Çingene Çingene! Senin evin nerede?
Bir zamanlar batı umudun adresi idi. Demokrasi, insan hakları, eşitlik adalet denince “orası benim orası benim” diye öne atlardı.
Aslında sömürdüğü, bütün zenginliklerini kendi zimmetine geçirdiği için insanlar “kendilerine” ait olan geri almak için batıya hücum etti.
Batılılar yıllarca birbirini yediler. 100 yıl savaşı, 2 tane nur topu dünya savaşı sonuçta batıda çıktı ve aktörleri batılı idi. Sonra baktılar bu böyle olmayacak tamamen strateji değiştirdiler. Bundan sonra birbirilerini değil 3. Dünya ülkeleri sömüreceklerdi. Batı- Doğu savaşında Rusya ile de anlaşıp onu doğunun temsilcisi yaptılar.
Araları inanılmaz derecede gergin olmasına, bu kadar ters çıkarları olmasına rağmen neden son yüzyılda bir birleri ile savaşmadılar? Birbirlerinden korktukları, yoksa “biri bana biri sana” oyunu tatlı mı geldiği için mi?
Hal öyle olunca da garibim insanlar 3 kuruş için kendilerini ezen batının eline düştüler. İlk başları ne kadar hoştu değil mi? Ucuz bir el emeği en pis işleri yapan insanlar. Şimdi batı Katar'ı köle gibi çalıştırmakla suçluyor ama kendisi yıllarca karın tokluğunda neler çektirdi insanları.
Ah bir konuşsalar. O ilk gelen Araplar, Afrikalılar bir konuşsa. Medya onlara bir söz hakkı verse. Ne zulümler çıkar ortaya!
Ama her şey istedikleri gibi olmuyor işte. Gel zaman git zaman zenginlerin iştahı kabardıkça kabardı. Bir türlü doymadılar daha çok istediler. Başbakan Türkiye'yi faiz lobisi sardı diyor. Belki kolay anlaşılsın diye sadece faiz lobisi diyor. Bizim halkımızda faizden para kazanan insanlar anlıyor. O faiz lobisi değildir. Dünyayı yöneten finans ya da para lobisidir. Faiz sadece bir bölümüdür.
Finans lobisi maaşları belirler, kimin ne kadar kazanacağına karar verir. Vergiler onların isteğine göre ayarlanır. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande seçim kampanyasında Finans Lobisine (Türkiye'de dolaysıyla faiz lobisi deniyor) göz açtırmayacağını söyledi. Halk da çok heyecanlandı. Ama ne oldu gelir gelmez finans lobisinin kucağına oturdu.
Paradan para kazananlar doymayınca bazen ortaya krizler çıkıyor iste. Gözü dönmüş büyük patronlar da daha çok kazanmak için fabrika kapatıyor, işçi çıkartıyor, şantajla daha çok çalıştırıyor.
Bunu durdurmak için hükümet ne yapabilirim diye düşünmeye başladığı an (yani daha karar bile verilmeden) 3-5 patron sesini yükseltti, 3-5 artist ülkeyi terk etti olan yine fakire oldu. Şimdi vergiler zenginin yerine yine fakire bindiriliyor. Durum bu olunca da batı küçük ülkeleri daha da sömürmek istiyor. Alın size Libya örneği, Kosova örneği.
Batı kendi dünyasında bir şekilde ekonomik refahı sağlamışken, diğer ülkelerde bu nende mümkün olmasın? Bir Libya'nın Fransa'dan ne eksiği var da bir türlü düzelmiyor? Tunus, Fas, Cezayir neden hala binlerce mülteci göndermeye devam ediyor.
Romanya AB ülkesi olmasına rağmen neden Çingeneler hala Batının batısına gitmeye çalışıyor? Neden o insanlar ömürlerinde biriktiremeyecekleri paralara borçlanıp canlarını tehlikeye atarak yollara düşüyor?
Son bir ay içinde gemileri batarak ölenlerin vebalini kim ödeyecek? İsteyen istediği kadar kızabilir ama neden Türkiye'den artık batıya eskisi gibi göç gönderilmiyor. 3-5 sevdalı genç hariç nerede o eski akın akın Avrupa aşkı? Demek ki IMF batağından kurtulunca oluyormuş.
Ama işte herkes için olmuyor, binlerce insan canından oluyor. Fransa'da senede 30 binden fazla insan sınır dışı ediliyor ve bu bir gurur meselesi haline geliyor. Fransa'nın iç işleri bakanlarına baktığınızda hepsinin da aşırı sağa ne kadar yakın olduğunu görüyorsunuz. Şu anki bile İspanyol asıllı olmasına rağmen işi gücü yabancılarla uğraşmak.
Açıklamalarında Müslümanları hedef alıyor ama bu herkesten kabul görüyor. Aynı şekilde Çingenelerle de kafayı bozmuş. Olmadık hakaretler söylüyor, hırsız, ayyaş gibi kelimeler kullanıyor ve entegre olmadıklarını söylüyor.
İşi o kadar ileriye götürüyor ki geçen gün 6 çocuklu bir aile apar topar tutuklanıp sınır dışı edildi. Ancak olay o kadar medyatikleşti ve tepki topladı ki bakan tatilini yarıda kesmek zorunda kaldı.
Çocukların 3'ü Kosova, 3'ü de bura doğumlu. Hepsi'de okula gidiyor, Fransızca biliyor. 4 yıl 10 aydır buradalarmış. 2 ay daha yakalanmasalar artık kovulamayacaklardı.
Polis büyük çocuğu lise'ye baskın yaparak, diğer çocuğu da sınıf geziye çıktığı için öğretmeni telefonda tehdit ederek otobüsü otoyolda durdurup kızı tutuklayıp götürmüş. İlk başta sınıf arkadaşları hırsızlıktan tutuklandığını sanmışlar. Sonradan işin aslını öğrenince binlerce liseli sokağa döküldü, derslere girmeyi reddetti. Allah'tan araya tatiller girdi de sular duruldu! 15 gün sonra liselilerin tavrı ne olacak bilinmiyor. Şu kesin ki liseliler sınıflara girmeyeceklerini duyurunca ve solda bile tepkiler çığ gibi büyünce bizzat Hollande Leonarda'nın dönmesine izin verileceğini duyurdu. Ama kız ailesi olmadan dönmem diyor. Bu nedenle iş çığırından çıkabilir, hükümette istifalar yaşanabilir. Hele bir de işin içine aşırı sol partiler girerse protestolar çatışmaya dönüşebilir. Gerginlikler olursa da polisin tavrı ne olur belli değil.
Bakan bey uyguladığı politikayı savunuyor ama entegre olmuyor diye suçladığı bu Çingene aile okula gidiyor, Fransızca biliyor, hırsızlık yapmıyordu. Demek ki önyargılarını kıramayan bir bakan var karşımızda!
Biliyorsunuz Çingeneler evlerde oturmazlar. Karavan arabaları vardır ve şehir şehir gezelerler. Nereye gitseler kovulurlar. Hiçbir belediye risk alarak onlara yasalarda olmasına rağmen yer ayırmaz. Elbette içlerinde kötü olanları da vardır ama bu hepsini aynı kategoriye koymamızı gerektirmez.
Tıpkı Fransızların Müslümanları “çok çocuk yapan, sosyal yardımlardan ya da işsizlik parasından geçinen, hırsızlık yapan, terörist” gibi göstermesi gibi.
Bizim Müslümanlar bile kendilerine yapılan haksız suçlamalara bakmadan Çingenelere nefretle bakması gibi. Aslında bu durum bana Türkiye'de Kürtlere bakış açımıza da çok benziyor! Ulusalcılar başta olmak üzere onlara demiyor muyuz: “yardımlardan geçiniyorlar, kaçak elektrik ve su kullanıyorlar biz ödüyoruz” falan.
Mesele bakış açısında. Herkesi aynı torbaya koymamak gerekiyor. Birileri bize bunu yapıyor diye bizim bunu yapma hakkımız yok!
Not: Çingenelerin Fransa'da yaşam şartlarını görmek istiyorsanız şu resimlere bakmanız yeterli http://urlz.fr/8U3
Fatih Karakaya - Haber 7
karakaya.fatih@gmail.com
http://www.twitter.com/fkarakaya