Ahmet Anapalı
Ahmet Anapalı
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Kemal Kılıçdaroğlu Şaka yapıyor Olmalı. Bu Kadar cehalet Biraz Fazla

GİRİŞ 29.12.2016 GÜNCELLEME 30.12.2016 YAZARLAR

Türkiye’nin bu son dönemlerde sanırım en büyük şanssızlığı ana muhalefet gibi bir konumun başında Kemal Kılıçdaroğlu gibi birinin oturmasıdır. Bu durum Türkiye için bir vahamet arz ederken kişiler için mesela benim için eğlenceli bir durumdur. Zira moralim iyi değilken bir lafını duyuyorum gülüyorum. Neşem yerine geliyor. Duyduğum sözler karşısında, yok canım bu kadar da değil sanırım bu montajdır eklemedir diyorum. Araştırıyorum. Tam olarak duyduğum gibi çıkıyor.

İstanbul’da Kağıthanelilere seslenirken; “Sevgili Kağıttepeliler demesi, 

Bir Akdeniz şehri olan Mersin’i Güneydoğu Anadolu Bölgesinde sanması,

Ege Bölgesinde bulunan İzmir’i Akdeniz Bölgesinde sanması,

Van Gölü’ne Van Denizi demesi,

Yukarı çıkan merdivenle aşağıya inmeye çalışması,

Rus Büyükelçiyi vuran hain polis memuru için; O polise silahı kim verdi? gibi hezeyan dolu bir soru sorması,

En sonunda da geçen gün, Suriye’de bulunan El Bab bölgesinin sanki Kütahya’da bir yermişçesine; Türkiye tabi ki El Bab’a girmeli ama bizim Suriye’de ne işimiz var? gibi garip ve duyanlara; “Akıl susmuş fikir firarda” dedirten acayip bir laf etmesi bizi kendi adımıza güldürüyor ama, Türkiye adına üzüyor. En nihayetinde ana muhalefet partisi lideri. Bu yüzden tabi ki ülkem adına üzülürüm.

Ama son yaptığı gaf yenilir yutulur cinsten değil zira tarih adına saçma sapan ipe sapa gelmeyen ve tam bir ucube sözler şeklinde anlayacağımız sözler etti zira dedi ki;

“…Koca Osmanlı. övünüyorlar ya Osmanlıyla. Bir kilo şeker üretemiyordu. Bir kilo şeker üretemeyen Osmanlı. O bir kilo şekeri neresi üretti? Uşak. 1926’da.”

Tam bir facia sözler. Zira Osmanlı şekerle Aşıkpaşazade’nin Tevarihi âli Osman isimli eserinde anlattığına göre 1382’de Sultan 1. Murat döneminde tanışıyor. Bursa’da Şekerpancarı’ndan basit şeker imalathanesi yapan Murat Han oğlu Bayezid’a aldığı Germiyanoğulları’nın kızının çeyizi için alınan Kütahya ve Tavşanlı bölgesinde  Şeker imalathaneleri bulunmaktaydı.[1] ilerleyen zamanlarda ise Mısır ve Kıbrıs’ta ciddi şeker üretimi oluyor ve hatta şeker ihracı başlıyor.

Sonra devam ediyor bu tarihi hezeyanlarına ve diyor ki;

“Koca Osmanlı bir tüfek üretemiyor ya bir tüfek. O yüzden diyor ya ozan; delikli demir yapıldı, mertlik bozuldu. Bir delikli demiri icad edemeyen bulamayan koca Osmanlı. Yalın kılıç gidiyorsun herif seni beşyüz metreden indiriyor tüfekle”

Bi sus Allahaşkına hiçbir şey bilmiyorsun bari susmayı bil. Tüfek icad oldu ama Osmanlı hantal ve kullanışsız olduğu için 18. Yy. ortalarına kadar ciddi olarak kullanmadı. Zira, bir el atıştan sonra harbi ile içinin temizlenmesi tekrar barut doldurulması, sıkıştırılması ve ateşe hazır hale getirilmesi esnasında geçen 30 saniyelik zaman zarfında Osmanlı askeri en az beş altı ok atıyordu. Bir insan bu tüfek hantallığının yanında ok pratikliğini neden kullandığını bilmeden her ağzına gelen sözü söylememeli. Bir de klasik tüfeğin menzili beşyüz metre değil 50 ile 70 metre arasındaydı.

Daldan dala atlayarak her konuda müthiş bir hezeyan ve tarihi saçmalama uzmanı olduğunu ispatlayan kılıçdaroğlu bir anda konuşmayı değiştiriyor ve şöyle diyor;

“Okuma yazma oranı kaçtı biliyor musunuz koca Osmanlı’da? Kadınlarda binde sekiz. Bin kadından sekizi biliyor ancak okuma yazmayı. Erkeklerde yüzde altı yüz erkekten sadece altısı okuma yazma biliyor.”

Yalanın iftiranın saçmalığın bu kadarı artık fazla. Hangi araştırma şirketi hangi istatistiki çalışmasının ve anketinin sonunda böyle bir neticeye varıyor. Türkiye’nin 1927’de yapılan ilk nüfus sayımına kadar kaç milyon olduğu bile bilinemiyorken nasıl olur da kadın ve erkek ayrımı yaparak net rakamlar veriliyor? Kaç kadın var henüz bu bilinmezken binde 8 rakamı utanmaz, arlanmaz, ahlaksız ve ölçüsüz bir yalandır. Bu yalanı ortaya atan şarlatanlar sanırım Abdülhamid Han’ın imparatorluk sınırlarının içinde açtığı onbinlerce sınıflık okullardan ve oraları dolduran öğrencilerden habersizdir.

Bir de Kılıçdaroğlu’na bir kıyak yapayım da bilmediği bir şeyi söyleyeyim müsadenizle;

Ey Kılıçdaroğlu; atan olarak her defasında deklare ettiğin Atatürk, o mükemmel derecede konuşabildiği Fransızcasıyla Abdülhamid Han okullarından mezun olmuştur. Atatürk seneler sonra Fransız büyükelçisiyle kahkaha atarak yaptığı o konuşmada kullandığı hatasız Fransızcayı o okullarda öğrendi.

Büyüklerin güzel bir sözü var der ki; Akıl “Fukara” olunca fikir “ukala” olur.

Muhabbetle.

 

 

[1] http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/19/1982/20708.pdf

YORUMLAR 10 TÜMÜ
  • Kadir 8 yıl önce Şikayet Et
    Yazınız için teşekkürler.Gerçekten aşağıda bir arkadaşın dediği gibi bunun dediği lafları kitap haline getirip piyasaya sürmek gerekiyor çünkü bunun izinden giden koyunların yaptığı hataların bir an önce farkına varmaları gerekir.Laiklik özgürlükmüş , eşitlikmiş.Hadi ordan cahiller.Asıl özgürlük , eşitlik islamdadır.İslamda zorlama yoktur.Günahını işlersin , sevabını işlersin bu senin ile allah arasında olan bir şey buna kimse karışamaz.İslam eğer eşit olmasaydı Hz.MUHAMMED (s.a.v) ilk ezanı siyah olan bilal-i habeşiye okuturmuydu.Onu kabenin en üstüne çıkardı.Bazı şeyleri sorgularken mantıklı sorgulamak gerekiyor bence.Ve daha nicesi.İslamiyet kurtuluştur.
    Cevapla
  • Murat murad 8 yıl önce Şikayet Et
    Herşey görene , köre ne?
    Cevapla
  • mustafa 8 yıl önce Şikayet Et
    sayin yazarim kilictaroglunun bu gaflarini bi kitapta toplayip piyasaya surseniz inanin yok satar toplum bu akil fukarasini daha iyi tanir chp liler bile guler sizde turk mizahina faydali bi katkida bulunmus olursunuz saygilarimla
    Cevapla
  • mayabey 8 yıl önce Şikayet Et
    okuduğu en son kitabı biliyoruz.En son hangi filmi izlemiş de etkisinde kalmış olabilir diye düşündüm.Kılıç ile silah,Afganistan...bir düşünün siz de bulacaksınız.K.K. gerçekten TÜRKİYE için(muhalefet partisinin başkanı/boru değil)için %100 utanç vesilesidir.
    Cevapla
  • mustafa yıldız 8 yıl önce Şikayet Et
    Hocam, en hafifinden amca bu cevap verilebilirdi böyle ecdad düşmanlarına..Rabbim kaleminize keskinlik, ömrünüze Rızayı ilahi dairesinde bereket versin.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle