Taliban onlardan biridir, kendi kurguladıkları İslam'dan başkasını tanımaz ve sizi kafir ilan ederler. Vahhabiler de öyledir. Ülkelerinde bir kadın peçesiz çıkamaz, çıkarsa kırbaçlanır, zina yaparsa recm edilir. Bu arada hep recm edilenler neden kadındır? Bu hüküm erkek için de geçerli değil midir?

Kendileri sözde İslam'ın en büyük(!) savunucularıdır ama bir de ülke dışına çıktıklarında onları görün! Prensesler açılıp saçılır, prensleri de o bar senin bu bar benim gezer manita avlar. Hatta bir tanesi Fransa'da Yahudi bir kızla arkadaş olur. Bu muhteşem, barışçıl(!) dostluktan bir çocuk dünyaya gelir. Sonra prens efendi çocuğu alıp Arabistan'a döner. Olay mahkemelere taşınır ama sonuç ne oldu bilmiyorum, artık bu konuyu medya yaz(a)mıyor.

Bu tür insanlar yüzünden İslam'ın imajını zedelediler, batıda her gün özellikle kadınlara karşı şiddet arttı. Gün geçmiyor ki bir başörtülü kadına saldırı olmasın.

E ne yapsın adamlar, İslam dünyasında kadınların haline bakıyorlar içler acısı. Haliyle de acıyorlar bizim kadınlara! Dikkat edin İslam'a bakmıyorlar, Müslümanlara bakıyorlar hüküm veriyorlar. Geçen gün haberlerde çıktı: ünlü bir vaiz 8 yaşında kızına tecavüz etmiş dayak atmış yakayı ele vermiş. Savunmasına bakar mısınız Allah aşkına “ben sadece bekâretinden şüphe ettim de kontrol ettim”. Sana söyleyecek laf bulamıyorum edepsiz lanet olası! Bazen kendime sormadan edemiyorum: ya bunlar İslam adına çıkartılmış ajanlar ise? Olmaz mı tarihte örneğini görmedik mi?

Hem nefisine yenildin hem de dinimize zarar verdin! Ne zararlı bir alış veriş yaptın sen!

İşte bu tür insanlar yüzünden batılı da benim bacıma zarar veriyor. Okuldan sokaktan kovuyor. Hala doymuyor üniversiteye de el atıyor, iş hayatından uzaklaştırmak istiyor.

Nedir bu Müslüman kadına görülen reva! Müslüman kadına olan bu kin nefret dünya tarihinde görülmemiştir. Yemin ediyorum Harçlı seferlerinde Müslümanlara olan kinleri şimdiki kadına olan kinin yanında sevgi belirtileri olurdu. İnsanlar hiç utanmadan sıkılmadan senin başörtün beni rahatsız ediyor diyebiliyor. Sen kimsin ki benim giyindiğime karışıyorsun. Beğenmeyebilirsin, sevmek zorunda da değilsin. Ama bana yasaklayamazsın, dışlayamazsın!  

Müslüman dünyasında bunlar yaşanırken aslında Batı'da durum daha güllük gülistanlık değil. Arada ki fark şiddetin derecesi ve medyatikleşmesi. Daha öncede örneğini verdim: Fransız radyosunda Mısır'da yaşanan tacizleri, dinin zinayı, flörtü yasaklamasına bağlıyor. Ama neden Fransa'da yılda 130 bin teşebbüsün olduğunu, 80 binin gerçekleştiğini, 30 binin de mahkemeye yansıdığını izah edemiyor? Japonya'da nende kadınlara ayrı otobüs olduğunu göstermiyor?

Demek ki sorun dinde değil tüm dünya erkeklerinin dini, dili, rengi ne olursa olsun kadına bakış açısında. İslam kadına bakışı, tavrı, davranışı bir sınırlama ile nizama koymuş ama beyfendiler için bu gericilikmiş.

Fransa bile bu konuda kimseye ders verecek konuda değil. Kadın erkek eşitliğini savunanlar siyasette kadına yer vermiyor, iş yerinde daha az maaş ödüyor, yüksek makamlara getirmiyor sonra da kalkmış bana ders veriyor.

Fransa Parlamentosunda sürekli kadına yapılan sözlü tacizler gündeme gelir. Kot pantol giyse, kısa etek giyse, uzun etek giyse erkek milletvekilleri tarafından sözlü sataşma olur.

Geçen günde kürsüde konuşma yapan Yeşiller Milletvekili bir bayan Sarkozy'nin yani sağcı muhafazakar partinin bir milletvekili tavuk taklidi yaparak sataşmada bulundu. Söyledikleri sözlere değil kadın olduğu için bunu yaptı. 

Bunun üzerine meclis başkanı oturumu yarıda kesmek zorunda kaldı. Meclis ceza olarak Milletvekilinin maaşının dörtte birine yani 1300 € el koydu!

Her sene kadınları korumak için yasa çıkartmak zorunda kalıyorlar. Daha önce seçimlerde kadın-erkek adayında eşitlik zorunluluğu getirdiler. Ama partilerin çoğu bunu uygulamak yerine para cezasını ödemeyi tercih ediyor. Şimdi ise maaşlarda eşitlik sağlamak için kolları sıvadılar.

Hadi Müslüman ülkeler bunu din adına yapıyor da size ne oluyor? Bizi eleştirirken dinimize laf atıyorsunuz da siz neden yasalarla kadını korumaya almak zorunda kalıyorsunuz?

Son günlerde Pakistan'da okula gitmek isterken başından vurulan Malala'yı ön plana çıkarttılar. Nobel barış ödülünü alması için kampanya yürüttüler. Dincilere(!) karşı savaş veren bu cesur kızı yere göğe sığdıramadılar ama demediler ki eğer bu kız Fransa'da okumak isteseydi laiklik “bombası” onu da engelleyecekti!

Not: Her şeye rağmen tüm Müslümanların Kurban Bayramı Mübarek olsun!

Fatih Karakaya - Haber 7
karakaya.fatih@gmail.com
http://www.twitter.com/fkarakaya