Soylu'nun Cinlerin Doruklarıyla İmtihanı!
Demokrat Parti Türk siyasi hayatının temel taşı olmuş partilerinden biridir. 1950 ila 1960 arası Türkiye’nin ekonomisini kalkındıran gerçek manada belki ilk halk hareketidir. Bu dönemi ekonomik veri tabanlarına göre Tanzimat’tan sonraki en büyük reform hareketi olarak bile görebiliriz.
1960’daki bürokrat darbesiyle indirilen ve idam edilen Menderes, Polatkan ve Zorlu bugün büyük bir sevgi ve hürmetle anılmakta ve halktan karşılık bulmaktadır. Demokrat Parti’nin siyasi misyonunu devralan Adalet Partisi ve Doğru Yol Partisi de halktan hep teveccüh gördüler.
Derken zaman hızla geçti ve Tansu Çiller’in kötü yönetimi sonucu 2002 yılında parti barajın altında kaldı. Tipik bir Türk bürokratı olan Mehmet Ağar da kurtarıcı olamadı ve 2007 seçimleri sonucu önce parti genel başkanlığından sonra da siyasetten emekli oldu.
2008 yılında yapılan olağanüstü kongreyle Demokrat Parti’nin başına genç Süleyman Soylu geldi. Soylu Tansu Çiller zamanında İstanbul il başkanıydı. Parti başkanlığına seçildiği günden beri hem parti içindeki Ergenekoncular hem de postalperestler tarafından etrafı kuşatıldı. Buna bir de medyanın büyük bir bölümünün Soylu’yu ve Demokrat Parti’yi yok saymasını ekleyin.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen Soylu partiyi başarıyla yönetti ve 2009 yerel seçimlerinde yüzde 4 gibi kimsenin beklemediği bir oy aldı. Aslında başarılıydı, ama etraftaki sırtlanlar, aç kurtlar, ihtiyar kurtlar sürekli fırsatlar kolluyorlardı.
2009 mayıs ayında yapılan kongreyle Soylu genel başkanlık koltuğundan ayrıldı. Parti artık Ergenekoncularındı. Tipik bir 27 Mayıs üretimi politikacısı olan, ömrü emanetçilikle geçmiş Hüsamettin Cindoruk maalesef Demokrat Parti’ye hiç yakışmadı. 367 garabetini savunan, ordunun siyasete müdahalesini meşru bulan, Menderes’in alçaklar tarafından idam edilmesinden bile neredeyse gizli haz duyan Cindoruk kimseyi şaşırtmıyordu aslında.
Demokrat Parti’nin demokrat ve halk kısmını temsil eden Soylu’yla postal civeleklerinin temsilcisi Cindoruk şimdi hükümetin hazırladığı ve 12 Eylül’de referandumda oylanacak mini anayasa paketine evet ve hayır demek için karşı karşıya geldiler.
Oyunun evet olacağını söyleyen Süleyman Soylu Demokrat Parti içindeki cinlerin dorukları tarafından disiplin kuruluna sevkedilmiş. Herhalde postalcılar ve Ergenekoncular Soylu’yu ihraç etmek isteyeceklerdir. İşte bu durum Demokrat Parti’nin kuruluş misyonuyla çelişiyor. İsteyen fikrini özgürce söyler ve bu fikir partinin aldığı kararla çelişse de hoşgörü gösterilir. Bu durum CHP’de olsa anlarız. Onların kafa yapıları böyledir. Gerçi Cindoruk ve tayfasının CHP’den bir farkı kalmadı. Yanlarına Yaşar Okuyan ve Yılmaz Özdil’i aldlar mı takım tamamdır.
Peki bütün bu olan bitene Demokrat Parti’nin tabanı ne diyor? Onların da ciddi rahatsız oldukları ve 12 Eylül’deki referandumda evet diyecekleri artık herkesin malumu.
Beyaz Türk olmayan, tamamen halktan beslenen ve gerçek bir demokrat olan Süleyman Soylu kendi partisinin bu yaptıklarını hiç haketmiyor. Demokrat Parti’nin mevcut genel başkan ve ekibi Ankara ovasında yayılırken Soylu Anadolu’da halkla bütünleşiyor ve niçin evet diyeceğini izah ediyor.
Yeminli hükümet düşmanı ve postalcı değilseniz bu referandum paketini okuduğunuzda hayır demeniz çok zor. Hayır demek elbette demokratik bir hak ama hayır diyecekler gerçek ve samimi izahlar da bulunmak zorundalar.
Süleyman Soylu da böyle düşünüyor olsa gerek. Soylu’nun bu ülkedeki her gerçek demokrat gibi işi çok zor. Çünkü etrafta çok fazla Ergenekoncu ve postalcı var. Laf anlatmak çok zor. Bir de şöyle söylentiler duyarsanız şaşırmayın: Soylu AK Parti’den para aldı, onun için referanduma destek veriyor. Soylu AK Parti’den milletvekili olmak için evetçi oldu. Ne de olsa dilin kemiği yok.
Nefesini haktan alıp halk için çalışanlar doğru neyse onu yaparlar. Doğru bildikleri yoldan ayrılmazlar. Süleyman Soylu halk adamıdır ve Demokrat Parti tabanı onu izlemeye devam edecektir. Cinlerin doruklarıyla imtihanı hep sürecektir.
Ne de olsa bu dünyada şeytan da var ve olması kaçınılmazdır.
Cem Küçük - Haber 7
cemkucuk@gmail.com
-
mehmet selim günel 15 yıl önce Şikayet Etömründe meselesi dp olmamış. insanlara ne oluyor anlamadım,sn.yazar kendinde söylüyorsun medyanın görmezden geldiği sn.soyluyu ne olduda şimdi göklere çıkarıyorsun,şimdi senin gibi düşünüyor da ondan,senin gibi düşünmeyip de düzgün ve dürüst insanlar yaşıyor olabilir bu ülkede.o gün alay ettiğiniz soyluyu bu gün göklere çıkarma ikileminden önce bir kurtul,sonra bize akıl ver.Beğen
-
Cenk 15 yıl önce Şikayet EtSAYIN YAZAR. sizin bu şakşakçılığınız yüzünden ak partiden soğudumBeğen
-
Cenk 15 yıl önce Şikayet EtMERHUM TURGUT ÖZALIN. oğlu dp de 2. başkan.Cindoruğu ondan iyimi bileceksiniz.DP bu ülkenin ihtiyacıdır yüzde 8 civarı oyunuda alır.AKP düşünsün şimdi.(not eski bir akpli)Beğen
-
hakkı coşkun 15 yıl önce Şikayet Etsoylu akpartiyi bölebilir. cindoruk yerinde kalsın hem yaşlı hemde cuntanın ön ağzı oy kayıp ettirmek için bir fırsat hem konuşması bu millet için şanstır zira konuşmasaydı nasıl biri olduğu anlaşılmazdı yalandan dolandan sağdan oy alırdı oysaki %1 e oynuyor ve razı . bırakın kendi haline eriyip gidecek soylu kaliteli ve halktan biri vede onurlu olduğundan oy toplaya bilir buda sağda parcalanmaya gider şimdi birlik zamanı .Beğen