Erzurum’daki İyi Şeyler..
Türkiye’ye Sosyal Medyadan bakarsanız; çivisi çıkmış, boşlukta sallanan kara bir tabloyu topluma dayatan ipsiz sapsız azınlık bir grup ile, dolar destekli medya yapıları ve onlarla elele tutuşmuş “Tayyip de Tayyip” diyen muhalefeti ve bir takım terör artıklarını görürsünüz.
Ayaklarınız yere basar gider, yerinden, Anadolu’dan bakarsanız, durum tam tersidir.
200 yıldan beri rayında gitmeyen bir trenin hem ray sistemini, hem de vagonlarını yeniden kendi imkanlarınızla ayağa kaldırıp yürütmenin kavgasını yapmak ve bu kavgayı anlamak kolay değil elbette.
Anadolu, büyük uygarlık geçmişinin özlem ve hayallerini gerçeğe dönüştürmenin kavgasını veriyor.
Emperyalizmin yok saydığı, bölüp parçaladığı, madenlerini ve yeraltı zenginliklerini talan ettiği, hafızasını sildiği bir coğrafya ve bir millet yeniden dirilmenin en zorlu sürecini yaşıyor.
Birkaç gün önce sevgili dostum Üzeyir İlbak aradı ve bir şiir proğramı için Erzurum’a gelip gelemeyeceğimi sordu.
On yıldan fazla bir zamandır gidemediğim, özlediğim Erzurum’a sıhhi durumumu zorlayarak gittim ve on gün kadar kaldım.
İyi ki gitmişim.
On yıl aradan sonra, Erzurum’un nasıl şahlandığını görmek gerçekten benim için ve ülkem adına çok sevindirici oldu.
Hele hele yeraltı ve yerüstü kaynaklarının harekete geçirilmesi, genç mühendis Belediye başkanlarının asırlık sorunları omuzlaması, tarih kokan her kurumun etrafının açılarak pırıl pırıl yapılması, yolları, alt yapısı, kayak ve diğer sportif tesisleri, kültürel zenginliklerinin harekete geçirilmesi ile Erzurum’u layık olduğu aydınlık hedefine kilitlenmiş gördüm.
Elbette bütün bunlar son derece sevindirici.
Fakat, beni en çok mutlu eden iki gelişmeyi sizlerle paylaşmak istiyorum:
Birincisi, Erzurum soylu medeniyet geçmişinin yolunda ilerleyerek; kültür, edebiyat ve şiir gibi derin ve kalıcı hizmetleri önemsiyor.
İkincisi de, kendi yeraltı zenginliğini keşfederek, inanılması çok zor örnekler ortaya koyarak, ülkemizin en yüksek rakımlı şehirlerinden biri olan Erzurum, seracılık ve büyük sportif su oyunları tesisleri kuruyor.
Sera ve Erzurum....
Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan Bey inanılması zor dediğim bir devrime imza atmış.
Ilıca’da yaklaşık 15 dönümlük bir arazi üzerine topraksız domates yetiştirilmek üzere yatırımcılara örnek olacak ciddi bir tesis kurdurmuş.
Hava ısısının zaman zaman eksi 37 derecelere düştüğü ve yaklaşık 2000 metre rakımlı olan bu şehirde domates yetişecek.
Yetkili genç mühendisimizin verdiği bilgilere göre önümüzdeki aylarda 25 bin tonluk ilk hasat alınacak ve bu hasat her ay tekrarlanarak sürecek.
Yüksek rakım, bitki üretiminde ve verimde çok ciddi gelişme sağlayacağı için ve jeotermal kaynaklar kullanılarak hedeflendiği için dört mevsim sürdürülebilir bir üretim yapılacak.
Bir hesaplamaya göre şimdilik Erzurum gibi büyük bir şehrin yıllık domates tüketiminin yarısını karşılaması hedeflenen bu yatırım aklın, ilmin, teknolojinin, vatanseverliğin çılgın bir örneği.
Biyokütlesel atıkların ve termal kaynakların yani, Erzurum’un yeraltı zenginliğinin yıllar sonra kullanılması, bir devrim değilse, Anadolu’nun yeniden şahlanması değilse, bunun adı nedir?
Ayrıca yine Ilıca’da bir ay sonra açılışı yapılacak devasa bir su oyunları tesisi de kuruluyor.
Bu tesis de jeotermal kaynakların kullanılması ile özel sektör tarafından yapılıyor.
Özel sektörün ikna edilmesi de, bu cesur Aziziye Belediye Başkanımız M. Cevdet Orhan Beye ait.
Bu genç Belediye Başkanımızı ve ekibini; Erzurum’un istihdamına katkıda bulunması, jeotermal kaynaklar bakımından zengin olan ülkemizin diğer ilgili ve yetkililerine örnek teşkil etmesi ve en önemlisi de aşağılık komplekslerimizi yerle bir eden bu girişimlerini kutluyorum.
Sadece bu kadar mi?
Elbette değil.
Yukarıda da dediğim gibi, Cevdet beyefendi yüreklere de dokunarak ve daha kalıcı hizmetlere de imza atmak üzere, Erzurum Dil ve Edebiyat şube başkanımız sevgili Murat Ertaş ve ekibi ile birlikte mükemmel bir şiir proğramı yaptılar.
Erzurum Müftülük salonunu dolduran genç ve dinamik bir dinleyici grubu önünde yapılan proğramda; Dil ve Edebiyat Derneği tarafından elemeleri yapılan 200’den fazla mektup sahibinin içinden, “Gençler İstiklâli ve İstikbâli Yazıyor” konulu yarışmada; Eray Akpınar, Enes Arslan, Elif Taşçı ve Hülya Coşkun’a ödülleri verildi.
Proğramda; Aziziye Belediye Başkanımız M. Cevdet Orhan, Dil ve Edebiyat Başkanımız Üzeyir İlbak, Erzurum şube başkanımız Murat Ertaş eskilerin; “efradını camii, ağyarını mani” dedikleri mükemmel birer konuşma yaptılar.
Birçok üst düzey yönetici ve milletvekilinin de telgraf gönderdiği proğramda, Erzurum’un ileri gelen kanaat önderlerinden dostum Prof. Mustafa Ağırman, sevgili kardeşim ve güzel Ardahan’ımın rektörü güzel insan Prof. Mehmet Biber, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Bülent Çakmak, İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, Memur-Sen Başkanı mustafa Karataş ve çok sayıda davetlinin katıldığı proğramda:
Ali Coşkun Hirik, Ferman Karaçam, İsmail Bingöl, İsmail Kılıçarslan, Hüseyin Akın, Muhammet Hanefi İspirli, Muhammet Nur Doğan, Murat Ertaş, Müştehir Karakaya, Nurullah Genç, Vedat Eğilmez ve Yaşar Bayar da şiir okudular.
Sevgili İsmail Kılıçarslan’ın Sezai Karakoç’un Fatiha’larla anılmasını istediği, şiiri çok güzel okuyan sevgili Nurullah Genç’in “Söyle Bana Hindiba” şiirinin çok alkış alması,
Hüseyin Akın’ın Biz Erzurum’da 33 kişiydik”, şiiri ile Arif Ay’a selam göndermesi, M. Nurdoğanı’ın eski-yeni şiirden söz ettiği, Ferman Karaçam’ın yedi yıllık Erzurumluluğundan kısa kısa hatıralar paylaştığı proğram hatıra fotoğraf çekimleri, İsmail Bingöl rehberliğinde topluca Sarı Gelin türküsü söylenmesi ile sona erdi.
Soylu medeniyetimizin kadim şehirlerinden biri olan Erzurum’u yakından izlemek lazım.
Bu şehir; 200 yıllık makus geçmişimizin izlerini silerek, tarihteki kutlu yerini almak üzere: bilgiyi, teknolojiyi, genç insan enerjisini, samimiyeti, kültürel ve yeraltı zenginliklerini harekete geçirerek, ağır ağır ayağa kalkan bir dev gibi, gören gözler için
“iyi şeyler yapıyor.”
Sevgili Samet kardeşimizi ve emeği geçen herkesi saygıyla selamlıyorum.
Ferman Karaçam
YouTube: www.youtube.com/c/FermanKaraçam
İnstagram: www.instagram.com/fermankaracam
Facebook: www.fb.com/karacamferman
Twitter: www.twitter.com/fermankaracam
Web Sitesi: www.fermankaracam.com
-
Mustafa a. 2 yıl önce Şikayet EtDevletimizin; Kısa,orta ve uzun vadeli Gerek büyükbaş(besi ve süt ) gerekse küçükbaş (koyun Keçi) yetiştiriciliği ve bunun sanayisi kurularak kalkınma planları olmalı aksi takdirde bu projeler güzel lakin yeterli olamayacaktır. Yerinde kalkınma ve göçü önlemek için kafi değildir. İnşallah Rize gibi Malatya gibi Erzurum da bir başbakan çıkarırda özel bir kalkınma projesi hayata geçer. Bu kadar geniş ve güzel coğrafyada ALP'lerde İsviçreliler ve diğer Avrupalı ülkeler nasıl bu işi başardılarsa bizde başarabiliriz başarmalıyız. Bu güzel coğrafyada İsviçre hayvancılığı modeli benzeri bir modeli hayata geçirmeliyiz.Beğen
-
Ahmet Karataş 2 yıl önce Şikayet EtKaleminize sağlıkBeğen Toplam 1 beğeni
-
Veysel BAHADIR 2 yıl önce Şikayet EtÇok güzel sayın hocam yüreğinize sağlıkBeğen Toplam 4 beğeni
-
Fadime Ateş 2 yıl önce Şikayet EtTebrikler Erzurum iyi gelişmeler için teşekkür ederiz kaleminize yüreğinize sağlık Ferman beyBeğen Toplam 5 beğeni
-
Mustafa uzun 2 yıl önce Şikayet EtBir Karadeniz'li olarak bu güzel gelişmeleri ve girişimcilik adına alkışlıyorum . Selam ve sıygılarimi sunarım.Beğen Toplam 11 beğeni