Bir iyi bir kötü haber: Emeklilere oransal adalet iyi, İsveç’in NATO üyeliğine vize çıkması kötü
Dün gece bir iyi, bir kötü haber aldık üst üste.
İyi haber, işçi ve Bağ-Kur emeklisine ek zam müjdesiydi. Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan katıldığı TRT Haber canlı yayında daha önce yüzde 5 refah payı olarak düşünülen ek zam oranının artırılacağını; toplam zammın yüzde 49.25’e çıkartılacağını açıkladı.
Böylece, adalet tahkim edilmiş oldu. Oransal olarak memur emeklileriyle işçi ve Bağ-Kur emekli aylıkları eşitlenmiş oldu.
Hatırlarsanız pazartesi günkü yazımızın ikinci bölümü bu konuya ilişkindi. Ve Meclis’teki düzenleme esnasında emeklilere bir jest daha yapılmasının iyi olacağını belirtmiştik.
Nihayet, bu jest geldi. Sokakta görüştüğümüz İşçi ve Bağ-Kur emeklisinin mutsuzluğuna dikkat çekmiştik, Bakan Vedat Işıkhan’ın ek zam haberinden sonra bu mutsuzluğun yerini umudun aldığını düşünüyoruz.
***
Kötü haber, Meclis Genel Kurulu’nda yapılan oylama ile İsveç’in NATO üyeliğini onaylanmış oldu.
MİLLETVEKİLLERİMİZ “HAYIR” DEYİN DİYE ÇAĞRI YAPMIŞTIK VE FAKAT HEY HATT..!
Bu köşeyi takip edenler hatırlayacaktır burada İsveç’in NATO üyeliğine karşı Meclis’teki tüm milletvekillerine çağrı yapmış ve “Hayır” diyerek bir “duruş” sergilemelerini önermiştik.
Maalesef önerimiz karşılık bulmadı.
Meclis’teki oylamada 346 milletvekili oy kullandı. 287 kabul oyuna karşılık 55 ret oyu kullanıldı. 4 milletvekili ise çekimser kaldı.
İsveç’in NATO üyeliği konusunda artık gözler Macaristan’da olacak. Macaristan da onaylarsa İsveç NATO üyesi olacak.
AMERİKA, İSVEÇ’İN ÜYELİĞİNİ ÖN ŞART OLARAK ÖNÜMÜZE KOYDU
İsveç’in NATO üyeliği meselesi Türkiye’ye Amerika ve Avrupa Birliği tarafından dayatılan bir meseleydi.
- Özellikle Amerika’nın F-16 satışının neredeyse ön şartı olarak ısıtıp ısıtıp önümüze koyduğu İsveç’in NATO üyeliği meselesi can sıkıcı bir hal almıştı.
- Amerika’nın S-400’lerin alınmasını bahane ederek F-35 uçaklarının programından Türkiye’yi çıkartması…
- Parasını ödediğimiz halde uçaklarımızı vermemesini…
- Dahası Amerika’nın “hasımlarına uyguladığı”, CAATSA Yaptırımlarını Türkiye’ye de uygulaması NATO müttefikliğine yakışmaya tutumlarda.
- Dahası NATO’da müttefikimiz Amerika, bizim baş belamız PKK terör örgütünün Suriye kolu PYD/YPG’ye silah, mühimmat ve eğitim vermesi bir tarafa…
- Bizim terörle mücadele kapsamında yaptığımız operasyonlarda onlara şemsiye olması da NATO müttefikliğine yakışmıyordu.
Geçmişe gidip Patriot savunma sistemlerini vermediklerini filan da hatırlatmıyoruz.
İşte NATO müttefikimiz Amerika’nın ve yancılarının Türkiye’ye reva gördükleri ilişki biçimi buydu. Bağımlılık ve zaruriye ilişkisi!
Bu ilişki biçimi NATO Madrid zirvesinde bambaşka bir boyut kazandı. FETÖ ilk kez NATO resmi kayıtlarına girdi. İsveç ve Finlandiya’ya imzalanan muhtıra ile ev ödevleri verildi.
Sonuçta ev ödevini yapan Finlandiya NATO üyesi oldu.
Ama İsveç, bırakın ev ödevini yapmayı, Türkiye’ye karşı PKK/PYD’yi korumaya devam etti. FETÖ’cü alçakları iade etmeyi reddetti. Ve fakat Amerika’nın arkasına gizlenerek Türkiye’ye baskı yaptırdı.
Sonuç olarak, maalesef mevzi kaybetti!
İsveç’in NATO üyeliğine “evet” dedik!
GAZİ MECLİS’İ 15 TEMMUZ’DA BOMBALAYAN F-16 BİR YÖNÜYLE NATO UÇAĞIYDI UNUTMADIK
- NATO’ya girdiğimiz günlerde Sovyet tehditi vardı. Ama Türkiye’deki tüm darbelerde ve darbe girişmelerinin arkasında da NATO olduğunu gördük.
- 1960 darbesinin, Menderes hükümetlerinin Sovyetlerle birlikte Anadolu’da baraj dahil alt yapı girişiminde bulunmak olduğunu biliyoruz.
- 1971 muhtırasının, Demirel’in, “Benden afyon ekimini yasaklamamı istiyorsunuz ama bizim Afyon diye bir ilimiz var” cümlesini kurduğu için Amerikalılar tarafından örgütlendiğini biliyoruz.
- 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, “Bizim çocuklar başardı” diyenlerin Amerikalılar olduğunu da hatırlıyoruz.
- Dahası, 15 Temmuz 2016’daki FETÖ’cü alçaklar eliyle gerçekleştirilmek istenen ve millet tarafından alamete uğratılan darbe ve işgal girişiminin arkasındaki gücün de Amerika olduğunu biliyoruz.
- O dönem NATO’da görevli bir çok FETÖ’cü subayın Türkiye’ye dönmeyip siyasi iltica talebinde bulunduğu gerçeğini de aklımızdan çıkartmıyoruz.
- Hele ki dün gece İsveç’in NATO üyeliğini oylayan Gazi Meclisimizi 15 Temmuz gecesi bombalayan F-16 uçağının bir yönüyle de NATO uçağı olduğunu hiç unutmuyoruz.
Türkiye’ye uzun zamandır, Amerika ve müttefikleriyle bağımlılık ilişkisinin bağımsız bir ilişki biçimine çevirmek… Eşit ve adil bir statüye kavuşmak için mücadele veriyor.
Fakat, gücümüzün yetmediği noktaların da olduğu da aşikar.
Olanda hayır vardır. Fakat, içimize hiç sinmemiştir.
Bilinsin isteriz.
-
Kerem 9 ay önce Şikayet Etİşin daha kötüsü nedir biliyor musun. Muhafazakar oldugu ifade edilen gazetelerin bu çirkefliği görmezden gelmeleri. Yazıklar olsun.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Ahmet Ayan 9 ay önce Şikayet EtAbd hiç bir tarihte TC dost olmamıştır sürekli kullanmıştır natoda aynısı bizi hep hasta adam olarak görmek istiyor hain abdBeğen Toplam 1 beğeni
-
Aydınlı 9 ay önce Şikayet EtHerkes Süleymanlıların kadrini kıymetini bilse zaten yere koymazlarBeğen Toplam 1 beğeni
-
Koftehor 9 ay önce Şikayet EtCumhurbaşkanı Erdoğan: "Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde önünü açın biz de İsveç'in NATO'da önünü açalım." Yok öyle 3 kuruşa 5 köfte!Beğen Toplam 2 beğeni
-
Yusuf Duman 9 ay önce Şikayet EtHasan ağabey şu Süleymancilarla ilgili bir yazı yazsan. Neden hep CHP'ye oy verirlerBeğen Toplam 4 beğeni