Hakan Göksel
Hakan Göksel
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

"AK Parti'de vitrin de söylem de değişecek"

GİRİŞ 18.07.2013 GÜNCELLEME 18.07.2013 YAZARLAR

Bazı köşe yazarları var ki siyasal iktidarın gölgesi gibi neler yapılacağını hem öngörüyor hem de aldıkları kulislerle yeni atılacak adımların izdüşümünü okuyucularına sunuyor.  O yazarlardan bir tanesi de Fehmi Koru…  17 Haziran 2013 tarihindeki köşesinde ilginç bir konuya dikkat çekti.
 
Koru yazısında Ak Parti'de ciddi bir vitrin değişiminin yaşanacağından söz etti. "Üçüncü dönemde birçok vekil aday olamayacak, zaten vitrin değişecek?" diyenleriniz mutlaka olacaktır.  Burada Koru'nun vitrin değişiminden kastettiğinin AK Parti'de görünürdeki birkaç isim değişikliğinden ibaret olduğunu zannetmek hata olur. 

Çünkü Koru, sadece AK Parti seçmenini değil yönetilen tüm kesimleri dikkate alarak son zamanlarda yaşanan sarsıntılarda ‘yüz eskimesi' ve ‘bıkkınlık'ın da etkili olduğu tespitinde bulunuyor. 
Koru'nun ne yazdığını bir hatırlayalım.

Koru köşesinde "Tayyip Erdoğan siyaseti çok iyi biliyor; zaten bu sebeple ‘görevde üç dönem' şartını getirmişti. Son zamanlarda yaşanan sarsıntılarda iç ve dış parmakların izini görse de, böyle bir durum söz konusu olsa bile, buna uygun zeminin, ‘yüz eskimesi' ve ‘bıkkınlık' ile ilgisini de herhalde kurmuştur" diyor.
 
Hatırlayın Gezi Parkı olayları sırasında protestocularla ilgili analizde özellikle bir konu dikkat çekiyordu. "Protestocu gençler "kreş"te iken iktidarda Ak Parti vardı, bu gençler seçmen yaşına geldi hala Ak Parti var" deniyordu. 

Ak Parti'nin ilk genel seçimde vitrin yüzlerini bütünüyle yenilemesi kaçınılmaz görünüyor. Bu süreçte değişim, kabine ve parti yönetimi ile sınırlı kamaz.

Koru, her ne kadar üstü kapalı ifade etse de, "Ak Parti'nin Gezi Parkı olaylarından gereken dersi" aldığını ve partideki dönüşümün bu yönde olacağını ima ediyor.  Çünkü yüzde 50'nin oyunu almak matematik olarak yeterli olsa da "sesi duyulması gereken bir yüzde 50'lik kitle" olduğu artık daha fazla önemseniyor. 

Ak Parti'deki bu dönüşümün sadece bunlarla sınırlı kalmayacağını tahmin etmek zor olmasa gerek… 
 
Koru'nun dikkat çektiği hususlardan bir tanesi de farklı söyleme sahip gençlerin partide kendine gösterme fırsatı bulamaması… Koru'ya göre bu "Türk siyaseti için ciddi bir sorun" ve bu kısır döngüyü değiştirmede en şanslı parti de Ak Parti..."

Ak Parti'ye tavsiyede de bulunan Koru, seçim sürecine kadar etkilenmesi mümkün gençlere dikkat çekerek AK Parti'nin  yetişme çağını yakalamış, şimdilerde ülke sorunlarıyla yakından ilgilenebilecek duruma gelmiş gençleri kendisine ilgi duymaya sevk edecek şaşırtıcı tavırlar sergileyebileceğini öngörüyor. (Her ne kadar öngörü denilse de yeni hazırlığın habercisi) Ama öncelikle AK Parti'nin  yeni söylemlere sahip olması gerektiğinin altını çiziyor.

Türkiye'de övgüler yağdırılan Gezi gençliğinin üretken zekası ve mizah gücü karşısında, olanları tasvip etmeyen en az Geziciler kadar maharetli, yetenekli, zeki gençler de var. Bu gençler fırsat bekliyor. 
Koru'nun tespitlerine katılmamak mümkün değil.
 
Kısır döngünün yalnızca siyasi partilerde olduğunu düşünmek hata olur. Kamudan tutun özel sektöre kadar önü açılması, sözlerine kulak verilmesi gereken gençler de var. Üstelik bu gençler yeni dünya ile eski dünya arasındaki entegrasyonu sağlamış donanımlı gençler…  Onların da hedefleri Büyük Türkiye, becerileri de en az o kadar büyük ama önlerinin açılması gerekiyor. 

Daha doğrusu eski usül her türlü siyasi kurnazlık yapan siyasetin yaşlı kurtlarının il, ilçe, belde yönetimlerinden ellerinin çektirilmesi gerekiyor.

Seçmen yaşının indirilmesi tartışmalarının yapıldığı dönemi hatırlayın o dönemde Meclis'te bir gençleşme umudu doğmuştu bu kez aynı fırsat ikinci kez geliyor. Meclis'in, genç nüfuslu Türkiye'ye nazaran yaş ortalaması hayli yüksek... 

Koru'nun yazdıklarından AK Parti için yeni yol haritasının hazırlığı içinde olduğu mesajını alıyorum.  2023 yılına kadar iktidarda kalmayı hedefleyen AK Parti'nin ‘yüz eskimesi' ve ‘bıkkınlık' karşısında yapması gereken sadece partinin medyaya dönük yüzünün değişmesi değil siyaset yapma biçiminin de değişmesi gerekiyor…

Üslup sorunu olan, kavgacı, küfür eden, Erdoğan ile aynı kareye girme mücadelesi gösteren, kendi tasarısına sırf muhalefet oy verdi diye oy vermeyip düşüren vekillerden Meclis kadar, seçmen kitlesi de bıktı.
 
Bu yüzden vitrin değişiminden kasıt sadece içindeki mankenleri değil dekoru, camı, çerçevesi ile büyük bir dönüşümü ifade ediyor... 
 
Bu aynı zamanda AK Parti'nin kaderini de etkileyecek. Şayet 2023'e yaklaşırken genç seçmen kitlesini çekecek yeni yüzler ve söylemler bulmazsa seçimlerde işi pek de kolay olmayacak...
 
Hakan GÖKSEL  / Haber 7
hakan.goksel@haber7.com
twitter.com/hakan_goksel 
 

YORUMLAR 2
  • xmenbln 12 yıl önce Şikayet Et
    FZL FZL bende yazari hakli buluyorum.... bizdeki en büyük sorun BEYAZ veya SIYAH olmasi .. ya benden yanasin ya düsmanimsin .. halbuki ayni hedefe kilitlenmis kisilerin dahi ayri bir politika izlemesi olamazmi? sonucta bize VAHIY gelmiyor...neyin dogru neyin yanlis oldugunu yapinca anliyorsun....cok güzel fikrim var diyorsun uygulamaya koyunca bakiyorsun hersey ters olabiliyor... namaz-abdest-oruc bozup bozmama halleri AMELI MEZHEP kuruculari ayni dinin hizmetkarlari iken ayni olaylara degisik cözüm önerdikleri icin birbirlerine küfür-hakaret-iftirami atmislardir ??? bizde ama nasil ...? senin adamin benim adamim... ayni partiden olduklari halde .. ayni cözümü istedikleri halde degisik yol gitmeye calistigi icin .. kim daha güclü ise .. gücsüzü ezmek... itibatrini düsürmek... HAIN-PIYON-AJAN muamelesi yapilmiyormu her partide ? sana göre yeni VITRIN gerekmiyebilir... memnun olabilirsin .. ama digeride yeni VITRIN ister... kim daha cogunlukta ise . varsin olsun..TÜRKIYE KAZANACAKSA
    Cevapla
  • FzlFzl 12 yıl önce Şikayet Et
    Bıkkınlık Ve Yüz Eskimesi !!!. Üslubunuz gezi eylemcisi üslubu. Başbakanımızın veya bakanlarımızın yüzünün eskidiğini ima etmeye çalışmışsınız. Ben bir genç olarak Sn. Başbakanımızın veya bakanlarımızın asla bir yıpranma sürecine girmediklerini tam tersine bu son olaylardan sonra yeni neslin Başbakanımıza ve ekibine daha da yürekten sahip çıktığını düşünüyorum. Üstelik biz politikalarımızı üç-beş çapulcuya göre de belirleyecek değiliz. Sui misal emsal olmaz. Sn.Fehmi Koru art niyetli olmadan isabetsiz bir yazı kaleme almış. Gençler tabi ki meclisimizde olmalıdır. Ama ziyadesiyle bugün ki gibi tecrübeli yöneticilerimize ihtiyaç vardır.
    Cevapla