İBB’deki

Yolsuzluk operasyonları dipsiz kuyuya döndü. Gittikçe derinleşiyor…

“Sahte diploma” ile başlayan süreç otuz iki kısım tekmili birden ilerliyor ve nerede duracağı da belli değil.

İçinde neler yok ki…

Rüşvet ve irtikâp artık hafif kalıyor.

Yurt dışına para kaçırmaktan, kişisel bilgilerin yabancılara pazarlanmasına kadar dosyalar yığıldıkça yığılıyor.

İMAMOĞLU

2019 SEÇİMİNİ KAZANMASAYDI…

…Bugün kesin cumhurbaşkanıydı.

Şimdi biraz geri giderek

Nasıl bir felaketin kıyısından döndüğümüzü arz edeyim.

2019 Mart ayında yapılan seçimi aslında Akparti kazanmıştı.

Sandıklar açıldıktan sonra

Gelen mazbatalarla açıklanan sonuçlar birbirine uymayınca önce bir şaşkınlık ama kısa bir süre sonra toparlanıp itiraz edildi.

Seçimi az farkla Akparti kazanmış ama sonuç CHP’nin 28 bin oy farkla kazandığını gösteriyordu.

AKPARTİ NEYE İTİRAZ ETTİ

Akparti

Yeniden seçim yapılsın diye itiraz etmedi…

Akparti sandıklar tekrar sayılsın diye başvuru yaptı ve kabul edildi.

Sandıkların %10’u tekrar sayıldığında fark 14 bin oyun altına düşmüştü.

BASKIN

Tam o sırada

CHP il başkanı kurmayları ile gelip seçim kuruluna adeta baskın yaptı.

Netice olarak seçimin tekrarı yönünde karar alındı.

AKPARTİ

BUNU KAMUOYUNA ANLATAMADI

Seçim tekrarını Akparti hiçbir zaman istemedi. Çünkü zaten seçim kazanılmıştı

Ama

Bunu kamuoyuna anlatamadı.

Bu arada

Gizli ve medyatik bir el,

Akparti’nin seçimi iptal ettirdiğini Mısır’daki Sağır Sultan’a kadar duyurdu.

İmamoğlu da fırsatı kaçırmayıp mağduru oynayınca lehine bir dalga kabardı ve 14 bin oy olan farkını yenilenen seçimde 800 bine çıkardı.

Aslında

O güne kadar İmamoğlu tanınan bir siyasetçi değildi.

Gençliği ve hitabeti ile puan kazanmış arkasındaki medya gücü de yelkenlerini şişirdiği için bu neticeyi alması kolay oldu

Ama

İyi mi oldu kötü mü oldu ona bakalım.

“SİZİN ŞER BİLDİĞİNİZ ŞEY HAKKINIZDA HAYIRDIR”

Şimdi tekrar 2019 yılına dönelim:

Ve diyelim ki;

Seçim Kurulu Akparti’nin itirazını kabul edip sandıkları tekrar saymış olsaydı az farkla da olsa (4 bin oy) Binali Bey seçimi kazanmış olacaktı.

2023 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Peki,

Bu durumda kamuoyunu büyük bir mağduriyete uğradığını inandırmış olan İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı önünde Kılıçdaroğlu dahil kimse durabilir miydi?

Duramazdı!

İmamoğlu’nun

Cumhurbaşkanı adayı olarak seçime girmesi halinde

%50’nin üzerinde oy alması garanti miydi?

Evet!

Maalesef o günkü şartlarda garantiydi.

Çünkü kamuoyu

Fena halde yanıltılmış ve İmamoğlu tarafına medyatik bir el tarafından yönlendirilmişti.

ÜLKEMİZ

BUNUN ELİNDE NE HALE GELİRDİ

Bu durumda

İBB’de bu kadar şaibeye karışan bir zâtın bir de cumhurbaşkanı olarak ne işler çevireceğini varın siz tahmin edin.

Ben düşünmek bile istemiyorum.

Meğerse;

Allah cc

Bizi büyük bir felaketten korumuş da biz farkında değiliz.

Emin Batur / Haber7