Vuvuzela
Ayrıcalıklarını elden bırakmamak için hukuku çiğnemekten bile çekinmeme aşamasına geldi, iki senedir. Darbe zanlılarını salıvermek de bunun bir adımı. Bürokrasinin diğer kesimleri de yargının yanında. Basının bir kesimi de bu kavgada açık seçik bürokrasiyi tutuyor.
Öte yandan, "anlı şanlı sistemimiz" sayesinde yasamayla yürütme çoktan içiçe geçmiş olduğu için, ikisini ayırdetmiyoruz, "üçüncü erki" tartışmıyoruz bile.
Başkanlık sistemi olsaydı bu kavgalar yaşanmazdı... Bu üç erkin birbirine "tahakküm edemeyeceği" bir düzen kurulsaydı... Ama şimdi yasama-yürütme karması yargıya söz geçiremediği için hırçınlaşıyor, yargı da yürütmeyi tırpanlamaya çalışıyor...
Çünkü yargı da bürokrasinin bir parçası ve "güçlü yürütme", daha doğrusu "bürokrasinin vesayetinden kurtulmuş yürütme" de onun işine gelmiyor. Destekçisi olan basın ağası da bir sistem değişikliğine "kendi çıkar balıklarını bulanık suda daha rahat avlayacağı" için yanaşmıyor.
Böylece "Ergenekon örgütü nasıl oluyor da direnebiliyor" sorusu da açıklığa kavuşuyor: Başka hiçbir ülkede bürokrasi bu kadar köklü ve etkin değildi, basın bu kadar gaddar, bencil ve çıkarcı değildi ki!... İtalya'da bir "Gladio" örgütünü temizlemek çok daha kolaydı.
Bu kavganın sonu yoktur.
Bu sistem kilitlenmiştir ve çözülmez. Çözülmesi için çok özel tarihi şartlar gerekiyor, belki de 1920 şartları...
Çünkü bunun "kilitli bir sistem" olması için bütün yapı taşları çok önceden döşenmiştir, sökülemiyor.
Dolayısıyla, bu sistemde kavganın "safhaları" olur ancak.
Şimdi yeni bir safha geliyor: Hemen herkes, Anayasa Mahkemesi'nin anayasa değişikliklerini iptal edeceğine de "muhakkak" gözüyle bakıyor.
Bu da hükümeti herhalde bir erken seçime götürecek.
-
tankoy oytun 15 yıl önce Şikayet Eterkler ayrılığ problemi nerden kaynaklanıyor.... demokraside ölçü halk ve onu temsilen meclistir oysa...meclisin yetkisini kısıtlayan anasa maddeleri var...yani meclis şu şu maddeleri değiştiremez diyor...(değiştirelim demiyorum,bunu demek şu anda suçtur) bu madde meclisin erk psikolojisini kırıyor...meclisin bu alınan yetkisi kimde kalıyor acaba...tabiiki yasamada...meclisi almış yasamanın şamaroğlanı yapmış...peki yasama kim...siyasallaşmış politik totaliter proleter cuntası...)(üniformasız-fraklı)ve bu fraklı cunta ipnotizma ile bizi yönetmeye kalkıyorBeğen
-
mehmet tokat 15 yıl önce Şikayet EtSUSURLUKÇU MEHMET AĞAR NE DEMİŞTİ?. uğur mumcunun katillerini ortaya çıkarırız ama duvardan bir tuğla çekersek duvar çöker demişti. BİZ DE DİYORUZ Kİ O DUVAR HEM SUSURLUĞUN, HEM ERGENEKONUN BEYNİNİN ÜZERİNE YIKILSIN ARTIK. başka yolu yok, bu duvar çökücek.Beğen
-
mehmet akif 15 yıl önce Şikayet Eteğip bükmeye lüzum yok muktedir olan iktidar zaten.... kim iktidarsa engin ardıçta onla birliktedir...eğip bükmeyen muhalefet edebilendir korkmadan...çünkü muktedir olan her an bir şekilde cezasını verebilir istediğinin...burası türkiye...Beğen
-
serhat emin 15 yıl önce Şikayet Etdelikanlı yazar. bu ülkenin en delikanlı yazarıdır ardıç.eğip bükmeden,kıvırtmadan yazan birçok şeyi deşifre eden yegane adamdır.tabii birçoğunun rahatsız olması da kaçınılmazdır.Beğen
-
umut beydağı 15 yıl önce Şikayet EtYARGI GIRTLAĞINA KADAR ERGENEKONA BATTI. Yargıyı katillerden kurtaracak delikanlılar lazım bizeBeğen