14 yaşında hayatını kararttı!
2 genç (dini hariç) her hangi bir sebepten kavga etse, bunlardan biri Yahudi diğer Müslüman olsa olay otomatikman antisemitizme dönüşür.
Dayak yiyen hep Yahudi'dir ve sırf Yahudi( !) olduğu için dayak yemiştir. Anında medya olaya karışır, Siyasiler zehir zemberek açıklamalar yapar, Yahudi vatandaşların canları, malları kutsaldır!
Müslümanların canı cehenneme, onlar da terörist olmasalardı! Onlar da Fransa'nın değerlerine tükürmeselerdi! Onlar da açıkçası geberselerdi!
İşte durum bundan ibaret. Fransa'da her geçen gün ırkçı olaylar artıyor. Ekonomik krizin verdiği agresiflik Müslümanlara karşı kin, nefret, saldırı olarak geri dönüyor. Ama varsa yoksa Müslümanların Yahudi düşmanlığı gündem oluyor. Bu nasıl durum anlamıyorum!
Birkaç ay önce Trende gürültü yüzünden kavga eden bir Arap ve bir Yahudi olayı olmuştu. Günlerce olay gündemden düşmezken en sonunda Müslüman Gence antisemitizmden dava açılmıştı. Ama Müslümanlara saldırılar gizlendiği, basitleştirildiği gibi şimdi de mağdur suçlu durumuna düşürülüyor.
Olay Mart 2012'de olmasına rağmen ortaya yeni çıktı. Arezki Benouali 14 yaşında hayat dolu bir delikanlıydı. Cezayirli olmasına rağmen sarı saçlı, mavi gözlüydü. O tarihte Orta son sınıf öğrencisi idi. En büyük hayali futbolcu olmaktı. Fransa'nın güneyinde 28 bin kişinin yaşadığı Monasque şehrinde sakin bir hayat yaşıyordu.
Çevrede güler yüzlü, yardımsever biri olarak tanınıyordu. En çok yaptığı sosyal faaliyetlerden biri de mahalledeki yaşlı kadınların alış veriş yapmasına yardımcı olmaktı.
Bir gün berberden çıktıktan sonra, eve giderken 2 kız ve 1 erkek arkadaşı ile karşılaştı. 3'ü “kökten Fransız” gençlerdi! Arezki'nin üstünde Cezayir bayrağı olan bir T-Shirt vardı. Beraber şehir merkezine gittiler. Bunu sürekli yapıyorlardı, 4 arkadaş buluşuyor, saatlerce şehir meydanında oturup sohbet ediyorlardı.
Ne olduysa o an oldu. 68 yaşında iri bir adam ve karısı gence yaklaşarak “Pis Arap, bu T-shirtü taşımaya utanmıyor musun? Cezayir'i o kadar çok seviyorsan defol git” diye bağırdı.
O an neye uğradığını şaşıran Arezki “niye böyle diyorsunuz, ben sizi tanımıyorum” diye cevap verdi. Ancak adam beni tanıyacaksın diyerek gence iki tokat attı. Gencin arkadaşları “ırkçı pislik, defol git” diye bağırsa da adam hızını alamayıp, tekme tokat girişti. Yere düşen delikanlıya tekmeler atmaya devam eden adam karısı tarafından durduruldu (yardım için değil yakalanmamak için) ve olay yerinden uzaklaşmaya başladılar.
Ancak gencin arkadaşları karı-kocayı gizlice takip ederek nerede oturduğunu tespit ettiler. Olay polise intikal ettiğinde, annesiyle emniyete çağrılan genç, komiser tarafından aşağılanmaya başladı. “Çabuk söyle ne yaptın, adamı neden kızdırdın, hakaret mi ettin?” gibi cümlelerle aileyi suçlu durumuna düşürdü. Üstelik ırkçı adamın olayı kabul etmesine rağmen “uçmuyor ya” diyerek tutuklanmasını reddetti. Anne durumu valiliğe bildirdi. Valilik polis hakkında soruşturma başlattı. Bu polisin daha önce de ırkçı tavırları olduğu belirlenerek rütbesi düşürüldü.
Hastaneye de giden genç burada da inanılmaz olaylar yaşadı. Orada ki doktor da genci aşağılamaya başladı. Annesinin ve kendisinin karşı çıkmasına rağmen gerekmediği halde muayene için çırıl çıplak soydu. Yaraları umursamayıp ve hafif olduğunu iddia ederek sadece 2 günlük rapor verdi!
Bu arada Arezki'nin durumu gün geçtikçe ağırlaştı, topallamaya başladı. Aile hekimine giden aile, gelen acil ameliyat teşhisiyle yine şaşkına döndü. Ayağında kemik parçaları ters dönmüştü. Hemen 14 Temmuzda ameliyata alındı ve 3 ay yatalak kaldı. Daha sonra önce tekerlekli sandalye sonra da baston ile yürümeye başladı.
Saldırgan ırkçı 5 ayrı suçtan yargılandı ama sadece 6 ay ertelenmiş hapis cezası aldı. Bir genci sokak ortasında neredeyse sakat bırakacak kadar cani adama sadece 6 ay verildi.
Aile bunun üzerine mahkemeye itiraz etti. Olaya Cezayir Konsolosluğu da “dava siyasileştiği” gerekçesiyle aileye maddi manevi destek vermeye başladı. Avukat tutarak saldırganın hak ettiği cezayı bulmasını sağlayacaklar.
Dedim ya olay medyaya yansımadı. Siyasiler “Müslüman vatandaşlarımızın canına kastedenler karşısında bizi bulur” demedi. Olay kapanmak isteniyor ama anne bu işin peşini bırakmaya niyetli değil. Olayı duyurmak için her yolu deniyor. Cezayir tv'sine röportaj verip, Youtube yayınlıyor.
İnşallah haklı davasını kazanır ve örnek bir şekilde bu cani hapse atılır.
Fatih KARAKAYA - Haber 7
http://www.twitter.com/fkarakaya
