Başörtüsü meselesi bundan sonra olmayacak.

Her kesimin sahiplendiği ama sahipsiz kalan başörtüsü kendisine ilk kez şahin(!) bir sahip buldu.

Deniz Baykal.

Başörtüsü değil onların tabiri ile kara çarşaflı bile artık sahipsiz değil.

İhmalleri ortadan kaldırarak sahipleniyorlar…

Uzun yıllar tartıştık başörtüsünü.

Gündemimizi önce “siyasi” sonra “dini” simge olarak işgal etti.

Herkes bir isim buldu kendine göre.

Üniversitelerin kapılarında “yasak” olduğunda başörtüsünden dolayı kimlerin hayalleri yıkılmadı ki?

Meclise Merve Kavakçı ile geldiğinde “bu kadına haddini bildirin” tepkilerine şahit olmadık mı?

Yıllardır seçimler öncesinde “ben çözerim”, “erkek-ürkek” sözlerinin ardında görmedik mi başörtüsünü?

Uzun lafın kısası Başbakan’ın eşinde tepki, Cumhurbaşkanı’nın eşinde eleştiri olarak getirilmedi mi önümüze.

Kamusal alan tartışmalarının içinde çok yoğun yer almadı mı?

En çok eleştirenler bugün yanlarına alıyor başörtülüleri.

Hayırlı olsun.

Deniz Baykal kendi parti içi muhalefetine direnerek taktığı rozetlerin ardında durmayı başarırsa şayet sistemimizin kanayan en büyük yarasına da melhemi bulacak.

Geçmişten beri başörtüsünün çözümünün CHP’nin çözümden yana tavrında olduğunu savunanlardanım.

İlk kez yasağın kendini zora soktuğu ana bu kadar yaklaştık.

Çözüm için Baykal’ın duruşunun çok önemli olduğunu bir kez daha yineliyorum.

Samimiyet zamanı.

Eleştirilerin ayyuka çıktığı bu günlerde Baykal’ın ciddiyetinin test edildiğini de görüyoruz.

CHP yapmış olduğu bu son hamle ile AK Parti’yi ilk kez zorladı son iki dönem içerisinde.

İlk kez ciddi bir muhalefet anlayışı ile karşı karşıya kalınıyor.

Muhalefetteki tutumundan dolayı bol bol eleştirilen CHP samimiyetini ispatlayabilirse ilk kez halkına yaklaştığını, yakınlaştığını anlayacak.

Zirveye giden yolun “demokratik anlayıştan” geçtiğini anlayabilirlerse halkın kendilerine sandıkta göstermiş olduğu katı tutum da yumuşayacak.

AK Parti’yi türbanı “siyasi simge” olarak kullanmakla suçlayan zihniyet şimdi çarşaflılara CHP rozetini takmasının tartışılmasından ziyade sorunun çözümüne katkı sağlayıp sağlamayacağının konuşulmasını önemsiyorum.

Eleştiriler bitmiyor, parti içi ve dışında herkes muhalefet yapıyor olabilir.

CHP için bu saatten sonra tek bir yol kalıyor oda başörtüsüne serbesti için kolları sıvamak.

Samimiyetse alın size samimiyet anlayışını gösterip, bizim için herkesin düşüncesi önemlidir diyen yapısal bir yaklaşım sergilemelidirler.

Siyasetin içerisine düştüğü durum sadece oy hesaplaması ise buna diyecek bir şeyimiz olamaz.

Zaten halkımız kimlerin oy ve samimiyet için meydana çıktığını net bir şekilde görüyor.

Son olarak CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın Türkiye’de özgürlükler için harekete geçmesinin yine kendisinin faydasına olacağını hatırlatmak isterim.

Aksi durumu ise zaten yaşıyorlar. Yıllarca muhalefette kalma tadını yeterince aldılar.

Ayhan Kıskaç

ayhan.kiskac@hotmail.com