Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

İşine geldiği gibi...

GİRİŞ 21.03.2014 GÜNCELLEME 21.03.2014 YAZARLAR

Olup bitenleri dershaneler tartışması üzerini başlattıkları sanılan ama gelişmelerden sonra artık bu kurumları pek ağızlarına bile almayanlar, bir yandan bağırıp çağırmayı sürdürüyor ve bir yandan da kendilerine gadredildiğini, son derece halis niyetlerle yapıldığına inandıkları yolsuzluk ve rüşvet karşıtı operasyonlar sebebiyle hedef tahtasına oturtulduklarını söylüyorlar. İşin garibi, buna inanıyorlar da.

Söz konusu operasyonların rüşvet ve yolsuzluktan çok, önce ülkenin ekonomisini ciddi şekilde altüst edecek şekilde yapılmış olmasının kendi meseleleri olmadığını, ciddi ekonomik zararlar gibi birtakım yan etkiler(!) söz konusu diye, rüşvet ve yolsuzlukların üzerine gitmemenin söz konusu bile edilmemesi gerektiğini savunuyorlar. Bu iddiaların mahkemeye aksetmiş olduğunu ve sürecin işlediğini görmezden gelerek tabii.

17 Aralık'daki adımda bir kamu bankasının hedef alınmasıyla, tam da uluslararası bazı finans kuruluşlarının arzu ettiği neticenin alınmış olması gibi; 25 Aralık'la Türkiye'nin en önemli projelerine müteahhit olarak imza atan kuruluşlara yönelik bir operasyona niyet edilmesi de, bu cenaha göre, hayatın tabii akışı ile ilgili.

Ortaya saçılan ve çoğu illegal yollarla elde edilmiş dinleme kayıtları, yazılan senaryolara göre bu kayıtlar kullanılarak yapılan montajlar ve ihtiyaç duyulan yerlerde dublajlarla olan ilgileri konusunda da -kendilerini ilgilendirenler hariç- pek ses çıkarmıyor ama bunları tepe tepe kullanmaktan geri de durmuyorlar...  

Türkiye'yi hemen her alanda köşeye sıkıştırma gayretlerinin ardında kale gibi duranlar, sık sık yolsuzluk ve rüşvet şarkısı söylüyor, yaşananların iktidarın rüşvet  ve yolsuzluk dosyalarını  kapatma gayreti sebebiyle yaşandığı iddialarını tekrarlamaktan, bunların artık herhangi bir şey ifade etmekten uzak olduğunu bildikleri halde bıkmıyorlar. 

Bu durumda ortaya şöyle bir tablo çıkıyor: Ne olduğunu tam olarak bilmediğimiz niyetleri uğruna, gerekirse ülkeyi bile feda edebilecek(!) kadar pervasız davranabileceklerini açıkça ortaya koymuş bulunan bu vatandaşlar, sütten çıkmış ak kaşık olduklarına inanıyor ve herkesin de böyle inanması gerektiğini düşünüyorlar. Ülkeye ve dahası devlete verdikleri ve verebilecekleri zararların sineye çekilmesi ve böylelikle -artık o her ne ise- çok yüce amaçlarına ulaşabilmeleri için ortamın uygun hale getirilmesi, taleplerinin en ilgi çekici yönü.   

Yaşananların -en azından görünürde- arkasında olan yapının en zirve noktasındaki ismin, kendi gazetesinde günlerdir yayınlanan röportajında söylediklerinin de şu ana kadar çeşitli şekillerde dile getirilenlerden pek farkı yok.

Olup bitenlerin, işlerine geldiği gibi seçtikleri bazılarına değinme usulünü sürdüren diğer mensuplar gibi, Fethullah Gülen de aynı yola başvuruyor ve cevap bekleyen soruların yanında bile geçmiyor...

Hemen her konuşmasında devletine olan sevgi ve bağlılıktan bahsetmesiyle tanınan Fethullah Gülen, 7 Şubat ve 17-24 Aralık operasyonlarının devlete verdiği zarardan habersiz gözükmeyi tercih ediyor nedense. Bu operasyonların beklendiği gibi neticelenmemesi üzerine MİT'i hedef alan ve Türkiye'yi uluslararası alanda sıkıntılı duruma düşürmeyi hedefleyen girişimleri de sanki duymamış gibi.

'Biz ve onlar' yaklaşımı ile; sadece kendisi ve bağlılarının doğru, bunun dışındaki herkesin yanlış olduğunu ispatlamaya çalışan ve bunun için olup bitenlerin çoğunu görmezden gelme yolunu seçen bir Fethullah Gülen var karşımızda şimdi.

Dünyanın çeşitli ülkelerinde kurulu okullar, birkaç yüz dershane, birkaç medya organı ve bir finans kuruluşu uğruna, ülke dahil her şeyin feda edilebileceği fikrine her nasılsa ikna olabilen insanlar var karşımızda. Bu insanların bir kısmı, sırf bağlandıkları insan istiyor diye kendilerinden istenilen her şeyi yapabilecek gibi gözüküyorlar.

Bu yapı, dini esasları kaale alan bir yapı ise, ki öyle gözüküyor, en temel esaslardan birisi olan 'masiyette itaat yoktur' kuralını göz ardı ederek yapıyorlar bunları... Oysa, ilk öğrenilmesi gereken hususlardan birisidir bu...


Ekrem Kızıltaş - Haber7
ekremkiziltas@gmail.com

                                                  

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL