Hasan Öztürk
Hasan Öztürk
HABER7 YAZARI

İmzaladıkları mutabakata sadık kalmayanlar, Türkiye'nin temizlik harekatına mani olabilir mi?

GİRİŞ 24.11.2022 GÜNCELLEME 25.11.2022 YAZARLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pençe-Kılıç operasyonu çerçevesinde Suriye ve Irak’taki terör örgütü PKK hedeflerinin vurulmasından söz ederken, bunun bir "başlangıç” olduğunu söylüyor.

Katar’dan dönerken uçakta da…

Yusufeli Barajı’nın açılış töreninde de…

Dünkü AK Parti Grup toplantısında da “kara harekatı”nın ipuçlarını verdi.

Ve yine dedi ki, "Irak ve Suriye sınırlarımızın bir kısmında bu güvenlik çizgisini olması gereken yere zaten çektik. Halen sınırlarımıza ve vatandaşlarımıza saldırıların devam ettiği yerlerde de bu çizgiyi olması gereken yere kadar çekmemize kimse mani de olamaz, karşı da çıkamaz."

Erdoğan’ın "güvenlik çizgisi" olarak tanımladığı meselenin iki muhatabı var. Amerika ve Rusya.

AMERİKA VE RUSYA İMZALADIKLARI MUHTIRA İLE PKK’YI 30 KM GÜNEY’E ÇEKECEKTİ. PEKİ NE OLDU?

Hatırlayacak olursanız 2019’un Ekim ayında olağan üstü günler geçirmiştik. Ve Barış Pınarı Harekatı sırasında muhataplarımızla mutabakat muhtıraları imzalamıştık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, o imzalanan mutabakat metinlerinde Türkiye’ye verilen sözlerin sahada yerine getirilmemesini de her defasında muhataplarının yüzüne söylüyor.

Önce Amerikalılarla sonra Rusyalarla yapılan anlaşmalarda PKK’nın Suriye kolu PYD-YPG’nin ne kadar saatte nereye çekileceği bile kayıt altına alınmıştı.

PENCE: ÇEKİLMELERİ İÇİN 120 SAAT SÜRE VERİN

17 Ekim 019'da Ankara’ya gelen Amerikan Başkan Yardımcısı Pence, varılan mutabakattan sonra şunları söylemişti;

"Türk tarafı, Barış Pınarı Harekatı'na YPG'nin güvenli bölgeden çekilmesine izin vermesi için 120 saatliğine ara verecek. (YPG/PKK) sınırın 20 mil (yaklaşık 32 kilometre) güneyine çekilmesini sağlamaya başladık."

Pence ayrıca, "İleride uluslararası temelde oluşturulacak bir güvenli bölge için Türkiye ve ABD'nin anlaşmaya vardığını" da ayın konuşmada ifade etti.

RUSYA: ÇEKİLMELERİ İÇİN 150 SAAT DAHA VERİN

5 gün sonra 22 Eylül 2019’da bu kez Rusya ile  Soçi’de bir mutabakata varıldı.

O varılan mutabakatta da aynen şunlar imza altına alındı:

"SDG'nin (PYD-YPG) sınır bölgesinden ve Tel Rıf'at ile Menbic'den 30 kilometre (19 mi) uzağa çekilmesi için ateşkes süresinin 150 saat daha uzatılması konusunda mutabakata varıldı."

Yine aynı mutabakat metninde Kamışlı hariç diğer bölgelerde Türkiye ile Rusya’nın ortak devriye atması da kayıt altına alındı.

Peki hem Amerika ile hem de Rusya ile çekilme saatleri bile metne yazılarak varılan muhtıralar uygulandı mı?

Tabii ki hayır!

TEL RIFAT VE MÜMBİÇ’TE HALA PKK VAR… PKK HALA SINIR İLLERİMİZİ VURUYOR

Tel-Rıfat ve Mümbiç’te hala PYD-YPG yani PKK varlığını sürdürüyor. Sınırımızın hemen öbür tarafında PKK’lılar cirit atıyor. Ve hala, sınırımızın hemen dibinden Karkamışlı’ya, Kilis’e roketli saldırılar devam ediyor.

Türkiye uzun zamandır Rusya ve Amerika’ya varılan mutabakatları hatırlatıyor. Gereğinin yapılmasını istiyor. Muhataplarımız ise ipe un seriyor.

Türkiye, hakete geçeceği zamanlardaysa siyasi, ekonomik ve askeri baskı gördü.

RUSYA UKRAYNA’YA, AMERİKA PASİFİK’E YÖNELİNCE

Ne var ki Ukrayna meselesi ile Amerika’nın Asya Pasifik’e yönelmesi işlerin bir şekliyle Türkiye’nin lehine dönmesine neden oldu.

Bugün artık, Rusya Suriye sahasında bundan bir yıl öncesinden çok daha az varlık gösterebiliyor.

Kendisine "kara gücü" ilan ettiği PKK’nın Suriye kolunu eğitip donatan Amerika ise, bu kez Türkiye’yi daha öncekiler kadar rahat tehdit edemiyor!

Konjonktürün Türkiye lehine döndüğü bugünlerde, güneyimizde büyük bir “çiban” olarak duran meseleye neşter atmak için vakit geldi.

Zira, o çıbanın ürettiği terör gelip İstiklal’de kan döküyor. Karkamış’a, Kilis’e, Reyhanlı’ya roket atıyor.

Olup bitenin aslı budur ve bu durumun evrileceği noktayı da Cumhurbaşkanı Erdoğan şu cümlelerle dünyaya ilan ediyor:

"Birkaç gündür uçağımızla, topumuzla, SİHA'mızla teröristlerin tepesindeyiz. İnşallah en kısa sürede tankımızla, askerimizle, bizimle birlikte yol yürüyen ve yürüyecek olan dostlarımızla birlikte hepsinin de kökünü kazıyacağız, bunu da böyle bilin."

İşin teknik boyutunun tartışmasını yapan yapsın. Yani, "Suriye’deki terör yuvalarını vururken Rusya’nın ve Amerika’nın kontrol ettiği hava sahasını mı kullandık",  Yoksa "Kendi sahamızdan mı müdahale ettik" gibi tartışmalar bize bir şey kazandırmaz.

Meselenin özü, sabırla bekledik. Ve gün Türkiye’nin lehine döndü.

Şimdi artık sefer zamanı!

YORUMLAR 66 TÜMÜ
  • Ahmet 1 yıl önce Şikayet Et
    Kaleminize sağlık...
    Cevapla
  • Bülent DUMAN 2 yıl önce Şikayet Et
    allah razı olsun
    Cevapla
  • Ersin Candan 2 yıl önce Şikayet Et
    Bizim hava savunma silahlarımız vardı yerli ve milli... Bu silahlar neden sınır bölgesinde değil? Yada bunun ile ilgili açıklama yok
    Cevapla
  • sebahattin 2 yıl önce Şikayet Et
    Harekat bir an önce başlasın istiyoruz
    Cevapla
  • Karaoğlan 2 yıl önce Şikayet Et
    Ne güzel de demişsin hocam “neşter vakti geldi”. He diline qurban. Allahım koçlarımızı Muzaffer eyle, obalarımıza sağsalim geri dönsünler.
    Cevapla