İnanılmaz bir taktik savaşı ve strateji çalışması ile karşı karşıyayız.

Açık ve gizli gündemler ülkenin kaderini belirliyor. Aylardır Cem Garipoğlu’nun peşinde koşan polis nasıl oldu da bir akşamda önemli bir strateji ile teslim olma olayını sağlamış oldu diye düşünenler vardır mutlaka benim gibi.

Gece gündüz medyanın maymunlaştırdığı bir davanın esiri olduğumuz gibi sonuca giden aşama da yine ülkemin aleyhine olacak bir taktik savaşı gündemimizi aldı başımıza yıktı.

Buyurun...

Aylardır hiç bulaşmadım. Günlerdir baba Süreyya Karabulut’un tavırlarını içimdem kızarak takip ettim. Kimse o babayı susturmak istemedi. Kimseler yeter artık memleketin tek gündemi sen değilsin demedi.

Ortada bir cinayet vardı ve sonuca gidilmeliydi. Medya o kesikbaş cinayetinin sonuca götürmeyen manipülasyonlarının peşinden gelen reytingler uğruna milli davaya dönüştürdü meseleyi.

Münevver Karabulut’un mezarı başında bir ayin yapmadığımız kalmadı.

Neler olmadı ki?

Celalettin Cerrah’ı makamından etti bu uzayış. Yeni Gelen İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’a önce bu konu soruldu. Türkiye’nin, İstanbul’un tek ve en önemli meselesi. Münevver Karabulut cinayeti ve kayıp Cem Garipoğlu.

Sanki ülkenin tek kayıp zanlısı olan cinayet buydu. 

Eh dava sonuca gidiyor artık bundan sonra her şeye bitti gözüyle bakabiliriz değil mi?

Mutluyum, mutlusun ve mutlular…

Masum bir kız cinayete kurban gitmiş ve masum olmayan birçok insandan bunun hesabı sorulmaya çalışılmıştı. Devletin Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'da buna dahil edilmişti.

Böyle gündem olmaz olsun diyecek kadar sinir bozucu bir mesele.

Bakın Cem Garipoğlu’nun teslim alındığı gece bir dava  vardı. Gazetelerin şehir baskılarının döndüğü, televizyonların sabah, öğle ve ana habere sunacağı çok önemli bir haber lanetli gündeme teslim olup unutulmaya yüz tuttu bir anda.

'Uyuşturucu baronu' Garipoğlu’nun tesliminden önceki günde patlak vermiş duyan herkesi adeta şok etmişti. Kimya mühendisi Doç. Dr. Rıza Işık’ın 2 milyar dolarlık uyuşturucu olayı ile ilgili olarak Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Aslan ve iki müdürle ilgili olarak ortaya ciddi iddialar atılmıştı.

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ismi ile uyuşturucu baronunun ortak hangi noktası olabilirdi ki?

Bu durumla ilgili olarak mahkemede gerekli soruşturma yapıldı ve karar nasıl olsa yargı tarafından verilecek.

Garipoğlu’nun teslim olduğu akşam müdürlerin davası devam ediyordu. Hatta habercilerin tamamı bu davayı takip ederken gündem o kadar hızlı değiştirilmişti ki akıllara zarar.

Yeni teslim olan bir zanlının teslim alınmasının ardından açıklama yapılan mekana gelindiğinde habercileri başka bir sürpriz daha bekliyordu. Emniyet Genel Müdürü Oguz Kaan Köksal.

Emniyet’in adı bir uyuşturucu baronu ile yan yana geldiği bir anda çok çevik bir hareketle Cem Garipoğlu gündeme sunulmuş ve memleketi zehirleyecek önemli bir hadise en azından şimdilik gündemimizden de düşürülmüştü.

Bu operasyonla birlikte polis teşkilatı da uyuşturucu trafiğine karışan imajını kirletmeden kendini aklamış oldu.

Peki tüm bunlar olurken olaydan bir haber olan vatandaş kimlere karşı uyuşturucu ile ilgili nasıl bir önlem alacak?

Gizlenen yok olan gündemle birlikte gençliğimizi ve yarınlarımızı zehirleyecek çok önemli bir davanın şimdilik sessizce gündemde üstü toz kaplıyor.

Tozlanan o dosyanın içinde yarınlarımızı kaybedebiliriz. Umarım Emniye Genel Müdürlüğü bu olayın soruşruması boyutunda ciddi adımlar atar.

Herkesin Ramazan Bayramını tebrik ediyorum.

Ayhan Kıskaç
ayhan.kiskac@hotmail.com