Bir gün de 63’ündeki Altaylı’ya sorarlar!
Unutmadık, sırtını darbeci generallere dayadığın günlerde, başörtülü üniversiteli kızlara yaptığın hakareti Fatih Altaylı...
İngiliz’in fötr şapkasının takılmasının mecburi kılındığı şu garip ülkede, atalarımızın başına sardığı başlığı hedef alıp, “birisinin başında görürsem, alıp karakola götüreceğim, takip edeceğim” diyerek dindar insanlarımıza nasıl saldırdığını unutmadık Fatih Altaylı...
Bunların hesabı sorulmadığı için de..
Şimdi atar yapıyorsun..
“Biri 65, diğeri 71 yaşında iki iş insanı ve yönetici” diye söze girmişsin.
Ama hiç düşünmüyorsunuz..
Yüreğiniz yetmiyorsa, Van sokaklarını karıştırmak için, yargının verdiği mahkumiyet kararına dil uzatmayacaktınız..
Soluğunuz yetmiyorsa, bilirkişiyi hedef gösteren adamlara açılan soruşturmaya posta koymaya kalkışmayacaktınız..
Saldırıp, kaçmak yok..
“Moralimiz bozuk” diyorsanız.
“Güven bunalımı var” diyorsanız..
Savcı da soracak, 65 yaşındakine de soracak, 71 yaşındakine de soracak.
“Moralin niye bozuk. Niye güven bunalımın var. Yoksa derdin, toplumu tedirgin etmek mi? Toplumu telaşa sokmak mı? İnsanları sokağa çağırıp, cam çerçeve indirtmek mi?”
Kimbilir belki yarın da, 63’ündeki Fatih Altaylı’ya sorulacak:
“Ömer Aras ile, Orhan Turan ile bu muhabbetin kaynağı ne. Bunların attıkları yalanı savunmanın arkasında ne yatıyor?”
Hani diyordun ya, elinde kelime-i tevhid olan bir vatandaşımıza, yumruk atan üniversiteli için: “Eline sağlık” diye..
Hesabı tam sorulmadı, o “eline sağlık”ın..
Onun için efeleniyorsun..
Ve diyorsun ki:
“Sanki koşarak kaçacaklarmış gibi kollarına giren polislerle mahkemeye götürülmeleri olayın tamamı kadar çirkin bir görüntüydü.”
Sahtekar.
O polisler, ne yaptıklarını, ne yapmaları gerektiğini çok iyi biliyorlar..
Bakın, Orhan Turan’ın da, Ömer Aras’ın da, adliyeye girişlerinde, polislerden koluna giren yok..
Ama karısını hasta diye tanıtıp, girilmeyecek sokaklara cipini park etmek isteyip, engel olan polise de küfür eden, sonra da yüz kişiyi araya sokup binbir özür dileyen Fatih Altaylı, şüphelinin adliyeye gelirken statüsü nedir, savcılıkta ifade verdikten sonra adli kontrol talebi ile hakimliğe sevkedilirken statüsü nedir, bilmediğinden mi?
Yoksa cin olmadan adam çarpmaya kalkıştığından mıdır..
Her iki ihtimal için de hatırlatalım, savcının hakime sevkettiği kişi, artık polisin kontrolündedir, koluna da girer, gerekiyorsa koluna kelepçeyi de takar.
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan’a, “eli cepte adliyeye girdi” diye eleştiride bulunulması, Altaylı’yı çok kızdırmış.
İşadamlarının karizmalarının silinmesine itiraz ediyor..
Oysa, Orhan Turan tam da, eleştirilen ve soruşturma konusu olan konuşmasında “hukuk devleti” demiyor muydu?
“Adalet” demiyor muydu, Orhan bey..
Hukuk devletine önem verenler, adalet diyenler, hukukun ve adaletin merkezi olan adliyeye, eli cepte nasıl girer?
Girerse, hukuk devleti mesajında nasıl samimi olabilir?
Buna dikkat çekenlerin yorumu, niye çirkin olsun?
Ve Fatih Altaylı, işi getirmiş, Mehmet Şimşek’e bağlamış.
Türkiye’nin yabancı yatırımcı ihtiyacına bağlamış.
TÜSİAD’lılara soracağına, “Cari açık düşüyor diyorsunuz, sonra moral bozuk diye devam ediyorsunuz.. Siz kafayı mı yediniz, sizle alay mı ediyorsunuz? Üç kredi derecelendirme kuruluşundan 2025’te not artışı bekliyoruz” diyorsunuz. Ardından “Güven bunalımı var, diyorsunuz. Siz geri zekalı mısınız?” diyeceğine..
Orhan Turan ve Ömer Aras’ın adliyede ifade verme sonrasında hakimliğe sevkedildiğinde çekilen fotoğrafları üzerinden şöyle algı yapmış:
“Mehmet Şimşek, o fotoğrafı ve bu dava dosyasını bundan sonra gerek İngiltere’ye gerekse Körfez’e yapacağı ‘para bulma’ turlarında kullanabilir. O kullanmaz ise muhataplarının kullanacağı açıktır.”
Bu utanmaz, kendisini gazeteci diye tanıtan adam, 15 yaşında İmam Hatip öğrencisinin, başörtülü olarak okuluna devam etmek için açtığı bir afiş sebebi ile tutuklandığı gün, zalimlere alkış tutuyordu..
“Çocuk hakları nerede” demiyordu..
“Benim de kızım var. Benim kızıma yapılmasını istemediğim zulmü, başkasının kızına yapılmasını da istemem” demiyordu..
“Eğitim hakkı nerde” diye sormuyordu.
“Kızlar okula kampanyasının çığırtkanları nerede. 15 yaşındaki bir kız çocuğu, başörtülü okumak istiyor diye, eline kelepçe vurulup, cezaevine konulur mu” diye TÜSİAD’çılar da başta olmak üzere, o malum kesime bir çağrıda bulunmuyordu..
Biliyorum, Saadetçiler de bu Fatih Altaylı gibilerle, son zamanlarda tam bir kanka oldular..
“28 Şubat’ta bile bugünkü kadar hukuksuzluk yoktu” ahlaksız söylemine bile imza atmaktan çekinmiyorlar..
İşte fotoğraf bu: 15 yaşındaki kıza takılan kelepçeye alkış.. Van sokaklarını yakıp yıkanları tahrik eden, seçilmiş ada yerine kayyım atanıyor diyerek insanları kışkırtan sözde işadamlarının koluna giren polislere saldırış..
Tıynetleri işte bu..
Esas önemlisi..
Katar bankasının yönetim kurulu başkanı olan Ömer Aras’ın adliyedeki fotoğrafı ile, Mehmet Şimşek’in İngiltere’ye gitmesinin istenmesi..
Hayrola Fatih bey..
Akıl hocan İngilizlere, şimdi sen mi akıl veriyorsun.
“Bakın bakın. Katar bankasının Türkiye’deki müdürünün koluna polis girmiş. Katar sermayesini İngiltere’ye çekebilmeniz için, sizin için bu bulunmaz fotoğraf, bulunmaz fırsat” mı diyorsun?
Sen ve kankan konumundakiler, düne kadar İngiliz sermayesi için binbir yağlama yaparken, Katar sermayesi için de, “Katar katar satıldık” başlıkları atıyorlardı..
Şimdi de, Katar sermayesi İngiltere’ye gitsin, İngiliz abilerimiz komisyonunu alsın, paralar sonra Türkiye’ye gelsin şeklindeki politikanızı devam ettirmek için mi, işin içine Mehmet Şimşek’i çekmeye çalışıyorsunuz?
Önce Ömer Aras’a, “Katar katar satıldık” manşetlerini gösterip, “Sen nasıl Katar bankasının Türkiye yetkilisisin.. Sana patronların sorduğunda, ‘Bu medya organları ile sen nasıl içli dışlı oluyorsun. Bizi suçlayan medya organlarıyla sen nasıl iş tutuyorsun’ sorularına nasıl cevap veriyorsun” diye, sormanız gerekirdi..
Paraları cukka ederken, “Katar katar satıldık” yok. “Katar da olsa ver, satar da olsa ver Allah’ım.” de..
Sonra..
İş tuttuğunuz medya organlarının binbir yalan ve tezviratını dillendirdiğinizde, savcıya ifade vermeniz gerekirse..
“Fotoğrafı İngilizlere gösterelim” de..
İster İngiliz babanıza, isterseniz Amerikan babanıza gösterin.
Bu millet uyandı..
Artık size eyvallah etmeyecek, Fatih Altaylı..
Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit gazetesi
-
Alparslan 9 ay önce Şikayet EtAğzına sağlık ceddine rahmetBeğen Toplam 3 beğeni
-
Yavuz Sultan Selim 9 ay önce Şikayet EtŞu fatih altaylıdan nefret ediyorum !..Beğen Toplam 4 beğeni
-
MİSAFİR 9 ay önce Şikayet EtBu millet keşke uyansa ama zannetmiyorum.Beğen Toplam 3 beğeni
-
selim 9 ay önce Şikayet Ettebrik ederim. adamsın Ali Karahasanoğlu yeni akit gerçeğin yüzüBeğen Toplam 4 beğeni
-
Zaza12 9 ay önce Şikayet EtFatih Altaylı' nın isminin geçtiği her mevzuda neden Rahmetli Hasan Karakaya'nın onun hakkında yazdığı o harika yazısını tekrar be tekrar yayınlamıyorsunuz? Bu adam pişkin başka dilden anlamazki!Beğen Toplam 9 beğeni