Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

İhanet oyun değildir…

GİRİŞ 27.10.2014 GÜNCELLEME 28.10.2014 YAZARLAR

Müttefik olduklarını zannettiklerimiz için bile geçerli bir durum bu.

Genelde ‘Batı’ der ve onları bir ve beraber olarak düşünürüz. Ama mesela ABD ile Avrupa Birliği’nin birbirleri ile ilgili oyunlarının birazını olsun biliyor olsaydık, şaşkına dönerdik herhalde. Sadece bu kadar da değil; AB ülkeleri arasında da birbirlerinin kuyusunu kazmak için uğraşanlar vardır mutlaka. Çünkü eninde sonunda devlet denilen şey, başka bir şeydir. Yarın ne olacağı ve sizin devlet olarak bu durumda ne yapacağınız sorusu önemli bir sorudur ve her daim cevabının olması gerekir.

ABD’nin, mevcut durumunu koruyabilmek ve sürdürebilmek adına, dünyanın nasıl dönmesi gerektiği ile ilgili değişik fikirleri olan bütün ülkeleri domine etmek için çalıştığı, bir sır değil. İşler, geçmişte başka türlü yürüse de, günümüzde enerjiyi ve onun dolaşımını kontrol edebilen, çok şeyi kontrol edebiliyor. İddia sahibi devletlerin enerjiye ulaşma yollarını kontrol altında tutabilen, onların umutsuz çabalarını gülümseyerek izleyebiliyor.

Başka sebepler de vardı ama Osmanlı’nın yıkılmasının önemli sebeplerinden birisi hakim olduğu bölgenin adeta bir petrol denizi oluşuydu. Osmanlı sonrası kurulan ülkeleri kontrol edebilmek için önce işgal, sonra söz dinleyen diktatörler devreye sokuldu. Gerek duyulduğu hallerde ise kontrol edilebilir istikrarsızlık emre amadeydi. 

Enerji, günümüzün de en önemli meselesi ve dünya üzerinde bu hususta ciddi oyunlar oynanıyor. Oyunun en hararetli kısımları da, enerjinin üretim ve dağıtımı açısından merkez olan bölgemizde yaşanıyor. Yaşanmış, yaşanan ve yaşanacak her önemli gelişme bununla alakalı aslında.

ABD’nin barış, demokrasi, insan hakları getirme iddiasıyla önce Afganistan’ı, sonra Irak’ı işgali ve işgal sonrası bu iki ülkeyi yaşanmaz hale getirişi. Arap Baharı’nı manipüle etme çabaları, Mısır’daki askeri darbe ve Suriye’deki gelişmeler dolayısıyla işleri ağırdan alma…

Bölgemiz karışıklık içerisinde ve yakın vadede istikrar gözükmüyor. Başta ABD olmak üzere, bölge ile alakalı değişik türden hesapları olan her ülke ortalığı karıştırma işine ortak durumda.

Bütün bunların en azından önemlice bir bölümünün herkes farkında.  Yani ABD’nin, AB ülkelerinin, Rusya’nın, İran’ın yaptıkları ya da yapmadıklarının, kendi menfaatleri ile alakalı olduğu biliniyor ve bu durum -mecburen- normal karşılanıyor.

Türkiye, yaşanan her şeyin çok yakından ilgilendirdiği bir ülke. Eskiden arzu edildiği şekilde davranan ve dolayısıyla pek problem çıkarmayan Türkiye, şimdilerde gelişmeleri kendisinin ve bölgenin menfaatleri açısından değerlendiriyor ve adımlarını buna göre atıyor.

Mesele şu ki, Türkiye dışındaki bütün ülkelerin yapıp ettiklerini normal karşıladıkları anlaşılan içeriden birileri, ülkemizin girişimlerini takdir etmek ve mümkünse katkıda bulunmak yerine, düpedüz yanlış buluyor ve dahası engellemeye de çalışıyorlar…

Bu durumun nasıl izah edilebileceği hakkında çeşitli yorumlar yapılabilir: Kompleksler, korku, yanlış hesaplara dayalı işbirliği… Her ne ise ne… Kesin olan şu ki; olup bitenler hususunda bilgi sahibi oldukları halde, başka ülkelerin yaptıklarını makul karşılayıp, kendi ülkesinin yaptıklarına mani olmaya çalışanlar var.

Bunların sayısının az olmaması, kötü; daha da kötüsü ise bu davranışın tam olarak ne manaya geldiği konusunda ciddi bir fikir sahibi olmamaları.

Bahanesi ne olursa olsun; başka ülkeleri takdir edip onlara destek, kendi ülkesine ise köstek olmaya çalışanlara, eskiden ‘hain’, yaptıklarına ise ‘ihanet’ denilirdi…

Devletlerin hakimiyet savaşı bir oyun olarak görülebilir; ama ‘ihanet’ asla oyun değil, ciddi bir iştir…

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR 1
  • sizi bilen 11 yıl önce Şikayet Et
    Sayın Ekrem bey başkalarının yaptığı ihanet oluyor da siz kendi yaptığınızı nereye sığdırıyorsunuz.
    Cevapla