Yürürlülük tarihinin yaklaşması ile birlikte gündemin en tepesine oturan konuların başında geliyor... Söz birliği ile bütün iş dünyası desteklese de herkesin bir 'ama'sı var. Gerçekler ise bir hayli saptırılıyor... 

Bu hafta benim açımdan bir hayli dolu ve verimli geçti. Salı günü TÜSİAD'ın 2012 programını açıkladığı toplantıda Perşembe günü ise MÜSİAD'ın Yeni Türk Ticaret Kanunu ile ilgili Ünal Tekinalp konuşmacı olarak katıldığı programdaydım...

İş dünyasının aktörlerinin ve bu ticarette yeni bir devri başlatacak düzenleyicilerin fikrini bir arada öğrenme fırsatım oldu.

14 Şubat Salı günü TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner Yeni Türk Ticaret Kanunu ile ilgili görüşünü de aktardı. Boyner konuya yaklaşımı özetle 'Kervan yolda düzülür' şeklindeydi.

Yasanın çıkmasını uzun zamandır arzu ettiklerini anlattı. TTK ve Borçlar Kanunu iş dünyası için bir reform niteliğinde olduğunu söyledi. Boyner'in reform olarak nitelediği konu iş dünyasına yeni bir yaşam biçimi ve şeffaflık getirmesi ve de yönetişim kültürü adına düzenlemelerdi.

Boyner'i dinlediğimde büyük şirketler açısından bir sorun olmadığını daha net algılamış oldum. Çünkü şirketlere dair Yeni TTK'da istenen tüm koşulları hemen hemen önceden de uyguluyorlardı. Sadece 'yapmaları gereken bir kaç ek uygulamadan ötesi değil' diye düşündüm...

MÜSİAD'da ise TTK'nın en büyük mimarlarından Ünal Tekinalp hocayı dinleme fırsatım oldu. Bir önceki geçen haftalarda yazdığım yazıda bazı iş çevrelerinin Yeni TTK'yı baltalama merakından bahsetmiştim... Kamuyouna köşe yazarlarınca eksik aktarılan, çarpıtılan konuların aslında hiç de sunulduğu gibi olmadığını gördüm...

Tekinalp hocanın eleştirilerinin hedeflerinden biri TOBB'du. Hocayı dinlemeden önce TOBB'un değişiklik talebinin Tekinalp Hoca tarafından çalışmasına hakeret ya da eksiklik olarak algıladığını düşünüyor ve yıllarca hocalık yapmanın verdiği kibirle hareket ettiğini düşünüyordum. Ama çok kötü yanıldığımı anladım...

77 yaşındaki hoca, bizim şirketlerimizden dinamik heyecanlı ve işine hakimdi. Konuya hakimiyeti kadar, TTK getirilen eleştiriler konusunda da tam bilgi sahibiydi.

Yaptığı iş kadar kendinden de emin olan Tekinalp sorulmasını beklediğim soruları daha konuşması bitmeden cevaplamıştı...

Hocanın konuşmasından aldığım ve önemli gördüğüm notları paylaşmakta fayda var...

* Bankaların artık kredileri bilançoya verecek.

* Dünyanın hiçbir yerinde şirket üzerinde sınırsız sorumluluk yok yeni yasa sınır ve sorumluluk esasını getiriyor

* Şirket ister büyük ister küçük çapta olsun kanunla uluslararası piyasalara açılma imkanı olacak

* Şu an Türkiye'de 95 bin Anonim Şirket 780 bin Limited Şirket var. Bunların 450 bin civarı gayrı faal ve yönetim kurulu yapmayan, genel kurul yapmayan şirketler... Paravan şirketler...

* Türkiye'de halka açık şirket sayısı sadece 680 adet... Hisseleri işlem gören şirket sayısı sadece 77...

* Türkiye'deki ticaret 'büyükler ticareti'dir... Ticareti onlar şekillendiriyorlar...

* Devlet denetçi ücretleri için teşvik vermeli... Şirket sayısı ile kıyasladığında bunun tahmini maliyeti 400 milyon TL

* TOBB, İZTO,İSO gibi odalar ve borsaların üniversite açacak yatırım yapacak paraları var ama KOBİ'lere, şirketelere yardımcı olacak kuruşu yok...

* Kanunun diğer tarafı da şeffaflıktır... Şeffaflıkta ne diyor, 'yatırım, istihdam politikaları, tedarik kaynakları, üretim maliyetlerini , nakit akım tablosunu siteye koy demiyor, yasa sadece bilanço, kar ve zarar hesabını koyacaksın diyor. Boçlarınızı, borçlularınızı alacaklarınızı koyacaksınız siteye diyor...

* Yıllık faaliyet raporu ve kar dağıtım tablosu yayımlanacak... Madem ki kanun bunların pay sahipleri tarafından görülmesinde sakınca görmüyor şirketler neden sakınca görüyor...

* Yasada şirket sahibine ya maaş bağlanır ya da belli kurallar üzerinden temettü avansı dağıtılabilir deniyor

* Mevcut yasadaki muhasebe standartları dünyanın hiçbir yerinde kullanılmıyor, anlaşılmıyor...

* Yeni yasada hapis cezası öngören madde sayısı sadece 5, bunlardan 3'ü zaten mevcut kanunda var (562. madde)

* Yüz kızartıcı suç kavramı, şimdilerde ekonomik suç olarak nitelendirilmeye çalışılıyor

* Şayet yasa ertelenir ve KOBİ'lerle ilgili skandal doğarsa çıkarılacak reaksiyon yasası çok sert olabilir

* 1 Temmuz'da yürürlülüğe giriyor diye yıl ortası bilanço yapılmayacak ve 31.12.2012 bilançosunun yeni dönem açılış bilançosu olacak

* Yeni yasadaki bu sağlam bilançolara ulaşılırsa faizler düşer, kefaletler ortadan kalkar...

* Denetim konusunda yazılımı devlet yaptırsın, yazılım pazarı doğmasın

* Yeni yasada yerinden denetimin 'out'...

Tekinalp'in konuşmasının satır başları bunlardı. Bu başlıklar içerisinde itiraza konu olabilecek ya da bazı medya organlarında saptırıldığı gibi cezaların hapislerin üst üste geleceği görüşüne hiç ama hiç katılmadığımı ifade etmeliyim...

Bu kanunun Anonim Şirketlerin sayısını azaltıp, KOBİ'leri yok mu edeceğine de zerre kadar inanmıyorum... Hedef dünyada ilk 10 ekonomi arasında yer almak olduğuna göre bu kanunun çıkması ve uygulaması için tüm siyasi partilerin işbirliği yanında iş dünyası da elinden gelen desteği sağlamalı...

Ama her yasada unutulduğu gibi bu yasada unutulmamalı Tekinalp hoca gibi bilgi ve birikime sahip yasayı hazırlayan ekip gerekirse onların yetiştirdiği personel tüm şirketlerin kapısını çalmalı. Ticaret ve sanayi odaları ve borsalar bu konuda şirketleri örgütlemenin değil uyum sağlamalarının yolunu açmalı...

2023 hedefine sahip bir Türkiye'de hükümetinden , şirketine ve vatandaşına herkes bu yasaya sahip çıkmalı... 

Hakan Göksel    -   Haber 7
twitter.com/hakan_goksel
hakan.goksel@haber7.com