Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Adalet ve hakkaniyet duygusunu kaybedenler…

GİRİŞ 02.01.2015 GÜNCELLEME 02.01.2015 YAZARLAR

Aidiyeti gereği gözlerimizin içine baka baka yalanlar söylemeyi sürdürecek birileri. Sonra bunlara kendileri de inanacak, dahası gazete sahifeleri ve televizyon ekranları karşısında canhıraş bir şekilde savunacaklar.

Mevcut mevzuatın işlerine gelmeyen bütün hükümlerini görmezden geldikleri ve her meselede ‘kara kaplı kitaba bakarak’, işlerine geldiği şekilde karar vermeye çalıştıkları halde ‘hukuk’ diyecekler üzerine basa basa.

Hepimizin gözlerinin önünde gerçekleşen olaylara zorlama yorumlar getirecek ve her nasılsa kendilerinin inandıkları saçmalıklara bizim de inanmamızı bekleyecekler.

Ekonomik alanda devam etmekte olan istikrarı ve gittikçe artan müspet gelişmeleri, ‘uçuruma doğru gittiğimiz’ şeklinde değerlendirecekler mesela. ‘İyi ama…’ diye başlayıp, durumun son derecede iyi olduğunu gösteren deliller sıralanmaya başlandığında da, duymazdan gelecek ya da hemen başka konuya atlayacaklar.

Onlarca televizyon kanalı, radyo, gazete, dergi gibi yayın organlarında, işbaşındaki Hükümete, bakanlara, Başbakana ve hatta Cumhurbaşkanı’na bile akla gelmedik sözlerle saldırıda bulunulurlarken, memlekette hürriyetin ‘h’sinin bile olmadığını; medya kuruluşlarının büyük baskılarla yüz yüze olup, hapishanelerin gazetecilerle dolu olduğunu… anlatacaklar.

Uzaklardan birisinin verdiği bir işaret üzerine, masum insanlar hakkında olmadık haberler çıkarıp, TV diziler üzerinden kumpas senaryoları hazırlatan ve sonra da evlerine el bombası yerleştirerek hürriyetlerinden mahrum bırakanların; mağdurların şikayeti üzerine soruşturulmaları bile ‘kabahat’ sayılacak.

Benzeri bir olay başlarına gelmiş olsaydı ortalığı ayağa kaldıracak olan ‘aydınlar’, söz konusu olayda mağdur edilip aylarca hapishanede kalan insanları zerre kadar hesaba katmadan, bu konudaki soruşturmaları ‘demokrasiye darbe’ olarak niteleyen toplu ilanlar yayınlayacaklar.

Aslında mesele memlekette beraber yaşadığımız ve zaman zaman söz ya da yazılarına muhatap olmak durumunda kaldığımız bir kesimin adalet ve hakkaniyet duygusunu kaybetmesiyle alakalı.

Objektif olmak, hele de aidiyetiniz, mensubiyetiniz varsa zordur; tamam. Ancak herhangi bir yere ait olmanın, insan fıtratından gelen adalet ve hakkaniyet duygusunu bu ölçüde kaybetmeye sebebiyet vermesi, kabul edilebilecek bir şey değil.

Arşivler, yazılanları ve kamera karşısında söylenenleri muhafaza ediyor artık. Toplumun büyük bir kesiminin bildiği meseleleri, kelimelere ve kavramlara takla attırarak tam dersi istikamette anlatmaya kalkışanlar, taraftarları arasında kısmen karşılık buluyor olabilirler belki. Ama sözleri ya da yazıları ile karşılaşanların kahir ekseriyeti, üzülüyor… Her ne olursa olsun, insanların adalet ve hakkaniyet duygusunu bu kadar kaybetmemesi gerektiğine inanıyorlar çünkü.

İktidar çarkı ‘ha’ dediklerinde kendilerine teslim edilmediği için canı sıkılanlar, hükümran olanlar nezdinde itibarlı yerleri olmadığı gibi önemli meselelerde kendilerine danışılmadığına çok bozulanlar, umdukları makam ve mevkilere ulaşamadıkları için hüsrana gark olanlar adalet ve hakkaniyet duygusu kaybını ciddi şekilde yaşayanlardan bazıları.

Bir de bu duyguya baştan beri sahip olmayan yeminli düşmanlarımız, iki yüzlü müttefiklerimiz, kripto kimlikli vatandaşlarımız gibi kesimler var ki, bunlar bahs-i diğer…

Ne diyorduk?.. Adalet ve hakkaniyet duygusunu çeşitli sebeplerle kaybetmiş ve bir daha bu duyguyla tanışmak niyetinde olmayanlar var olduğu sürece, yılların geçmesi çok fazla şey değiştirmeyecek…

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR 2
  • görmek güzeldir. 10 yıl önce Şikayet Et
    adalet ve hakkaniyet , bu ülkede hiçbir zaman olmadığı gibi , şimdi hiç yok bunu mu demek istiyon , görebiliyorsan?
    Cevapla
  • cem gursoy 10 yıl önce Şikayet Et
    Tek tarafli dusunmemeniz ne kadar guzel!... Suclananlari dinlemeye ne gerek siz herseyi biliyorsunuz zaten... Adalet ve hakkaniyet duygusunu tam da goruyorum sizde
    Cevapla