Özgür Özel, Sinan Ateş dosyasını ilk buluşmada Bahçeli’ye neden açtı
CHP lideri Özgür Özel’in, MHP lideri Devlet Bahçeli ile buluşmasında “Sinan Ateş cinayetini” de gündeme getirdiği CHP medyasında yer aldı hatırladınız mı?
O günlerde cinayete ilişkin iddianame kabul edilmiş ancak bazı çevrelerce “yeterli bulunmadığı” gerekçesiyle eleştirildi.
Özel-Bahçeli buluşmasından bir hafta sonra CHP medyasının Sinan Ateş cinayeti üzerinden MHP’ye ve Bahçeli’ye bir şey “ima” etme çabasını da gördük.
Hatta Sözcü TV’de Ateş’in eşi ile yapılan röportajın bir bölümü şu cümlelerle tüm CHP medyasında haber oldu.
“Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, Sözcü TV'de gazeteci İpek Özbey'in sorularını yanıtladı. Ateş, CHP lideri Özgür Özel'in kendisine eşinin ölümüne ilişkin olarak ‘Devlet Bahçeli'nin bu işte bir dahlinin olduğunu düşünüyor musun’ diye sorduğunu söyledi.
Allah’tan Ayşe Ateş bu cümlenin arkasından şu cümleyi de kurmuş o yayında,
“Ben Devlet Bahçeli'nin bu işle hiçbir ilgisinin, haberinin olduğunu düşünmüyorum."
Dolayısıyla önümüzdeki “Normalleşme süreci” ile ilgili tartışmalarda Sinan Ateş cinayeti ve buna benzer konuların “siyasetin temel konuları” olması için özel bir gayretin başladığına şahitlik ettiğimiz kayıtlara geçirmek isteriz.
Bu cinayeti kim işlemiş ya da azmettirmişse cezasız kalmamalıdır.
Ancak, bu ve buna benzer hadiseler üzerinden Cumhur İttifakı’nın temel kolonlarına “yıkıcı darbe vurma” çabasının “normalleşme”ye hizmet etmeyeceği de aşikardır.
IRAK’TAKİ PKK’YI TASFİYE EDİP, ÖCALAN’IN PEYGAMBERLERİN PEYGAMBERİ İLAN EDEN SURİYE’DEKİ PYD’YE RAZI MI EDECEKLER
Ankara’da siyasette yaşanan hızlı temponun sanki dışarıda “zaman darlığı”ndan kaynaklandığı hissi ziyadesiyle zihnimizi kurcalamakta.
Neyi ifade ettiğimize gelince… Farkında mısınız, 31 Mart’tan sonra Batı (Atlantik’in iki yakası) ile olan ilişki biçimimiz de yeni bir faza geçildi.
Bazılarının elini çabuk tutma çabasını sadece Amerikan seçimlerine bağlamak mümkün değil.
Güneyimizdeki sorunun muhatabı sadece bölge ülkeleri değil. Amerika doğrudan, Avrupa Birliği (AB) doğrudan taraf.
Suriye’nin kuzeyinde, terör örgütü PKK’nın ele başını “Peygamberler peygamberi” ilan etmiş bir yapının devletleşme süreci devam ediyor.
Ve bu sürece Batı her gün yeni bir enstrümanla müdahil oluyor. Bize de “O yapıyı sizin yedeğinize verebiliriz” havucu uzatılıyor.
Buna teşni… buna “evet” deme ihtimali olan Ankara sakinlerinin varlığından haberdarız.
Hatta, bir süre sonra, PKK’nın Irak’tan sökülüp atılmasıyla birlikte, Suriye kolunun “meşruiyeti” konusunda “olumlu” gelişmelerin yaşanma ihtimali de söz konusu.
SAHİ SÜLEYMAN ŞAH SURİYYE EŞMESİ’NE TAŞINIRKEN “ARGÜMAN” NEYDİ?
Size, Türkiye ile Amerika arasında “Terörle mücadele” konusunda yeniden başlayan görüşmelerin en azından bir bölümünün tamamen Suriye’deki PYD/YPG’nin geleceği olduğunu söylersek abartmış olur muyuz? Hiç sanmam.
Daha önce, Türkiye’nin başına bela olan isimlerin bu müzakere masasının etrafında, sağında solunda, olduğunu gördükçe işin gelip dayanacağı noktayı kestirmek güç değil.
(Sadece aklınızın bir köşesinde tutun lütfen,
2015 yılının Şubat ayında bir gece “DEAŞ tehdidi” gerekçesiyle Türkiye dışındaki tek toprağımız olan Suriye Karakozak’taki Süleyman Şah Saygı Karakolu tahliye edildi. Süleyman Şah ve iki muhafızının sandukası Suriye Eşmesi’ne (PYD/YPG’nin kontrolündeki bölge) taşındı.
O taşınma arefesinde Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan olduğu dönemde Ankara’ya gelen Amerikalılar defalarca karakolun taşınması konusunu gündeme getirdi. PKK ele başı Öcalan, 21 Mart 2015’teki Nevruz törenlerinde okunan mektubunda, “Eşme ruhunu selamlıyorum” diye açıklama yaptı.)
***
Toparlayalım.
Seçimlerden sonra Ak Parti iktidarını bir şekilde Batı’ya hızlıca döndürenlerin önemli bir virajı nasıl döneceğini göreceğiz.
O virajın dönülebilmesinin ön şartı, PKK’nın Suriye kolunun “ne olacağı”na ilişkin Amerikalılarla başlayan müzakerede mutabakata varmaktır. Ayrıca AB’nin farklı enstrümanlarla Türkiye’ye yönelik alacağı tavırlar virajın nasıl dönüleceğini şekillendirecektir.
“KAVALA” İLE BATI’YA JEST YAPMAK İSTEYENLERİN ÖNÜNDEKİ ENGEL CHP ELİYLE Mİ KALDIRILMAK İSTENİYOR
Ak Parti içindeki bir kanadın, CHP ile olan yakınlaşmayı da fırsata çevirerek “Osman Kavala ve Gezi davası” meselesi üzerinden Batı’ya bir “jest yapma” olasılığı var mıdır? Evet vardır!
Ancak bunun önündeki en büyük engel Cumhur İttifakı’nın iki ana taşıyıcısından biri olan MHP ve liderliğidir.
O halde, Özgür Özel’in Sayın Bahçeli ile buluşmasından hemen önce Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’e, ”Devlet Bahçeli'nin bu işte bir dahlinin olduğunu düşünüyor musun” diye sorması… Ve bunun ardından Bahçeli ile görüşmesinde konuyu gündeme getirdiğine ilişkin haberlerin CHP medyasında yer alması… Bize bir şey söylemiyor mu?
Bal gibi de söylüyor!
Cumhur İttifakı köşeye sıkıştırılmak isteniyor. Erdoğan iktidarının Meclis aritmetiği ile oynanmak isteniyor.
Türkiye zor bir döneme girdi. Siyaset de…
Böyle bir ortamda, “Irak’taki PKK’yı tasfiye edelim, Suriye’deki PKK/PYD’nin varlığına razı olun. Osman Kavala’yı salıverin” diyen Batı’nın dayatmalarına “salvolar”la karşılık vermenin ötesinde bir şey yapmak gerekmiyor mu?
Çok mu kötümser oldum?
Oysa siyasette ne de güzel “normalleşme”, “yumuşama” süreci başlamıştı öyle değil mi?
-
Görüş 6 ay önce Şikayet Etİlk ziyaretini Almanya ya yapan bir kişinin yumuşama adı altında sopa göstermesi. Bir taraftan da diğer yargılamalar üzerinden kin kusmasi. Türkiye ah Türkiye.Beğen Toplam 1 beğeni
-
İsmet 6 ay önce Şikayet EtPKK'lı katiller Siyonizmin sadık kuklası. Siyonizm şubeleri olarak faaliyet gösteren PKK'lı uzantılar (dernek,parti,stk,medya, sosyal medya vs.) Büyük İsrail'e giden yolun öncüleri olarak çalışmaya devam edecek. Kürt halkının dilini, gençliğini sömürmeye devam edecek.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Rutruso 6 ay önce Şikayet EtRahatsız mı oldun..gerçeklerin aranmasındanBeğen Toplam 3 beğeni
-
sahabe 6 ay önce Şikayet EtErdoğan'ın batıya dönmesi Türkiye'nin ayarlarını bozdu. Normalleşme demek batıya daha çok taviz demek. Bakıyorum da ülkemizdeki yazarlara sizin kadar açık ve net yazamıyorlar. Bir de ekonominin gerçek yüzünü gerçeğini yazabilseniz..Beğen Toplam 2 beğeni
-
Görüş 6 ay önce Şikayet EtSavaşta sessizlik tehlikedir. Siyasette de yumuşama.Beğen Toplam 7 beğeni