçleri ile ilgili şu bilgileri verdi: “Çiğdem Hanım hormonal tedavi adayıydı. Radyoterapi ve hormonal tedavi aldı. Tümörü 7 milimdi ve evre 1 hastaydı. Çiğdem Hanım, taramalarla hastalığı tespit edilen ve ikizine de yol göstermiş bir hastamız. Yeşim Hanım’ın tümörü biraz daha büyük olduğu için önceliğimiz kemoterapi oldu. Radyoterapisini de tamamladıktan sonra hormonal tedaviye başladı. İkisinin de metastazı yok ve takipli hastalar. Hormonal tedavi süreçleri devam ediyor. Bizim kardeş hastalarımız, dizigot ikizlerimiz oluyor ama burada ikizlerimiz aynı dönemde tanı aldı. Bu ilginç oldu. Şu an durumları iyi. İkisi de hastalığı iyi atlattı. İkisi de şu anda takip sürecinde. Kanserden ziyade geç kalmaktan korkmalıyız. Bunun için taramalarımıza önem vermemiz gerekiyor. Kanserin sadece genetik yatkınlığı yok. En önemli sebepleri çevresel faktörlerdir. Bunun için de en büyük çevresel faktörlerden olan sigaradan uzak durmak gerekiyor.”