İstihbarat servislerimiz uyudu
Şehrin göbeğinde, en güvenilir noktalardan birinde terör kol geziyor ama bundan kimsenin haberi yok.
Amerika’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na günün hareketli saatinde 4 kişi tarafından saldırı yapılıyor ama ortada bir bilgi yok.
Allah’tan daha önce özel harekatta çalışmış olan bir polis memuru çıkıyor ve canı pahasına da olsa devletin ezilen, 3 zibidi tarafından yok edilmeye çalışılan itibarını adam gibi çatışarak kurtarıyor.
Senaryolar da saldırının peşinden zincir gibi üretilmeye başladı.
Olay çözülene kadar emniyet yetkililerinden bilgi almak mümkün olmayacağı gibi bu durum değişik ve komplo teorileri üretilmesine neden de olacak.
Olayın yapılış şekli açısından bazı değerlendirmeler yapmak gerekiyor. En azından bu işin hangi örgüt tarafından işlendiğini ve olayın arka planında kimlerin olup olmayacağını saptamak adına önemli olduğunu düşünüyorum bu irdelemenin.
Bu saldırıyı hangi örgüt neden yapsın?
Öncelikle PKK’nın şehirlerdeki örgütlenmesini oluşturan “TAK(Şehirlerde örgütlenmiş olan özel kuvvetler)”, bu saldırının neresinde olabilir.
Saldırının yapılış tarzı ve kullanılan silahlar değerlendirildiği zaman bu örgütün bu olaya çok uzak olduğu gözlemlenmektedir. Öncelikle yangın, Sabotaj ve bombalı saldırılar düzenleyen bu örgütün bugüne kadar pompalı tüfek(!) kullandığı gözlemlenmemiştir.
Saldırının yapılış tarzı aslında birçok strateji uzmanını da çok şaşırttı. Türkiye’de böylesine değişik saldırıları yapan bir örgütün yapısını araştırmaya başladı uzmanlar hızlı bir şekilde.
Saldırının hemen ardından akla ilk gelen düşünce tüm sıcaklığını koruyan “Ergenekon” terör örgütü mü bu saldırıyı yaptı oldu. Sahte yeşil Osman Gürbüz’ün henüz ulaşılamayan elemanları tarafından bu işin yapıldığı tespitleri de değerlendirilmesi gereken başka bir konu. Bu yaklaşımında ütopyadan öteye gitmeyi başaramayan teorileri oluşturuyor.
Şimdi tüm bu yaklaşımlardan sonra olayın yapılış tarzına ve hangi örgütün bu yaklaşım tarzını benimsediği tezi üzerinde duralım.
Öncelikle teröristler olay yerine gelmeden önce kısa bir gözetleme yapıyorlar ve bu esnada vatandaşlar tarafından araçlarındaki silah görülüyor. Sonra noktaya silahlı saldırıyı yapıyorlar ve planlanan bir çatışma 8 dakikada son buluyor.
Diğer saldırılarda olduğu gibi kamyonet ya da panelvan tarzı bir araç kullanmak yerine, binek bir araç tercih ediliyor.
Kimliği tespit edilenlerden iki terörist adi suçtan sabıkalı. Oysaki terör örgütleri ciddi anlamda yapılanmalarında adi suçluları tercih etmiyor. Saldırganların adi suçtan sabıkalı çıkması ise meselede kafaları karıştıran bir başka değerlendirilmesi gereken nokta olarak dikkatimi çekiyor.
Sonuç, 3 polisimiz şehit oluyor. 3 terörist ise olay yerinden kaçamadan öldürülüyor. Bir terörist ise olay yerinden kaçarak sırra kadem basıyor.
Yaşanan tüm bu olayların ardından bu saldırı ciddi anlamda özelliği olan bir örgütsel saldırıdan ziyade plansız programsız ve çalışma stratejisi olmayan bir çete yapılanmasına doğru götürüyor aslında bizi.
Bazı uzmanların bu saldırının El Kaide’nin Afgani grubunun üstlendiği yönünde bir takım iddialar bulunmuş olması ise akılların biraz daha karışmasına neden oluyor.
Türkiye’de önemli bir eylem yapmamış olan ‘Afgani’ grubu saldırılarını önemli noktalara yaparken böylesine basit bir yöntemi mi tercih ediyor dersiniz?
Polisin daha önce üzerinde ciddi anlamda operasyonlar yaparak çökerttiği bu grup acaba Türkiye’de faalieylerini yeniden hızlandırmaya mı başladı?
İstihbarat böylesine önemli bir saldırı da neden bu kadar başarısız kaldı?
Bu saldırının niteliği ve yapılış tarzından ziyade burada tartışılması gereken asıl önemli olay istihbarat servislerimizin bu baskından haberdar olup olmamaları.
Olayın net analizini yapmak için, saldırıyı önceden haber almak tezleri üzerine sorgulama yapılması gerekliliğini düşünüyorum.
Öncelikle böylesine önemli bir saldırının yapılacağından istihbarat örgütlerimizin neden haberi yoktu?
İstihbarat örgütlerimizin haberi varsa bu saldırıya ilişkin neden önlem alınmadı ve zamanında müdahale edilmedi?
Toplanan istihbari bilgiler birimler arasında paylaşılmıyor mu?
İstihbarat örgütleri saldırı yapıldıktan sonra mı bilgilere ulaşmayı başarabiliyor?
Basit yöntemlerle yapılan bir saldırıda 3 şehit veren polisimiz ciddi planlanan saldırılar karşısında hangi durumlara düşer dersiniz?
Örgütlerin yaptığı saldırı biçimleri açısından değerlendirdiğimiz zaman yapılan bu saldırının bir benzeri bu ülkede yaşanmamıştır.
Bu bakımdan saldırının basit farklı nedenler ile de işlendiği, adi bir takım sebeplerden dolayı da olabileceği gibi akıllara gelmeyen sorgulamalar da istihbarat örgütlerimiz tarafından değerlendirilmelidir.
Söz bitti. “Ateş düştüğü yeri yakar” başka ne denebilir ki?
Şehit ailelerimizin başı sağ olsun.
Ayhan Kıskaç
-
Şevket Yıldız 17 yıl önce Şikayet EtBöyle münferit,hücre eylemlerini dünyanın en güçlü istihbarat servisleri bile engelleyemezdi.. Hatırlarsınız,Apo,yakalandığı sıralarda bir çarşı yangını çıkmıştı,çok büyük bir eylemdi ve münferit olduğu için önceden haber alınamamıştı.Ülkesindeki her vatandaşın kimle yattığını,kimle kalktığını her zaman bilecek bir devlet yok.Böyle bir güce ancak ALLAH(c.c) sahiptir.Böyle saldırılarda saldırganlar sempatizandır,örgüt üyesi değildir,hatta en ufacık suç kayıtları bile bulunmaz.En tehlikeli eylemler,bunlardır.Beğen
-
Metin Yazar 17 yıl önce Şikayet EtTuhaf. Tanığın biri saldırganları bırakan şahsın iki üç dakika sonra arabayla geri döndüğünü söylüyor.Dediğine göre arkadaşlarını alacakmış.Alamayınca kaçmış.Catışan teroristler iki üç dakikada konsolosluktaki işlerini nasıl bitereceklermiş.Bence bunların niyeti gürültü çıkarmakı.İçeriye girecekleri iddiası hiç inandırıcı gelmiyor.İntihar eylemcileri üzerlerine bomba bağlayarak girerler.Üzerlerinden öyle bir şey çıktığını hiç bir yerde okumadım.Beğen
-
Metin Yazar 17 yıl önce Şikayet EtAndersenden masallar. Bu kişiler polisi öldürerek,kapıyı açıp içeri girdikten,içerde önce ABD'li korumaları öldürüp,sivilleri de hallettikten sonra tekrar dışarda arabada bekleyen arkadaşlarıyla birlikte evlerine mi gideceklerdi? Hem de bunları iki üç tabanca ve pompalıyla yapacak olmaları kocaman bir saçmalık.Arabada arkadaşlarını bekleyen terörist ise saçmalığın dik alası.Bakkala mı giriyorlar? İçeri girseler bile çatışmanın çok uzun süreceği belli.Onlar çatışacaklar da kimsenin haberi olmayacak? Dağ başı mı orası?Beğen
-
Metin Yazar 17 yıl önce Şikayet EtKonsolosluğu hedef alacak olsalar,roketatar ve elbombalarıyla gelirlerdi.. Tabanca ve pompalıyla saldırı çok komik.Sözde, polisi hallettikten sonra içeri girip temizlik yapacaklarmış.İçerdekilerin ağır silahları olduğunu tahmin ediyorum.Çatışmayı gören ABD'li güvenlikçiler iki tabanca ve bir pompalıyla mı başa çıkamayacaklar?Evlerinde bulunan saldırı krokilerine de inanmıyorum.Böyle düşünmemizi istedikleri için onları bırakmışlardır.Kurşun geçirmez cama ve kulübeye karşı el bombası varken pompalı da ne oluyormuş? Bu nasıl El Kaide? Masal anlatıyorlarBeğen
-
demokrat 17 yıl önce Şikayet Etanlık saldırılar istihbarat kıskacına takılmamak için yapılır. antiterör konusunda ne kadar tecrübelensek de terörün aracı ve kullandığı yöntemler de bir hayli gelişmekte değşmekte, şimdi bu saldırı planlı bir saldırı olsa inanın en az iki hafta planlama süreci olur, arazi incelemesi, bölge insanı araştırması, çalışan polislerin ailesinden tutun her bir ilişkisi araştırlır işte bu noktada bi yerde istihbarata yakalanırlar, oysa bu saldırı anidir, yani öyleki istihbaratın haberi bile olsa o aniliğe yetişemezsin bu yeni bir tarz eylem,Beğen