Sultan Alp Arslan’ın 3 kıtayı hüzne boğan ölümü: Gayrimüslimler günlerce dükkânlarını açmadı!
Müslüman Türklere Anadolu’nun kapısını açan ünlü Selçuklu Hükümdarı Sultan Alp Arslan dedemiz, ölümüyle sadece İslam coğrafyasını değil; gayrimüslim tebaayı da derinden etkiledi. Öyle ki, bir yanda Abbasi Halifesi Kaim bin Emrillah; ülkesinde günlerce Fetihlerin Babası için ağıt yakarken; bir yanda da Rum, Gürcü ve Ermeni tebaa Sultan’a saygı ve sevgilerinden çarşıya inmiyordu.
ABONE OLÇağrı Bey’in oğlu, Rüknu-D’Din (Dinin direği) ve Malikul-Meşrik ve Mağrib (Doğu’nun ve Batı’nın Sultanı) Melikşah’ın yeğeni Sultan Alp Arslan, sadece İslam Coğrafyasının değil, gayrimüslim tebaanın da koruyucusuydu. Bizans İmparatorluğu’na Malazgirt Meydanı’nda ölümcül darbeyi vuran Selçuklu Hükümdarı, kısa ömrüne onlarca sefer ve fetih sığdırdı.
Devlet-i Aliyye Osmanlı'nın unutulmaya yüz tutmuş geleneği: “Haddi aştık…”
Abbasi Halifesi Kaim bin Emrillah, İslam sancağını ölene dek koruyan Alp Arslan için “Ebu Feth – Fetihlerin Babası” unvanını veriyordu. Türkmen şair Muizzi, Selçuklu’nun muzaffer kumandanı Alp Arslan ile İslam Halifesi Kaim bin Emrillah’ın dostluğunu dizelerine şu sözlerle taşıdı:
“Bu kutlu ittifaktan ve bu mübarek karşılaşma ve buluşmadan dolayı Halife Kaim ile Alp Arslan’ın ruhları cennette memnundurlar…”
Büyük Selçuklu İmparatorluğu’nun cihangiri Alp Arslan, ölümüyle Gürcü, Ermeni ve Rum halklarını da derinden etkilemişti. Onun ölümü, sadece Selçuklu vilayetlerinde değil, diğer devletlerde de hüzne neden oldu.
Gayrimüslimler Sultan Alp Arslan’ın Ölümüyle Hüzne Boğuldu
Tarihi kaynaklarda Sultan Alp Arslan’ın ölümüne ilişkin birçok bilgi ve görüş bulunmaktadır. Bunlardan en bilineni de, Sultan’ın ölümünden sonra İmparatorluk genelinde halkın yasa boğulmasıydı. Öyle ki, Tuğrul Bey’in ölümünden sonra siyah kaftan giyip taziye dileklerini ileten Kars Prensi Gagik, Sultan Alp Arslan’a da sonsuz bağlılık içerisindeydi. Sadece Ermeni halkları değil, Gürcüler ve Rumlar da Alp Arslan’ın şehit düşmesinden etkilendi. Kentin önde gelen gayrimüslimleri dahi günlerce çarşıya inip dükkânlarını açmadı.
Selçuklu Devletinde ve Abbasi ülkesinde haftalarca dükkânlar kapalı tutuldu. Şehir meydanlarında ve obalarda Alp Arslan’ı anan ağıtlar okundu. Sultanın her kesime adil davranmasından ötürü ülkede matem havası esti. Orta Asya’da, Anadolu’da ve Orta Doğu’da Alp Arslan’ı yad eden şiirler ve sözler kaleme alındı. Alp Arslan da, vefatından önce Anadolu’nun fethi için: “Size öyle bir vatan aldım ki, ebediyen sizin olacaktır” demişti.
Sultan Alp Arslan Nasıl Şehit Oldu?
Batı’da ve Doğu’da cihan hakimiyeti kurmak isteyen Sultan Alp Arslan, 1072 yılında Ceyhun Nehri’ni geçerek Karahanlılar üzerine yürüdü. Karahanlı Devleti’nin Selçuklu aleyhindeki girişimleri bu sefere neden olurken, iki devlet arasındaki anlaşmazlıklar iyice su yüzüne çıkmaya başlıyordu.
Henüz 42 yaşında olduğu düşünülen Alp Arslan, otağını Ceyhun Nehri’nin öbür tarafına kurdu. Askerlerin talimine devam ettiği bir sırada, Yusuf El Harezmi adındaki bir kale kumandanı gizlice otağa girdi. Hançer darbeleriyle Sultan Alp Arslan’ı yaraladı. Selçuklu askerleri olayı fark eder etmez El Harezmi’yi öldürdü. Ancak, hançer darbelerinin tesirli olmasından ötürü günler içinde Fetihlerin Babası Hakk’ın rahmetine kavuştu.