Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Yeni Türkiye'de olmaması gerekenler...

GİRİŞ 11.08.2014 GÜNCELLEME 12.08.2014 YAZARLAR

Eski Türkiye'nin ne olduğu ve vesayeti sürdürmek isteyenlerin reflekslerinin nasıl çalıştığı konusunda, tam da Yeni Türkiye için atılacak en önemli adıma günler kala yaşanan tipik bir olay, bundan sonrasının nasıl olacağı, daha doğrusu nasıl olmaması gerektiği konusunda ciddi bir örnek teşkil etti.

Biliyorsunuz, yurt dışında yaşayan toplam 2 milyon 798 bin 709 kişiden sadece 470 bini oy kullanabildi. Ancak bu oyların 238 bini gümrük kapılarında kullanılmış olduğu için, bulundukları yerde oy kullanabilenlerin sayısı 232 bin... Yani toplamda yüzde 20'ye yaklaşılsa da, YSK'nın uyguladığı sistem sebebiyle, yurt dışında oy kullanabilenlerin oranı  yüzde 10'u bile bulmadı.

Yurt dışında yaşayıp, cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanmak için bin bir güçlüğe katlandıkları halde, YSK'nin anlamsız bir dizi tutumu sebebiyle oy kullanamayan vatandaşlarımızın mağduriyetinin hesabı kime, nasıl sorulacak?

Dışişleri mensupları ve başka ilgililerin yaptığı uyarıları kaale almayan, dahası aksaklıklar ortaya çıkmaya başladıktan sonra da tedbir alma sadedinde adım atmayan bir kurum var karşımızda: YSK.

Randevu sistemi esnetilebilir, randevusu geçen ya da vakti gelmeyen vatandaşlar kimlikleri ile oy kullanabilir ya da başka türlü formüller geliştirebilirdi; yapılmadı...

Çünkü YSK konusunda son merci... Çünkü mevzuata göre kendisine hesap sorulamaz...

Belli ki birilerinin devam ettirmeye çalıştıkları sistem, bazı kurumların yapması gerekenleri yapmaması durumuna herhangi bir müeyyide getirmemiş... Sistemi oluşturanlar, bu durumun ilerde kendi işlerine yarayabileceğini düşündükleri için böyle formüle ettiler herhalde...

Alınan neticelere bakarak, yurt dışındaki vatandaşlarımıza oy kullandırmamak için gayret edenlerin, neyi amaçlamış oldukları konusunda daha sağlıklı yorumlar yapılabilir artık.

YSK'nin yaptıkları, Yeni Türkiye'de bundan sonra olmaması gereken şeyler açısından ciddi bir örnek. Alanında son merci olsa da, hiçbir kurumun 'ben yaptım oldu' havasına girmesine müsaade etmeyecek bir yapıda olmalı Yeni Türkiye.

Eski Türkiye, yapmaması gerekeni yapanların ya da yapması gerekenleri yapmayanların herhangi bir şekilde kendilerine hesap sorulmayacağı konusunda emin oldukları bir ülke idi.

Son zamanlarda bahsini ettiğimiz konularda epey gelişmeler oldu tabii. Ama bunların 'yetmez ama evet' denilecek kadar olduğunu, yani yetersizliğini gördük.

Değiştirilmiş haliyle bile bildiğini okumaya çalışan Anayasa Mahkemesi, HSYK ve YSK gibi bazı kurumlar, 'kabul etmemeleri gereken müracaatları kabul edip; girmemeleri gereken tartışmalara girmekten ve almamaları gereken türden, yani aslında yok hükmünde (keenlemyekün) kararlar almaktan, tartışılacak uygulamalara imza atmaktan geri durmadılar.

'Hukuka aykırı, saygı duyulmayan ve ama kabul edilemeyecek olsa da, sistemin yapısı gereği uygulanmak zorunda kalınan' bu kararlar, eski Türkiye'ye devam ettirme derdinde olanların, normalde olmaması gerektiğini bildikleri halde, işlerine yaradığı için cansiperane savundukları kararlar oldu hep...

Bıyık altından gülerek şunu da söylediler hatta: 'Haklısınız, böyle bir müracaatın kabul edilmemesi ve böyle bir karar alınmaması gerekirdi, ama alındı, yapılabilecek bir şey yok; uyacaksınız!'

Bütün olup bitenlerin ilgi çekici tarafı; vesayet meraklılarının yapıp ettiklerinin, genellikle ülkemizi biraz daha ileriye taşıyacak adımları önlemeye yönelik olması...

Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığına seçilmesiyle başlayan yeni dönemin, bu türden örneklerin yaşanmayacağı ve daha sonra yaşanmaması için gereken tedbirlerin alınacağı bir dönem olacağı, kesin...

Yani 10 Ağustos Seçimi'nin kaybedenleri, vesayeti sürdürme meraklıları...

Yeni Cumhurbaşkanımız; öncelikle ülkemize ve Saraybosna'sı, Üsküp'ü, Tiran'ı, Priştine'si, Sancak'ı, Şam'ı, Halep'i, Bağdat'ı, Kahire'si... ile bölgemize hayırlı olsun...

Ekrem Kızıltaş - Haber 7
ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR 1
  • Beşir Yıldırım 11 yıl önce Şikayet Et
    Nasıl bir Cumhur. Geçmişi geçmişte bırakan, söylemleriyle kutuplaşmaya girmeyen, halkın tamamını kucaklayan, diğer parti ve kurumlarla söz düellosuna girmeyen daha seviyeli siyaset yapan bir cumhurbaşkanı olması dileğiyle...
    Cevapla