Meclis Genel Kurul’ndaki bütçe görüşmelerini izleme şansınız oldu mu? Özellikle CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “muhalefet” yapma biçimine baktınız mı? Kılıçdaroğlu, kullandığı dil ve üslup ile Meclis’te cumhurbaşkanlığı adaylığını pekiştireyim derken, birçok değeri de yine ayaklar altına aldı!

XXX

Uzun zamandır bir iddiamız var. İddiamız, Sayın Kılıçdaroğlu’nun sistematik olarak, kurumları ifsat etmeye yönelik söylem ve tavır içinde olduğudur.

“SİYASET, KURUMLAR; NİHAYET DEVLET” DERKEN, BİR MECLİS KALMIŞTI İFSADA KALKIŞMADIĞI

Önce siyasetin dilini ifsat etti Sayın Kılıçdaroğlu. Sonra kurumlara yöneldi. En son hepimizin koruyup gözetmesi gereken devleti devletin kurumsal yapısını ifsat etmeye kalkıştı.

xxx

CHP Genel Başkanlığı ile birlikte, “ananı a…” ile başlayan, kürsüde el kol işareti yaparak devam eden bir dil ve üslup ile siyaseti ifsat etmeye başladı, Sayın Kılıçdaroğlu.

Erdoğan’a 2014’te “diktatör bozuntusu” diyerek başladığı hakaretamiz tutumunu “diktatör” ve nihayet “tiran” diyecek kadar ileri gitti.

Xxx

Sonra, TÜİK’i bastı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın her daim kilitli olan kapısına dayandı. Kurumları ifsat etti.

Xxx

En son Türkiye Cumhuriyeti Devleti için, “Narko devlet” dedi Sayın Kılıçdaroğlu. Böylece devletin kurumsal yapısını ifsada kalkıştı.

Xxx

Dün de Meclis kürsüsünde, “Kontrollü darbe” dediği 15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ’cü alçaklar kullanılarak yapılan işgal ve darbe girişiminde bombalanan Gazi Meclis’in kurumsal yapısına laf söyledi.

Xxx

Bütün bu söylem, tavır ve üsluptan sonra, Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasete girme gerekçesini “ifsat etmek” olarak tanımlarsak yanlış yapmış olur muyuz, bilemiyoruz.

Bildiğimiz bir gerçek var ki, Sayın Kılıçdaroğlu kendi partisinden karşısına her fırsatta dikilen İstanbul’un Belediye Başkanı ile sessiz ve derinden giden Ankara Büyük Şehir Beledi Başkanı Mansur Yavaş’ı “adaylık”tan tasfiye edebilmek için gemi azıya almış!

Xxx

Hafta sonu Amerikalı danışmanlarının uzaktan bağlantı ile katıldıkları toplantıda “vizyon” açıklayan ve umduğunu bulamayan Kemal Bey, hafta başı, o toplantıyı unutturmak için elinden geleni yaptı.

“GAZİ MECLİS Mİ? BIRAKIN BU AYAKLARI”

Bütçe görüşmesi sırasında kürsüden, "Bu Meclis'e Gazi Meclis diyorsunuz değil mi? Öyle diyorlar… Bırakın bu ayakları" dedi Kılıçdaroğlu. 15 Temmuz gecesi Meclis’in bombalanmasını bile unutmuş göründü.

Kendisi Atatürk Havalimanı’ndan tankların arasından “güvenli eve” geçerken CHP’lilerin de oldu bir grup Milletvekili Meclis’te bombardımana rağmen, Genel Kurulu açık tutup, direnmişti oysa…

xxx

Devletin kurumlarına “ahır” diyen Kemal Kılıçdaroğlu sonunda Gazi Meclis’e de söz söyledi.

OKTAY’DAN KILIÇDAROĞLU’NA, “MECLİS’E GAZİLİĞİ YAKIŞTIRAMAYAN”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “FETÖ'nün sözcülüğüne soyunanların bu Meclis'e Gazi Meclis demelerini beklemek hayaldir. Ey yüce milletimiz şahit olun. Milletin temsilcilerinin içerisinde bulunduğu Meclis'e gaziliği yakıştıramayan bir Genel Başkan’ın millete vadettiği ancak siyaset üstü dostları tarafından mandacılık ile yönetilen bir ülke olur” sözleriyle cevap verdi vermesine ama…

“Gazi Meclis diyorsunuz değil mi? Bırakın bu ayakları” sözleri tutanaklara geçti ne yazık ki!

KILIÇDAROĞLU BÖYLE GİDERSE BIRAKIN 6’LI MASANIN ORTAK ADAYI CHP’NİN ADAYI BİLE OLAMAYACAK

Sayın Kılıçdaroğlu, CHP’nin adayı olarak her geçen gün öne çıkmaya çalışıyor. 6’lı masanın ortak adaylığı konusunda da her geçen gün şansını yitiriyor. Bu gidişle CHP’nin adayı olmayı bile başaramayacak.

Belki de bu kadar agresifleşmesinin nedeni odur.

Kalkıp, “Ben adayım” dese bir türlü, demese bir türlü. İyi Parti lideri Sayın Akşener’in ikna edememiş bir Kılıçdaroğlu var karşımızda.

O nedenle, dilini sivriltiyor, üslubunu bozuyor, muvazenesini kaybediyor. Muazenesi kaybetmiş birinden sağlık karar vermesi düşünülebilir mi?

Xxx

Muazenesini kaybetmiş bir halde Meclis Kürsüsü’nden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “tiran” diyen ve halkta karşılığı kalmadığını öne süren Kılıçdaroğlu’na cevabı Ak Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş verdi. "(…) sürekli 'diktatör' dediği Cumhurbaşkanı'na bir sıfat daha ekleyerek 'tiran' dedi. Biz de Kılıçdaroğlu'na diyoruz ki; madem Recep Tayyip Erdoğan'ın halkta bir karşılığı yok, buyurun er meydanına adaylığınızı ilan edin.”

Xxx

Siyasetin dilini, kurumları, devlet aygıtını ifsada kalkışan Sayın Kılıçdaroğlu, Meclis’in manevi şahsını da hedef aldı.

Bütün bunları cumhurbaşkanlığı adaylığı için yaptıysa yazık oldu!

Sayın Kılıçdaroğlu bu saatten sonra olsa olsa CHP’nin aday adayı olabilir. CHP’nin adayı bile olma ihtimalini her geçen gün kaybeder.

Yanılıyor muyum?