Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Bu, Masum Türker'den umulmazdı…

GİRİŞ 04.11.2013 GÜNCELLEME 04.11.2013 YAZARLAR

Ancak birçok kişinin gözleri önünde gerçekleşen ve dahası o anda ve sonrasında televizyonlardan milyonlarca kişinin izlediği bir olayla ilgili olarak: “O olay aslında öyle değildi” diyebilmek, zor bir mesele.

DSP Genel Başkanı Masum Türker, zor alanı yaptı ve Merve Kavakçı'nın yemin etmek üzere TBMM'ye gelişi üzerine dönemin DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in yaptığı konuşmayı kastederek; ‘Ecevit başörtüsüne karşı çıkmadı' diyebildi.

1999'da Fazilet Partisi'nden milletvekili seçilen Kavakçı, yemin etmek için 2 Mayıs'ta Meclis'e geldiğinde, DSP'li vekiller 25 dakika boyunca “dışarı dışarı” diye tempo tutmuş; DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit de, kürsüye çıkarak: “Burası hiç kimsenin özel yaşam mekanı değildir. Burası devletin en yüce kurumudur. Burada görev yapanlar devletin kurallarına uymak zorundadırlar. Burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz!” demişti. Merve Kavakçı salonu terk etmek mecburiyetinde kalmış, tekrar yemin etmek üzere geleceğini düşünen DSP'li milletvekilleri de, Genel Kurul salonunda nöbet tutmuşlardı.

O gün orada olanlar, internet üzerinden halen izlenebilmektedir ve olup bitenleri izleyip de, ‘Ecevit'in aslında başörtüsüne karşı çıkmadığını' söylemek, kesinlikle mümkün değildir.

Merve Kavakçı, TBMM'ye yemin etmek üzere gelmiş diğer milletvekilleri gibi bir milletvekili idi ve başta Ecevit olmak üzere bütün DSPlileri galeyana getiren farklılığı, başörtülü oluşuydu sadece.

Konu ile ilgili olarak İzmir'de yaptığı açıklamada şunları söylemiş Masum Türker:  "Bülent Ecevit, hiçbir zaman başı örtülülere karşı olmadı. Partimizde başı örtülü ilçe başkanları vardı o zamanlarda, bugün de başörtülü ilçe ve il yöneticileri var. Bülent Ecevit'in karşı çıktığı şey, bir uzlaşma, bir hukuki düzenleme olmadan başörtüsünü bahane edip devlete meydan okunarak, yarın öbür gün cumhuriyetin çizgisinin değiştirileceğine dikkati çekmekti, bunu hiçbirisi hiç kimse anlamadı.”

Mali müşavir olmanın yanında akademisyenlik, gazetecilik gibi çeşitli uğraşları olan Masum Türker, o zamanlar dahi ‘başörtüsüne engel' herhangi bir mevzuat bulunmadığını biliyor olmalı. Ülkedeki kadınların yüzde 70'e yakını başörtü takıyorken; bunlardan birisinin TBMM'ye girmesinin, devlete meydan okuma ve Cumhuriyetin çizgisinin değiştirme manası taşımadığını da…   

Masum Türker, Ecevit'in başörtüsüne karşı olmadığını anlatmaya çalışıyor gibi. Ancak sözlerinin devamına bakılınca, meselenin bambaşka olduğu anlaşılıyor. Çünkü 31 Ekim 2013'te TBMM'ye başörtüleri ile giren hamın milletvekilleri konusuna şöyle yaklaşıyor Türker: “Maalesef geçtiğimiz perşembe günü, 29 Ekim'den iki gün sonra, cumhuriyetin omurgası kırılmıştır.”

‘Cumhuriyetin omurgası kırılmış'mış…

Bu sözler; Ecevit'in başörtüsüne karşı olmadığını anlatmaya çalışan DSP Genel Başkanı Masum Türker'in, kendisinin başörtüsüne karşı olduğunun beyanıdır herhalde.

Bunun sebebi de, CHP'nin başörtüsü konusunda memnun edemediğini(!) düşündüğü kesimlere mesaj vermeye çalışmak olmalı…

Bu Masum Türker'den umulmazdı… Çünkü şimdiye kadar takip edebildiğim kadarıyla, bu türden sözler etmeyecek birisi olduğu intibaı uyandırmıştı…

Kaygıları da şunlar Türker'in: “Yasal düzenleme olmadan 'Bir kere delinmekle bir şey olmaz' deyip deleceksin ondan sonra şu gelecek, 'Başı örtülü niye değil?' diye sorulmaya başlanacak ve bir süre sonra herkesin başının örtülmesine neden olacaktır bu. Hatta, başı açık olan kadınlarımızın kocaları gelip evde karısına yalvaracak, başını ört diye. Müteahhitse ihale alabilmesi için başı örtülü bir kadının kocası olması şart olacak, devlette ise terfi alabilmek için vali, rektör, Merkez Bankası başkanı olabilmek için Anayasa'ya, Yargıtay'a üye seçilebilmek için karısının başının örtülü olması aranacak."

Delinen bir şey yok... Ama şu saydığı hususlarda eğer ciddi ise, bunların tam zıddının da geçerli olduğunu bilmez mi Masum Türker?..

Ekrem Kızıltaş - Haber7
ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL