Ne olacağını aslında herkes biliyor. Eğer çok büyük bir sürpriz olmazsa AK Parti seçimlerden birinci parti çıkacaktır. CHP ikinci parti, MHP de üçüncü parti olacaktır. BDP de 20 kadar bağımsız milletvekilini Meclis’e taşıyacaktır.

Burada asıl konu AK Parti 320 mi, 330 mu yoksa 367 üzerinde mi milletvekili çıkaracaktır. CHP ya da MHP asla tek başına iktidara gelemeyecektir. Bu bir temenni değil saptamadır. Bugün ekonomi gayet iyidir. Bu demek değil ki kişi başı gelir 20 bin Dolar oldu, her şey güllük gülistanlık.

Ama eskiye bakınca işlerin biraz daha yolunda olduğu kesin. Sağlık sisteminin iyi işlemesi, eğitim alanındaki faaliyetler ve TOKİ tipi evler dar gelirlilerinin yüzünü biraz güldürdü. IMF’yle anlaşma imzalamayarak hükümet çok yerinde bir iş yaptı. Dolar ve Avro kimseyi üzmüyor.

Peki muhalefet niçin hükümetin üzerine çıkamıyor? Cevabı basit: Çünkü politikası yok. Ekonomi konusunda ettikleri tek laf yok. Dış politikada AK Parti’den farklı ne yapacaklar? Eğitim politikaları ne olacak? AB konusunda ne yapacaklar?

Bu konularda bir şey söylemeyince halk size niye oy versin? Ayrıca MHP’yi hariç tutuyorum, ama CHP ve sözcüleri darbe özlemi içinde oldukları için demokrasiye inanmıyorlar. Süheyl Batum’un ettiği lafları yediler ve Batum’u istifaya bile çağıramadılar.

Bugün CHP’ye destek veren medya da ne olacağını iyi biliyor. Ama sonuçlar ortaya çıkınca hiç utanmayacaklar, kaldıkları yerden boş ve anlamsız laflarına devam edecekler.

Sürekli Tayyip kazanır korkusu, nasıl olsa seçim kazanamayız düşüncesi Türkiye’nin bir kısmını iyice hüsrana uğratacaktır. İçlerinde hâlâ bir umut var mıdır bilemem ama olmasa iyi olur. Yüz kere yazdık, gene yazalım. Türkiye eski Türkiye değildir. Çok değişti. Anadolu’dan gelen muhafazakâr kitlenin çocukları artık yönetimi eline aldı. Kolay kolay da bırakmaz. Çünkü bir yandan ülkeyi iyi idare ediyorlar öte yandan sayıca daha çoklar. Yurtdışı ve yurtiçi okullarda iyi eğitim alıyorlar.

Laik ve sol kesim artık muhafazakârlarla baş edecek durumda değil. Zaten pek mecalleri de yok. Eskiden istedikleri gibi at oynattıkları yargı ellerinde değil. Üniversiteler, YÖK vb birçok şey dahil edilebilir.

Bir de bu laik kesime endişeliler diye bir şey eklendi. Emre Aköz’ün dediği gibi, darbelerden, suiistimallerden, faili meçhullerden, yoksulluktan endişelenmeyenler ülkeye biraz demokrasi gelince hemen endişelenmeye başladılar.  Eskiden sırça köşklerinde yaşayanlar için her şey toz pembeydi. Enflasyondan beslenirler, yüksek faiz geliri elde ederlerdi. Anadolu’da ne olup bittiğiyle hiç ilgilenmediler.

Tabii bir de istedikleri kadar inkâr etsinler, içlerini işleyen din düşmanlığı onları Anadolu insanına düşman etti. Soyutlaştırdı. Şimdi karşılarında Anadolu insanını görünce afallıyorlar. Öyle ya, kayıkçının oğlu Başbakan, tornacının oğlu Cumhurbaşkanı oldu. Hâlâ durumu algılayabilmiş değiller.

Uzun lafın kısası AK Parti 2011 Haziran seçimlerini çok rahat bir şekilde kazanacaktır. Ötesi teferruattır.  Aksi bir şey olmazsa Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olacaktır. Laik kesim de olanı biteni sadece izleyecektir. Hadi iyi seyirler…

Cem Küçük - Haber 7
Facebook.com/cemkucuk1 /Twitter.com/cemkucuk55