Ekrem Kızıltaş
Ekrem Kızıltaş
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

Hadi oradan!..

GİRİŞ 02.04.2012 GÜNCELLEME 02.04.2012 YAZARLAR

Eğitimde yeni sistem, ana hatları ile belli oldu. Söyleyebileceğimiz şudur: Bundan iyisi -şimdilik kaydıyla tabii-, Şam’da kayısı…

Çocuklarımız artık ilk dört yılı bitirip, 5. sınıftan itibaren genel ortaokula olduğu gibi, imam-hatip ya da meslek ortaokullarına gidebilecekler. Hangi ortaokula giderlerse gitsinler, bir yıl hazırlık okuyup, olabildiği kadarıyla yabancı dil öğrenecekler. Böylelikle şimdiye kadar sadece özel okullarda ve Anadolu liselerinde olan bir imkana kavuşmuş olacaklar.

Ortaokulda seçmeli ders imkanı bol. Şimdilik bildiğimiz, Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamber’in hayatı. İsteyenlerin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tespit edilecek başka dersleri ve bu arada mesela ikinci bir yabancı dili seçmeleri mümkün.

Liseler, çocukların okudukları ortaokula göre belirlenebilecek ama isteyen her öğrenci, gereklerini yerine getirmek şartıyla, alan değiştirebilecek.

Olayı tersinden okuyalım: Çocuklarının arzu etmedikleri şeyleri öğrenmesini istemeyenleri rahatsız edebilecek herhangi bir durum yok. Eğitimin kademeli olması da, eninde sonunda bir tercih meselesi. Yani birilerinin, ‘ne olacak benim çocuğun hali’ diye karalar bağlaması anlamsız.

Ha, bu zevat bizim çocuklarımızla alakalı olarak kahırlanıyorlarsa eğer, söylenmesi gereken galiba şöyle bir şey: ‘Teşekkürler, almayalım.’

Gerçi, konu gündeme geldiğinden beridir, ‘istemezük’ diye haykırıp duranların ne istedikleri veya ne istemedikleri konusu hala karmaşık. Bu cenahın tek şarkısının, ‘eğitimin kademeli ya da kesintili olmasına karşıyız karşı’ şeklinde bir nakaratı olduğu biliniyor bilinmesine de, bunu bile kimsenin duyamayacağı bir sesle söylüyorlardı. Eğitimde Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesi temelinde dile getirilen gürültülü itirazlar ise, bulmacanın kandırmacası idi.  

Yeni eğitim sistemini engellemek için bu kadar gürültü koparan çevrelerin, herhangi bir ümitleri olmasa da, Anayasa Mahkemesi şansını deneyeceklerine kesin gözüyle bakılabilir. Buradaki mesele ise kanunun hangi maddeleri ile uğraşmak isteyecekleri.

Malum, CHP’liler ve diğer ‘istemezük’ takımı, eğitimin kademeli olmasına kafayı takmış olsalar da, daha çok FATİH Projesi ile ilgili malzeme temininin Kamu İhale Kanunu (KİK) hükümlerine tabi olmaması konusunda seslerini çıkarıyorlardı. Ne yapacaklarını, bekleyecek ve göreceğiz.

Gelişmelerin asıl ilgi çeken taraflarından birisi de, tam 15 senedir eğitim sistemini altüst eden ve ciddi şikayetlere sebep olan bir konuda ağızlarını bile açmamış olanların, tam da hak yerini bulmaya başladığında ‘istemezük’ korosuna katılmış olmaları.

Hakları olup da talep edenlere, bunların bir kısmının temin edilmesi diyebileceğimiz düzenlemelere karşı çıkanların, en ufak bir haklılıkları bile yok. Yok, çünkü düzenleme elastikiyeti temel alıyor ve hemen her şey, öğrenci ya da ailesinin talebine göre ayarlanmış durumda.

Yani mevcut sistemin çocuklarımızı adeta bir cendereye sokan pürüzlerinden tamamen kurtuluyor olunması söz konusu.

8 yıllık kesintisiz’le sağladıkları ‘kazanımların’ avuçlarının arasından kayıp gitmekte olduğunun farkında olan itirazcılar korosunun, işin teknik kısmı ile alakalı söyleyebileceği herhangi bir şey yok. Her ne olduysa, olması gerekendi ve oldu.

Bu durumda, ‘eh, ne yapalım olan oldu’ diyerek kenara çekilmeleri karizmayı çizdirmek manasına geleceğinden olsa gerek: “Diğer çocuklar seçmeli Kur’an-ı Kerim  ya da Siyer dersi alırken, benim çocuğum almak istemeyince zor duruma düşebilir” gibisinden itirazlar eşliğinde, ‘mahalle baskısı’ kavramını yine tedavüle sokmaya çalışıyorlar şimdi.

Bunun, ‘hiç bir lokantada benim istemediğim türden yemek olmamalı, başkalarının istiyor olması beni bağlamaz’  gibisinden bir saçmalık olduğunun farkında bile değilmiş gibiler.

Bunlara ne demeli?,, Evet, ne demeli?..

Hah buldum: Hadi oradan!..

Ekrem Kızıltaş / Haber 7
ekremkiziltas@gmail.com

YORUMLAR 11 TÜMÜ
  • tankoy oytun 13 yıl önce Şikayet Et
    mahalle baskısı ifadesi hakka tecavüzdür.. çünkü ben senin hakkın olan özgürlüklerini almandan rahatsız oluyorum demektir. rahatsız olabilirsin. ama bunu böyle ifade etmen de beni rahatsız ediyor. ikisi de rahatsızlık. ama sendeki benim tabii hakkımı kullanmamın rahatsızığı. bendeki ise senin hakkın olan sınıra tezavüz etmenin rahatsızlığı. çünkü bu ifade benim haklarımı alırken suçlu olmadığım halde suçluluk duymama neden oluyor. oysa ben bir suçlu değilim.
    Cevapla
  • Octopus Vulgaris 13 yıl önce Şikayet Et
    Boşverin Ekrem Bey. Ben bunların candaş memur taifesini de gördüm. Dediği şu: yahu paradan bol bir şey yok, yatırım bütçesi bilmem kaç milyar, arkadaş proje bulamıyoruz yapacak" yeminle söylüyorum dedikleri ancak bu. Adamlar neredeyse utanmasalar, neden bu kadar fazla para var bütçede, bize iş yaptırmaya çalışıyor bu hükumet" diyecekler. Aslında onu da diyorlar da ima yollu diyorlar. O yüzden bunlar ürüsün boşverin, kervan yürüyecektir biiznillah.
    Cevapla
  • efsane 13 yıl önce Şikayet Et
    mahalle palavrasi. ben anadoluda ramazanda acikta yemek yiyenide gördüm.acik meyhanede gördüm.herkes cumaya da gitmiyor.tekrar ediyorum anadoluda.ama ne yemek yiyenin ne icenin nede namaza gitmeyenin linc edildigini yada taslandigini görmedim.yani mahalle baskisi palavra
    Cevapla
  • burak gültekin 13 yıl önce Şikayet Et
    alai koc. kim bu cıkarcı zumre? sen bizi tanımadan atıyorsun anca...
    Cevapla
  • ALAİ KOC 13 yıl önce Şikayet Et
    KORKMAYIN ..KORKMAYIN..... Osmanlı devleti dini 600 sene yaşadı da ne zaman dinden imandan ayrıldıysa o zaman zayıfladı ve çöktü Cumhuriyetimiz daha 100 yaşında bile değil.Ama taş gibi ayakta.Evelallah binlerce yıl daha sürer inançlı dürüst nesillerle.Sizin korkunuz inançlıların çoğalacak olması.O sizin sorununuz.Milletimizi dinden korkusu yok.sizin gibilerinden kokarız esas..Boşuna yırtınmayın.Kimse kimseye zorla bir şey yaptırmaz.Olan sizin çıkarcı zümrenize olacağı için zıplıyorsunuz.Eh..o da sizin bileceğiniz bir şey.Bizi ilgilendirmiyorsunuz..
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle