Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Mağdur edenlerden ‘mağdur’ çıkmaz..

GİRİŞ 22.12.2014 GÜNCELLEME 23.12.2014 YAZARLAR

Paralel Yapı tarafından hazırlanan bir kumpasla, silahlı terör örgütü kurdukları iddiasıyla tutuklanan ve aylarca hapis yatan Tahşiye ve Rahle yayınevleri mensuplarının durumları gibi.

14 Aralık’ta gerçekleşen operasyonla bu insanlara yönelik kumpası kurdukları iddiasıyla gözaltına alınan kişilerden bazıları tutuklandı, bazıları ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bunlardan, gözaltına alınmasını bile bir gösteri haline dönüştürüp mahkeme tarafından adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığında da gösterisini sürdüren birisinin, gelecekte oluşturulacak bir siyasi yapının liderliği için düşünüldüğüne dair yorumlar var.

Bu türden bir niyet olduğu ve dolayısıyla, son gelişmelerin buna yönelik olarak kullanılacağı şeklindeki görüşlerin haklı bir temeli olabilir. Türkiye’nin siyasi geçmişinde, sistem tarafından mağdur edildikleri için halkın teveccühünü kazanmış ve sonrasında önemli noktalara gelebilmiş insanlar olduğu için, bu kişinin birkaç günlük gözaltı süresinin bir ‘mağdur’ portresi oluşturmaya yetebileceği düşüncesinde olanlar var.

Ancak, başta şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, geçmişte mağdur edildikleri için halkın teveccühüne mazhar olanların, başkalarını mağdur etmekle uğraşırlarken mağdur konumuna düşmediklerini hesaba katmak gerektiğini unutmamak gerek.

Birileri bu türden bir hesap yapmışlarsa eğer, konuyu tekrar ve dikkatle düşünmelerinde fayda var. Aralarında yaşlı ve rahatsız kişilerin de bulunduğu bir grup suçsuz insanın tutuklanmaları ve 8 ila 18 ay içeride kalmalarına sebep olan bir kumpasın şüphelilerinden birisi ‘mağdur’ rolü oynayacak ve ülkemiz insanı da bunu yutarak kendisine sempati besleyecekse, bu işte bir terslik var demektir.

Sistemin kodlarıyla uğraşıp bu arada çeşitli gerekçelerle gözaltına alınan, tutuklanan ve hapse giren insanlara yönelik teveccühün arkasında, halkın o insanları kendilerinden görmesi ve mağdur olmalarına sebebiyet veren eylemin kendileri için yapıldığını düşünmeleri vardır.

Kendi çapında otorite oluşturmaya soyunan bir kesime boyun eğmeyip, doğru olduğuna inandıklarını savunan insanları; medya, emniyet ve adliye üçgenine kıstırıp mağdur ettikleri ileri sürülen ve yargı karşısına çıkanlardan, gelecekte oluşabilecek bir siyasi harekete liderlik edebilecek bir mağdur çıkarabilmek, mümkün olmaz…

Kendi gazetelerinden başkasını okumayan, kendi televizyonlarından başkasını izlemeyenler nezdinde bir mağduriyet edebiyatı işlenebilir belki. Ama ‘mağdur’ olduğunu iddia edene ve onun mağdur olduğunu savunanlara, mağduriyetin sebebi sorulacaktır muhtemelen. Bu durumda, ‘bizim yapımıza ters işler yapan birilerini kumpasa getirip, aylarca içeride yatmalarına sebep olduğu iddiasıyla içeri alınmıştı’ şeklindeki bir cevabın memnun edebileceği insan sayısı, 30 Mart Mahalli Seçimleri’nde, AK Parti dışında ikinci kuvvetli partiye oy verdikleri düşünülenler kadar bile olamayacaktır herhalde…

Ne diyorduk?.. Mağdur edenlerden mağdur çıkmaz!..

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR 3
  • kemal Gökçe 10 yıl önce Şikayet Et
    Tamamen önyargıya dayalı bir yazı.mağdur olanlardan şikayetçi olupta yargıda haklı çıkan kaç insan var.ama siz yargılamış ve cezayı hak görmüşsünüz.keşke dahaakkaniyetli olsanız
    Cevapla
  • Bekir Çelik 11 yıl önce Şikayet Et
    yaptıkları BUMERANG gibi dönüp dolaşıp kendilerini vuruyor. Ama ısrarla attıları BUMERANG'ı saklamaya çalışıyorlar. MIZRAK çuvala sığmıyor ne yapsalar boş
    Cevapla