Bugün 3 Temmuz 2018 Salı. Tam yüz sene önce bugün 3 Temmuz 1918 Çarşamba akşamı 35. Osmanlı Padişahı Sultan Mehmed Reşad Han vefat etti, ve yerine kardeşi Mehmed Vahideddin Efendi 36. Ve son Osmanlı Padişahı olarak tahta çıktı.

Sultan Vahideddin Han hakkında çok şey söylendi. Çok iftiralar atıldı. Atılan en büyük iftira da VATAN HAİNİ iftirasıydı.

Şimdi size pek denenmemiş bir yoldan sultanın hain değil, bir vatan sevdalısı olduğunu anlatayım mı?

Bakın anlatmaya çalışayım mı? Demedim anlatayım mı? Denir. Zira bu mesele izahı çok basit bir meseledir.

Bakın size Sultan Vahideddin Han’ın üç fotoğrafını göstererek fotoğraflar üzerinden bir hain okuması yapalım ve görelim, Sultan Vahideddin Han, hain mi? değil mi?

Hain sıfatını hak edecek kişi etrafını tüketir, yıpratır ve bitirir ama kendisi asla tükenmez ve yıpranmaz. Şimdi gösterilen ve 5 sene içinde çekilen şu üç fotoğrafla vatanın içine düştüğü elim, vahim duruma karşısında eriyip bitmiş bir zavallı göreceksiniz.

Lütfen beş sene içinde çekilen şu fotoğraflardaki Sultan Vahideddin’in yıpranma sürecine bakınız.

FOTOĞRAF 1

Tarih; 1920

 Sultan Vahideddin Han tahta çıkalı daha aylar olmuş ve meselelere yeni hakim olmaya başlamıştır. 57 senelik politikadan, siyasetten ve memleket yönetiminden uzak bir biçimde Çengelköy’deki köşkünde ailesi ile alakadar olmasından dolayı pek yıpranmamıştır. Yüzündeki berraklık çok net bir biçimde görülmektedir.

Tarih; Kasım 1922.

Birinci fotoğrafın çekilmesinden iki sene sonra çekilen bu fotoğrafta kurtulması için her türlü fedakârlığı yaptıktan sonra ülkesinden apar topar kovulan Sultan Vahideddin Han’ı görüyorsunuz.

Evet, iki fotoğraf arasında takvimler iki seneyi geçirmiştir. Ama sultan için hiç de öyle değildir. Zira bu iki senede bütün işgalleri gördü. Orduları dağıtıldı. Tersanelerine, postanelerine, saraylarına, meclisine ve hürriyetine el konuldu. Halkın örgütlenmesini gizli bir biçimde başardı. Bütün komutanları Anadolu’ya gönderdi. Milli mücadeleye şahit oldu. Düşmanın Ankara’ya kadar girmesini gördü. Ümitsiz geceleri gözyaşlarıyla sabaha bağladı ve neticede sadece iki senede bu hale geldi.

Lütfen 1. fotoğrafla 2. fotoğraftaki Vahideddin Han’ın yüz hatlarına bakın. Hangi acı insanı sadece 2 senede bu hale getirir?

Şimdi en acı fotağrafa bakalım. 3. fotoğrafa…

            Tarih 1925.

Yer İtalya San-Remo. Yani bir gece yarısı apar topar kovularak gönderildiği San-Remo ve Müslüman bir cemaat yönetimi ile konuşuyor. Açlık, sefalet, vatan hasreti, gurbet bütün duygular karma karışık ve iç içe girmiş.

Birinci fotoğraftan dört buçuk, ikinci fotoğraftan sadece iki buçuk sene sonra çekilen bu fotoğraf, Sultan Vahideddin Han hain değildir, bilakis yanan vatanı ile beraber yanan bir vatan sevdalısıdır demiyor mu?

Üç fotoğraf arasında sadece dört buçuk sene olmasına rağmen sanki otuz sene var gibi değil mi?.

            Sadece bu üç fotoğraf bile bizim kitaplar boyunca anlatmaya çalışacağımız tezi doğrulamaya yetmiyor mu?

SULTAN VAHİDEDDEN HAN, HAİN DEĞİL VATANI İÇİN KENDİNDEN GEÇMİŞ BİR VATAN SEVDALISIDIR. SULTAN’A AİT ŞU SÖZLE BİZ DE HUZURUNUZDAN ÇEKİLELİM;

“BEN YANDIM AMA VATAN KURTULDU. VATAN SAĞOLSUN…”

Not; fotoğraflar için Sayın Murat Bardakçı’ya teşekkür ederim.