Futbolumuzda kaos dolu bir akşam daha geride kaldı. Kuşkusuz, bu ne ilk ne de son olay olacak. İnsanların günlük sıkıntılarından uzaklaşmak için takip etmesi gereken futbol, eğer yakından ilgiliyseniz  sizi kendi girdabına çeken bir duruma geldi.

Galatasaray - Adana Demirspor maçında, Mertens'in penaltı pozisyonu sonrası Adana Demirspor'un sahadan çekilmesi günlük tartışmalarımızın ilk sırasına yerleşti.

Pozisyonun penaltı olmadığı fikrindeyim. Ancak Danimarkalı VAR hakeminin bu pozisyona müdahale etmemesi, yabancı VAR hayranlığının da boş bir çaba olduğunu bir kez daha kanıtladı. Yabancı VAR hakemlerinin yer aldığı sistemde daha adil bir platform olacağı düşünülüyordu fakat öyle olmadı; olması da mümkün değil.

Ligimizde son iki sezondur Galatasaray ile Fenerbahçe arasında geçen şampiyonluk yarışı, bu sezon üçüncü defa yaşanıyor ve tansiyon her sene daha da artıyor. Bakın, hiç iyi noktaya gitmiyoruz. Futboldaki bu gerilimin toplumda olumsuz etkiler yaratması gerçekten dikkate alınması gereken bir durum.

Bu sezon Galatasaray şampiyon olursa 5.yıldız ve Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılım hakkı elde edecek. Üstelik bu başarı, transferlerin büyüklüğüne de yansıyacak. Fenerbahçe şampiyon olursa ise 11 yıl aradan sonra tarihi bir zafer kazanmış olacak ve Mourinho yeni bir başarıya imza atacak. İşte bu sebeplerden dolayı, bu sezonun tansiyonu daha da yüksek oluyor.

Hal böyleyken, TFF'nin geri planda kalması en büyük sorunlardan biri. Kulüplerimiz, futbolun yönetimi konusunda, kendilerine daha yakın ilişkilerde bulunan kulüpler ile ciddi oy potansiyeli oluşturabiliyor. Federasyon seçimlerinde bu tip blok oylar elbette etki ediyor. Bunun yansıması olarak, genel dengelerde önemli kriter haline geliyor.

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı'nın, "Yabancı VAR hakemini getirdik" açıklaması, futbolumuzda dengelerin doğru oranda olmadığını anlatır nitelikte.

Son yıllarda  futbolumuzda yaşanan haksızlıkların, kaosun, adaletsizliğin en acil şekilde düzeltilmesi ve bizim oyunu konuşabildiğimiz bir düzenin aktif olduğu bir dönemi yaşamayı ümit ediyorum.

Şampiyon olanın kayrılarak olduğunun düşünüldüğü, ikinci olanın başarısız olarak nitelendirildiği, gençlerimizin süre alamadığı, zeminlerimizin dünya standartlarının altında olduğu bir futbol dünyası sürdürülebilir olmaktan çıkıyor. Futbol, imdat diyor. Umarım rotadan çıkan futbolumuz, yeniden yoluna girer.

Evren Göz - Haber7