Emin Batur
Emin Batur
HABER7 YAZARI

Suriyeliler... Huzura susamış bir halk

GİRİŞ 08.06.2022 GÜNCELLEME 08.06.2022 YAZARLAR

Yüz küsur yıl önce

İmparatorluğun parçalanmaya yüz tuttuğu bir zamanda

Suriye

Büyük bir kavganın içinde

Ve

Nasıl bölüşülüp yutulacağı üzerinde kafa yorulan bir bölgeydi.

SURİYE – FİLİSTİN CEPHESİ DÜŞÜYOR

Suriyelilerin çilesi

Mezkûr cephenin düşmesi ile başladı.

İngilizleri durdurmak için teşkil edilen Yıldırım Orduları büyük bir yenilgi alarak geri çekildi.

Bu ordular 4,7 ve 8. Ordulardan müteşekkil olup

7. Ordunun komutanı M. Kemal Paşa idi.

BİLAD-I ŞAM’DA KARA GÜNLER BAŞLIYOR

Ordularımızın geri çekilmesiyle

Bilad-ı Şam

(Suriye –Lübnan-Filistin/İsrail- Ürdün) olarak bilinen bölge.. İngiliz ve Fransızlara bırakılmış oldu.

ABD ve Rusya’nın henüz etkin olmadığı bu bölgede

Suriye ve Lübnan Fransızların payına

Geri kalan bölge İngilizlerin hakimiyetine geçmiş oldu.

Bundan sonra

Suriyeliler için artık kara günler böylece başlamış oldu.

SURİYE KRALININ M. KEMAL PAŞA’YA TEKLİFİ

Batılı müstevlilerin

Bölgeye çöktüğünü gören halk.. Suriye Genel Meclisi’nce seçilen

Kral Faysal’ı sıkıştırarak M. Kemal Paşa’ya gönderip, tekrar beraber olmamız için teklifte bulunmasını söylerler.

O sırada

Yunanlarla savaş halinde olmamızdan dolayı (1920)

M. Kemal Paşa Kral Faysal’a;

Her iki ülkenin savaşta olduğunu,

Suriye’nin ise durumunun meşkûk (karışık) olduğu

(Suriye’de Fransızlarla İngilizler çekişme halinde ve halk bağımsızlık mücadelesi veriyor)

Her iki ülke bağımsızlığını elde ettikten sonra

Suriye-Türkiye birleşmesinin konuşulabileceğini söyler.

MECLİS GİZLİ OTURUMU

M. Kemal Paşa

Bu mevzuyu meclisin gizli oturumunda şöyle ifade eder:

Aslında Kral Faysal’ın birleşmeden yana olmadığını

Ama halk

Kendisini sıkıştırdığı için bu teklifi kendilerine getirdiğini söyler.

ŞÜKRİ EL KUVVETLİ TEKRAR BİRLEŞME TEKLİFİ GETİRİYOR

1924 yılında Fransız mandası olan Suriye,

Aralıklarla bağımsızlık mücadelesi vermeye başlar.

Bağımsızlık mücadele önderlerinden Şükri El Kuvvetli 1943’te devlet başkanı seçilir.

3 yıl sonra Suriye bağımsızlığına kavuşur.

Bu sırada

Soyadından Türk olduğu belli olan (Tarihçi Murat Bardakçı Konyalı olduğunu söylüyor) El Kuvvetli Türkiye’ye tekrar birleşme teklifi getirir

Ama yine red cevabını alır.

DARBELER ÜLKESİ SURİYE

Uzun süren mücadeleden sonra

Fransızlar bir sürü fitne fesat bırakarak

Ülkeyi terk etti ama Suriye bu sefer batı ile doğu (ABD-Sovyet Rusya) arasında bir çekişme alanına döndü.

Bu çekişme neticesinde

Arka arkaya gelen darbelerle

Suriye 1963 yılına kadar adeta bir darbeler fırtınası yaşadı.

Öyle ki,

Erken kalkan darbe yapar oldu.

Nihayet

Sovyet Rusya yanlısı görünen Baas Partisi 1963 yılında son darbeyi yaparak iktidar olur.

ÇİLEKEŞ SURİYE

1963’te Baas Partisi iktidar oldu ama daha fenası 1970’te bu sefer Nusayri Esad ailesi ipleri eline aldı.

Yani Suriyeliler

Tek parti diktatöryasından tek aile diktatöryasının eline düşmüş oldu.

HAFIZ ESAD- BEŞŞAR ESAD VE ARAP BAHARI

1970’ten 2000 yılına kadar Hafız Esad

Suriye’yi demir yumrukla yönetti.

2000 yılında ölünce oğlu Beşşar Esad başa geçti.

Önceleri halkına daha insani niyetle yaklaşan Beşşar Esad başta halkın güvenini kazanır gibi oldu.

Halk

Eski yaşanan hadiselerin üstüne sünger çekmeye hazırdı.

Çünkü

Artık huzura susamış insanca yaşamak istiyordu.

Türkiye’de bu Beşşar’ın bu halinden memnundu.

Bunun için sınır kapıları açıldı, ortak bakanlar kurulu toplantıları yapılmaya vs. başlanmıştı.

Neredeyse

Kral Faysal ve Şükri El Kuvvetli’nin hayali gerçekleşiyordu

Ama…

ARAP BAHARI FİTNESİ

Ama

Bu yakınlaşma batılı müstevlilerin hoşuna gidecek bir gelişme değildi.

Suriyelilere bir lokma huzuru fazla gören batılı emperyalistler

Suriye Türkiye yakınlaşmasından büyük bir rahatsızlık duyarak

Tunus’ta başlattıkları

Arap Baharı fitnesini Suriye’ye sıçratmayı başardılar.

Bana göre Arap Baharı denilen fitne

Sadece Suriye için tasarlandı ve netice alındı.

Çünkü

Diğer ülkelerde durum eski tas eski hamam… (Libya hariç)

Ancak şu var ki;

Suriye’de de işler batılı müstevlilerin istediği gibi gitmiyor.

Çünkü

Türkiye eski Türkiye değil.

SURİYE’DEN SONRA TÜRKİYE…

Suriye’yi karıştırıp parçaladıktan sonra

Türkiye’ye yönelmeyi hesaplayan emperyalistler

Hesap etmedikleri bir şeyle karşılaştılar.

PENÇE…

Amerika ve Rusya’nın işgal ettiği bölgeye Türkiye’nin yanaşmaya cesaret edemeyeceğini.. bilhassa YPG kontrolündeki bölgelerde Amerikalı danışmanlar(!) varken Türkiye’nin o bölgeleri vurmayı aklından bile geçiremeyeceğinin hesabını yapanlar fena şekilde yanıldı.

Türkiye

Bölgeye 5 kere müdahele ederek planlarını başlarına geçirdi. (Şimdi altıncısı için hazırlık yapılıyor)

Batılılar çok iyi plan yapıyor ama bu sefer o planlarını tutmadı.

Çünkü

Artık eski Türkiye yok…

BİR EŞYA GİBİ GÖRDÜĞÜMÜZ SURİYELİLER

Kısaca

Suriyelilerin yüz yıldır bitmeyen çilelerini anlatmaya çalıştım.

Bugün

Başlarına gelen felaketten dolayı

Başta ülkemiz olmak üzere dünyanın dört bir tarafına dağılmış vaziyetteler.

Kendilerinden bahsedilirken

Bir eşyadan bahseder gibi,

“Şöyle gönderelim! Böyle yapalım! Bu kadar misafirlik yeter.. davul zurna ile göndereceğiz vs. “ gibi insan onurunu zedeleyecek şekilde konuşmalar yapılıyor.

Sanki

Suriye’de savaş bitmiş.. herşey normale dönmüş

Veya

Başka bir ülke Suriye’ye saldırmış da bunlar da kaçarak ülkemize sığınmış gibi muamele yapılıyor.

Hâlbuki onlar

Harekât yaptığımız Kuzey Suriye’de ordumuzla omuz omuza mücadele veriyor

Emperyalistlerin o hattı geçip

Türkiye’ye zarar vermemeleri için bizim askerimizle beraber kanlarını akıtıyorlar.

Suriye’nin kuzey hattı (Allah muhafaza) yıkılırsa

Oraya YPG vs. gibi terör örgütleri eliyle ABD’nin konuşlanacağı malumdur.

Böylece Amerika

Doğu (Gürcistan) Batı(Yunanistan ve Bulgaristan) ve güneyden bizi çembere almış olacak.

Dünya güç dengesinin yeniden kurulduğu bir zamanda

Suriyelilerle ilgili atacağımız adımlar çok önemli.

Çünkü

Türkiye Türkiye’den

Suriye Suriye’den ibaret değil…

07.06.2022

Emin Batur

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL