Yağmur yağıyor, seller akıyor
Hafta sonu, esintili, serin, ferah rüzgarıyla insanın yanağını okşayan, Cidde için şahane diyebileceğim, Arabistan için bir kış günü sayılan bu cuma gününe ait Mekke yolundan sizler için çektiğim bir kaç kare fotoğrafım var bugün.
Özlemi, memleketimin sözüyle; kış boyunca içimizde büyüyen bu temiz havadan tüm mahlukat müstefid oldu. Son yılların en uzun kışını yaşıyor bu sene Cidde. Günlerdir aralıklı şekilde yağan yağmur sayesinde camdan içeri girmez olduk. Şimdi yağmur yağınca Arap kızının neden camdan baktığını çok iyi anlıyor hatta anlamakla da kalmayıp Türk kızı olarak Arap kızı misali her yağmurlu günümü camdan sokağı izlemekle ihya ediyorum.
Buralarda serin hava bile bir lüks sayılırken, yağmurlu havada insanların nasıl mutlu olduklarını varın siz tahmin edin artık dersem “Sen neden yazıyorsun ki o zaman?” demezler mi bana.
Öncelikle her yağmurlu havada ilk olarak karşı komşunun terasındaki koşuşturma gözüme takılıyor. Zira maaile terasa koşar adımlarla çıkıp yağmur seyrinin tadına varıyorlar. Tüm komşularımdan tek tek bahsetmeyeceğim elbette. Çünkü bizim mahallemizde gözümün ilişebildiği her binanın sakinleri sokaklara dökülüyor yağmur vaktinde.
Ben ise yağmura hasret ellerimi camdan uzatıp özlem gidermeye çalışıyorum güç olsa da…
Bir yandan da gök gürültüsünden, şimşekten bihaber yavrularımın “Anne o ışık da neydi?“ sorularına cevap veriyorum.
Türkiye’de olsam yağmurlu havada minicik bir pencere aralığına bile taviz vermezken burada yağmurun şırıltısını duyar duymaz evin tüm pencerelerini açmak ilk işim oluyor. Evi su basar diye korkmam gerekiyor belki, zira Arabistan’a bir günde yağan yağmur oralarda bir haftada yağan kadardır. Fakat ben bundan çekinmeden pencerelerimi açıyorum. Çünkü biliyorum ki; ben pencereleri açmasam da aynı su evimi basacak. İnsanlar evleri yaparken yağmur olasılığını düşünmemiş olacaklar ki pencereler kapılar bu konuda yeterince yetersiz.
Bugün Mekke’ye giderken bu kurak iklimde hiç görmediğim yeşilliğe şahit oldum. Yüce Rabbim nelere Kadîr! Genelde sevilmeyen, yolunup atılan, kıymetsiz sanılan otların buralarda görülebilmesi hârika bir şey.
Hal böyle olunca, Mekke yoluna onlarca aile yol kenarlarında piknik yapmaya gelmişlerdi. Türkiye’ye göre düşününce biraz komik geliyor insanın kulağına fakat buralarda yaşayanlar için bu kadarcık yeşillik dahi kaçırılmaz bir fırsat.
İlk bir kaç karenin fotoğraflarını çekmek için biraz geç kaldım. Şaşkınlığıma verin… Mevcut fotoğraflar da, gördüklerimi tam anlatamasa da yardımcı oluyorlar.
Yol boyunca yeşilliğin seyrine dalmışken ben, bir anda nereden geldiğini anlayamadığımız bir kum fırtınası başladı bu kez de. Çöl iklimi işte! Ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor.
Ayşenur KAHVECİ / Suudi Arabistan / Haber 7
aysenurkahveci@live.com
http://twitter.com/aysenurkahveci
