Bu gazetelerin Gaziantep’te Suriyelilere yönelik olaylarla ilgili kışkırtıcı haberlerini de aynı bağlamda okumak gerek.

Ama tam Davutoğlu yüzünden tüm komşularımızla kavgalı olduğumuzu yeniden “kanıtlamaya” girişeceklerdi ki Irak Başbakanı Nuri El Maliki olayı patlak verdi.

Geçen yılı hatırlayalım.

Başbakan Tayyip Erdoğan, Maliki’nin tamamen yasa dışı bir uygulamayla, hukuku ayaklar altına alarak idama mahkûm ettirdiği Sünni siyasetçi Tarık Haşimi’yi Türkiye’ye kabul ettiği için CHP’nin haşin saldırılarına uğruyor. Kılıçdaroğlu ve CHP kurmayları Maliki’nin papağanı gibi Erdoğan’ın Irak’ta mezhep savaşı çıkarmaya çalıştığını ileri sürüyorlar.

Bu uzaktan flörtün ardından mutlu gün gelip vuslat gerçekleşiyor tabii. Maliki, Kemal Kılıçdaroğlu’nu Bağdat’ta ağırlıyor.

Tarih 21 Ağustos 2013…

Erdoğan’ı mezhep savaşı çıkartmaya çalışmakla suçlayan Maliki’nin, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Bağdat temaslarına, neredeyse tamamı Şii partilerin temsilcilerinden oluşan bir görüşme programı hazırlamış olduğu ortaya çıkıyor. Bunu, geziyi izleyen Cumhuriyet’ten Utku Çakırözer yazıyor.
Esasında Irak’ta mezhep savaşı çıkartmak isteyen Maliki’nin ta kendisidir. Irak ordusunu Şiilerden oluşturmuş, Sünni politikacıları siyasetten dışlamış, polis baskısı uygulayıp cezaevlerine attırmış, Sünni halk üzerinde ekonomik ve sosyal baskılar kurmuştur. Sadece bir örnek; Anbar eyaletinde isyan eden Sünnilerin yaşadığı şehirleri baraj kapaklarını açıp sular altında bırakmış ve daha akla hayale gelmedik alçaklıkları yapmıştır. Şii lider Sistani bile ona karşıdır.

Oysa IŞİD denen terör örgütü eğer sosyal bir zemin bulabilmişse bunun tek sebebi Maliki’ydi. Ne yazık ki Kemal Kılıçdaroğlu ve kurmay ekibinin gözleri Erdoğan obsesyonuyla kör olmuş, dış politikayı okuyamaz hâle gelmişlerdi. Bağdat temaslarında CHP kurmayları, Iraklı yöneticilerin Türkiye hakkında utanmazca söylediği yalanları pişkinlikle sineye çekmişlerdi.
Ne oldu şimdi?

Yazının tamamını okumak için tıklayın...