Gönlümüz diyorum, gönlümüzün sağ alt kenarı diyorum..!

Bu memleketi seviyorsak, gönlümüz odur!

O gönlümüzün sağ alt kenarındaki sızı artmıştır..!

Gönlümüz diyorum, gönlümüzün sağ alt kenarı diyorum…

Hakkari diyorum, Şemdinli, Çukurca, Yüksekova diyorum..!

Gönlümüzün sağ alt kenarında ateş yükseldi diyorum..!

Xxx

Ben, çoğu medya mensubunun aksine, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin terörle mücadele metodunu başarılı bulanlardanım!

O zaman “Terör neden bitmiyor; kökü neden kurumuyor; bu beladan nede kurtulamıyoruz, onca şehidi neden veriyoruz?” sorularını ise bambaşka bir bağlamda cevaplandırmak gerektiğini düşünüyorum.

Zira terörle silahlı mücadele ile bitirilebilecek bir olgu olarak karşımızda dursa da bunun mutlak iradesi “siyasi”dir; bunu da biliyorum..!

Bir de terör kadar yakıcı bir gerçek var: Devletin içindeki unsurlar en az terör kadar can yakıcı güç devşirmesini terör belası ile sağladı, sağlıyor da..!

Neyse konumuza dönelim…

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 90’lı yılların hemen başında Doğan Güreş’in geliştirdiği ve İspanya, İngiltere gibi ülkelerden devşirdiği  “Düşük yoğunluklu çatışma stratejisi” terörlü mücadelede bana göre başarılı olmuştur..!

Bu nedenle yıllarca “vur-kaç” taktiği ile süreci götüren bir terör örgütü ile karşı karşıyaydık; iki hafta öncesine kadar!

Şimdi yeniden, “ölsen de çekilmeyeceksin” talimatı alan, “dönersen infaz edileceksin” tehdidi alan teröristler Şemdinli, Çukurca kırsalında tutunmaya çalışıyor! Belki yarın Yüksekova’dan da benzer çatışma haberleri alacağız; kim bilir!

Başarılı olabilirler mi?

Hiç ihtimal vermiyorum!

O halde ne oldu da PKK terör örgütü “final yılı”nda böyle bir konsept değişikliği yaptı?
Bu sorunun cevabı uzun ve karmaşık değil bence!

Tek cevap var: Dün Almanya/Fransa ekseninde taşeronluk yapan örgüt, bugün Irak, İran ve Suriye taşeronluğu yapıyor!

Ortadoğu’da denklem değişiyor ve bu denklemde “Türkiye kesirin altında mı üstünde mi olacak; ya da parantezin içinde mi dışında mı kalacak?” sorusu kocaman ortada duruyor!

Kürt sorunu ise artık bu bağlamın “sosu” bile değil!

İki haftadır Şemdinli dağlarında güvenlik güçleriyle amansız bir savaşa tutuşan terör örgütü militanlarının amacı “Kürt sorunu”na çare ya da katkı vermek değil anlaşıldı bu!

Bir şey daha anlaşıldı: Yıllarca “PKK ile mücadele ettim” diyerek orada burada böbürlenenlerin aslında kendilerine güç devşirdikleri gerçeği..!

Sahi bizim bir “Kan uykusu” belgeselimiz, o belgeseli yapan bir gazeteci arkadaşımız ve orada “leşleri nasıl da serdik!” diye anlatan esas oğlanlarımız vardı!

“Hakkari elden çıkmaz.”

Olan sadece bu memleketin evlatlarına olur; analar ağlar, bacılar ağıt yakar, babalar saf tutar!

Gönlümüz diyorum, gönlümüzün sağ alt kenarı diyorum: Hakkari diyorum, Şemdinli diyorum, Çukurca diyorum..!

Kalın sağlıcakla.

Hasan Öztürk - Haber 7

hasan.ozturk@ulketv.com.tr