Müslümanlar için Avrupa'daki En Güvenli Yer
Geçen hafta kitap fuarı için Londra’daydım. Londra Avrupa’daki başkentler içinde en sistemli ve düzenli olanı. Şehrin mimarisi olağanüstü. Sizi irrite eden, seyir zevkinizi bozan hiçbir şey yok.
Taş parke yollar, temiz binalar, harika dizayn edilmiş parklar ve bahçeleriyle süzgeçten çok iyi geçirilmiş bir şehir Londra. Çok iyi işleyen bir metro sistemi var. Bir uçtan bir uca metroyla çok rahat istediğiniz noktaya ulaşabiliyorsunuz.
Tiyatrolar, sinemalar, kitapçılar kültür meraklıları için olağanüstü. Her gece en az 30 tiyatroda birçok oyun oynanıyor. Üstelik bu oyunlarda İngilizlerin dünya çapındaki oyuncuları performanslarını ortaya koyuyor. Kitapevlerinde arayıp da bulamayacağınız hiçbir şey yok. Ayrıca şehir dinamik yapısıyla birçok konunun çok rahatlıkla tartışıldığı, tabu kelimesinin belki de hiç kullanılmadığı bir yapıya ve entelektüel donanıma sahip.
Yukarıda saydığım özelliklere benzer başka şehirler de bulabilirsiniz Avrupa’da ya da dünyanın başka yerlerinde. Ama Londra’yı özellikle diğer Avrupa şehirlerinden ayıran bir özelliği var. MTV’den Mekke’ye (From MTV to Mecca) kitabının yazarı Kristiane Becker bu özelliği bana tek cümleyle izah etti: “Londra bir Müslümanın Avrupa’da en rahat yaşayacağı şehir.”
Bu cümlenin ne anlama geldiğini şehri gezdiğinizde ve havasını soluduğunuzda hemen anlıyorsunuz. Londra özgürlüklerin yoğun yaşandığı bir metropol. Havaalanlarında başı sarıklı bir Hindu da görebilirsiniz, Kuveyt’in kendine has tarzıyla başını örten kadınlarını da.
Sokaklarda kendi yerel kıyafetleriyle gezinen Araplarla, Pakistanlılarla da ve hatta Afrikalılarla karşılaşmak sürpriz olmaz. Londra için 300’den fazla dilin konuşulduğu yer sözünün ne anlama geldiğini denk geldiğiniz bu durumlarla daha iyi idrak ediyorsunuz.
Konuyu dağıtmadan tekrar Müslümanlara getirirsek… Müslümanlar burada dertlerini çok iyi anlatabiliyorlar. Bir cemaat havası oluşturabiliyorlar. Herkes kendi inancının farklı yorumlarını burada rahatlıkla ifade edebiliyor.
Her ne kadar 11 Eylül’ün izleri kısmen sürse de burada yaşayan Müslümanlar diğer Avrupa ülkelerinde yaşayan Müslümanlara göre daha rahatlar. Bunda emperyal bir geçmişi ve gelecek vizyonu hiçbir Avrupa ülkesiyle mukayese edilemeyecek kadar geniş olan İngiliz devletinin katkısı büyük.
İngiltere üniversitelerinde dini yelpaze branşları oldukça geniş. İstediğiniz hemen her alanda mutlaka bir eğitim görebilirsiniz. Her konuyu tartışmaya açabilirsiniz.
Laikliği sadece şekilci bir özle izah eden ve insanların kafasının içindekinden ziyade dışındaki şablona kafa yoran Fransızların İngilizlerden öğreneceği çok şey var. İngilizler laisizmi oldukça geniş bir yorumla hiçbir dini ya da etnik grubu karşılarına almadan yorumlamaya çalışıyorlar. Tony Blair’in Irak Savaşı’ndaki despotik tutumu İngiliz halkında hiç karşılık bulmamış. Irak Savaşı’nda izlediği politikayla her şeyi elini yüzüne bulaştıran Blair bu yüzden koltuğunda fazla kalamadı. Halefi David Cameron ise izlediği dikkatli politikayla daha tutarlı görünüyor.
Batı ile İslamiyet, Batılılar ile Müslümanlar arasında çok sorunlar var. Bu işi çözmeye çalışanlar da var, ama ateşe benzinle gidenler de. Bu tür meseleler ancak diyalogla ve birbirini anlamaya çalışarak çözülür.
Londra zihinlerde kalan bazı önyargılara rağmen Müslümanlar için en ideal yer. Farklı renklerin kendine yer bulduğu bir alan. Kristiane Becker bir Alman vatandaşı olmasına rağmen Londra’da yaşamayı tercih etmesini iyi okumak lazım. Tabii Becker’in sonradan Müslüman olduğunu unutmamak lazım, ama kendisini Londra’da bir Müslüman olarak daha güvende hissettiğini söylüyor.
Cem Küçük - Haber 7
cemkucuk@gmail.com
-
DuruYoRum 14 yıl önce Şikayet EtDoğru tespit. Yazar son derece doğru bir analiz yapmış.Müslüman olarak yaşamaktan öte bunun propagandasını da yapma imkanı verir ingiltere.Hiç bir şeyinize karışmaz.İstediğiniz devlet dairesinde memur olarakta çalışabilirsiniz.Doktor,öğretmen vb. her yerde size dininizi yaşama fırsatı tanır sınırsızca.Başka ülkelerle karşılaştırıldığında ABD bile yobaz kalabilir ingiltereye nazaran.Beğen
-
noter tasdikli yorumcu 14 yıl önce Şikayet Etbüyük bir alışverişteymişim. adı M...olan bir bey var yanında da hanımı. M bey durup dururken yerli yersiz sohbet hiç de koyu değilken hatta biraz acemice,kafasına göre takıldığını hiç kimseye sormadığını ve o noktaya geldiğini ısrarla anlatıyordu. ilgimi çekmedi değil.Beğen
-
alpaslan ak 14 yıl önce Şikayet Etdin. vallah ben aslanlar gibi istanbul sehir vapurunda sabah emineönu´ne giderken kuranimi da okudum kimse bisey demedi disarda namaz da kildim istanbulda kimsede cit yok hatta kac kisi geldi de benim elimi opmeye calisti siz gercekten samimi olun ve görünusunuzu islam dinine göre degistirin Allahu teala insanlarin kalbine size karsi sevgi koyar. erkek olarak ben bunlari yaptim istanbulda.para ile mutluluk olsaydi zenginler intihar etmezdi mutluluk dinde gorun bunu, mutluluk Allahu Teala´da.Beğen Toplam 3 beğeni
-
ZÜLFİKAR 14 yıl önce Şikayet Et.... Tarihini sömürüyle geçirmiş ve hala o kadar masum müslümanın kanını döken ve siyonizmin beşiği olan bir ülkenin propagandasını çok iyi yapmış ve malesef sizde yayınlıyorsunuz.Evet onların istediği gibi bir müslüman modeli olursanız çok rahat yaşarsınız!!!Beğen Toplam 3 beğeni
-
Hasan Seyre 14 yıl önce Şikayet EtMüslüman..tüm insanları sever... Cinsiyetine, diline ve dini ile ideolojisine bakmadan..onlarla dost olur.bir arkadaş ve bir hatirşinas kadim dost gibi gönül yaralarına ve varsa maddi hastalıklarına.gönlünü ve herşeyini açarak yardımcı olur..Onlar bilinmez erenlerdir ama görünmezler..Beğen Toplam 1 beğeni