Faruk Arslan
Faruk Arslan
HABER7 YAZARI

Hamza’dan Sinvar’a... Zafer yolunun kanlı bedeli

GİRİŞ 20.10.2024 GÜNCELLEME 22.10.2024 YAZARLAR

Yer: Uhud.

Tarihler miladi Mart’ın 23’ünde, 625 senesinde.

Hz. Peygamber (s.a.v.), mücahid dava arkadaşlarıyla Ebu Sufyan komutasındaki keferlerin üzerine yürüyor.

Uhud Dağı’nı arkasına alan müşrikler, daha önce ağır ambargo ve fiziki saldırılarla hedef aldıkları Müslümanların kökünü kazımak istiyor.

Kutlu Kumandan’ın (s.a.v.) emir ve talimatlarıyla cenk eden sahabiler, zalim Kureyşiler karşısında tam üstünlük kuramıyor.

İki Cihan Serveri Efendimiz’in (s.a.v.) yiğit amcası Hz. Hamza, cephede en önde vuruşuyor. Muharebenin adeta hücum sembolü oluyor. Keferelerin de, müminlerin de bütün gözleri onun üzerinde. Dosta cesaret, küffara korku salan heybetiyle kılıcını bir ok gibi düşmana sallıyor. Kılıcını her savuruşu ‘Allahuekber’ nidalarının daha da yükselmesini sağlıyor.

İnananların, onları yok etmek için saldıran küffarla döne döne vuruştuğu esnada, Uhud’un kızgın kumlarına bir kan damlıyor. Hz. Hamza’nın kanı.. Hamza vurulmuştu.. Göğüs kapağına saplanan mızrakla dizlerinin üstüne düşmüş ve yere yığılmıştı..
Hamza şehit olmuştu...

Varlığıyla barışta ve savaşta Müslümanlara ciddi moral ve motivasyon kaynağı olan Allah’ın (c.c.) aslanı Hamza, şehitler kervanına katılmıştı..

Neticesinde ciddi bozulmaların yaşandığı İslam ordusu, Peygamber-i Zişan’ın (s.a.v.) emriyle geri çekildi.

Hamza’nın naaşı düşmanın arasında kaldı. Hamza artık mevcudiyetiyle müminlerin arasında değildi.

Umutlar kırılmıştı.

Zihinlerde artık İslam şafağının sökmesi, Müslümanların dalga dalga yayılıp dünyaya hükmedecek güce gelmesi değil; sadece Allah için ölmenin zamanını beklemek vardı..
Hamza’nın iç organlarını çıkarıp kalbini söken küffar, görece zaferinin sarhoşluğuna kapıldı.

Sabrı kuşanan müminler hem mücadeleye hem de saflarını tahkime devam etti...

*

Yer: Ürdün’ün güneybatısındaki Mute.

Uhud gazvesinin 4 yıl sonrasında, Eylül 629 tarihinde Müslümanlar bu defa Mute muharebesinde Bizans ve Hristiyan Araplarla karşı karşıya geldi.

İslam ordusundan 30 kat büyüklükteki Bizans ordusu, dönemin en modern askerî teçhizatlarıyla donatılmıştı.

Yaklaşık 3 bin mücahid, 100 bine yaklaşan küffar ordusuyla savaşıyordu. Müslümanları Zeyd bin Harise komuta ediyordu.

Harp öncesi ve harp sırasında şartlar tamamen Doğu Roma lehineydi. İslam ordusu sadece ve sadece Allah’a (c.c.) güvenerek çarpışıyordu.

Kötü haber çabuk geldi.

Komutan Zeyd şehit oldu..

Sancak Cafer bin Ebu Talip’e geçti.

İslam ordusu komuta kademesi ve savaşçılarıyla birlikte meydanda ölümüne savaşıyodu. Ve Cafer de öldürücü darbeyi aldı. İslam ordusu ikinci kumandanını şehit verdi..
Ateşten gömleği bu defa Abdullah bin Revaha giydi.

Sayıca az olan ve moral olarak geriye düşen Müslümanlarla birlikte kılıç sallayan Komutan Abdullah, Bizans’ın üstüne atıldı fakat onun hanesine de şehadet yazılmıştı.
Abdullah şehit oldu..

Mute savaşında komutanlar Cafer, Zeyd ve Abdullah tek tek şehit düştü.
Son olarak Halid bin Velid kumandan oldu...

Ömrü boyunca hiçbir savaşı kaybetmeyen Halid’in coşkun talimatlarıyla Bizans ordusunun hatlarını parçalamaya başlayan mü’minler, sabrın ve sebatın mükafatını aldı. Allah (c.c.) 3 liderini şehit veren fakat gevşemeyip mücadeleyi sürdüren sayıca az Müslümanlara büyük zafer nasip etti

*

Tarih; Hamza’nın şehit olduğu Uhud gazvesinden, peş peşe 3 komutanın şehit olduğu Mute muharebesinden sonra Müslümanlar lehine inanılmaz zaferler yazdı.

Hendek gazvesinde savaş kazanan, Mekke’nin fethiyle müşerref olan, Huneyn, Autas, Taif zaferleriyle askeri becerisini artıran Müslümanlar, Hayber’de Yahudileri dize getirdi. 
Bütün harplerden başarıyla çıkan Müslümanlar “İslam çağına” yürüdü...

*

Ve günümüz.

Emperyalist haydutların dünyanın kanını emdiği, sahte küresel kuruluşlarla hükümranlığını pekiştirdiği mevcut düzlemde İslam coğrafyasının bağrına hançer gibi saplanan İsrail’e karşı 7 Ekim 2023’te Aksa Tufanı operasyonu başlatıldı.

Gazze Şeridi’ni yöneten Hamas teşkilatı, dünyada ilk defa, gerilla taktiği güden bir oluşumun hudut ötesi operasyonunu gerçekleştirdi.

İsrail tarihin en ağır tokatını yedi.

Ardından Gazze Şeridi’ne soykırım saldırıları başlatıldı. Havadan, karadan, denizden, her yerden vurdular Gazze’yi. Yıllardır abluka altında açık hava hapishanesine dönüştürdükleri Gazze’de taş üstünde taş bırakmamak için, yamyam gibi saldırdılar.
Hamas’ın kurmay kadrosundan Salih Aruri’yi şehit ettiler.

Ardından Hamas lideri İsmail Haniyye’yi şehit ettiler.

Hamas’ın yeni lideri Yahya Sinvar’ı şehit ettiler.

Şehitler sancağının altındaki yerini alan komutanların ardından bütün ümmeti hüzün ve karamsarlık havası sardı..

Çare yine yalnızca Allah (c.c.)..

*

Gevşemeden direnen, Siyonist işgalcilere kabus gibi çöken, şehit şehit yürüyen Gazze’nin mücahidleri inşallah ümmetin şerefi oldukları gibi;

geçmişte en koyu karanlıklardan en aydınlık sabahlara çıkılan muzaffer günlere kavuşur, bizleri de kavuştururlar..

Şehit Hamza’dan, Şehit Cafer’den, Şehit Zeyd’den, Şehit Abdullah’tan sonra olduğu gibi…

Faruk Arslan / Haber7

 

YORUMLAR 26 TÜMÜ
  • Mehmet Polat 4 hafta önce Şikayet Et
    Gerçekten elinize sağlık zafer bizim olscak Allah'ın izniyle
    Cevapla
  • Yaşasın hamas 1 ay önce Şikayet Et
    Canı gönülden tebrik ederim gerçekten yazınıza hayran kaldım emeğinize yüreğinize sağlık RABBİM bütün ümmet i Muhammede yardım etsin zalimleri de kahru perişan eylesin şehitlerimizin kabirleri nur mekanları cennet olsun
    Cevapla
  • Karahan 1 ay önce Şikayet Et
    İnşallah Rabbim bu şehitleri Filistin ve dünyanın her yerinden mazlumlar için zaferin müjdecisi eylesin Amin Amin...
    Cevapla
  • Yerli 28 1 ay önce Şikayet Et
    İnşallah Allah bir an önce kâfir Yahudilerin onlara yardım eden kâfir zalimlerin mağlubiyetini kahr oluşlarını göstersin.
    Cevapla
  • Abdulhalim Ulucan 1 ay önce Şikayet Et
    Amin elbette Allah Müslümanlara zaferi nasip edecek
    Cevapla