Haşmet Babaoğlu
Haşmet Babaoğlu
ALINTI YAZAR
TÜM YAZILARI

Bu akademisyenler falan hiç mi işe yaramıyor?

GİRİŞ 19.03.2014 GÜNCELLEME 19.03.2014 YAZARLAR

Dershane gerginliği, Kılıçdaroğlu'nun pek manidar ABD gezisi...

Sosyal medyada Gezi olayları öncesine benzeyen garip bir hareketliliğin başlaması...

Derken, yolsuzluk operasyonlarının arkasına saklanan yargı darbesi girişimi...

Bu iddiaların toplumda yarattığı gerginlikle 2014'e giriş...

Gülen medyasıyla Doğan medyası ittifakının "hükümet düşüyor mu?" endişesini pompalayarak ekonomiyi olumsuz etkileme çabası...

Kaset şantajıyla CHP'nin başına getirilen Kılıçdaroğlu'nun beklendiği gibi hiç vakit kaybetmeden "cemaat politikacı"sına dönüşüvermesi...

Hatırlayın! Bütün bu "şok" gelişmeler yüzünden marttaki seçim atmosferinin çok farklı olacağını ve dengelerin mutlak olarak değişeceğini düşünenlerin sayısı hiç az değildi.

Bu durum karşısında bazıları ürktü, bazıları ellerini ovuşturdu, bazılarımız da haklı olarak üzüldü.
Oysa bakın...

Her şey hızla 2011 genel seçimleri öncesine benzemeye başladı. Erdoğan'ı destekleyen kesimde aynı kararlılık; Beyaz Türkler'de aynı aymazlık, ret ve inkâr tutumu; kendine "sol" diyen ama solun sosyolojik zeminiyle ilgisini koparan kesimlerde aynı hayalcilik hâkim.

Dün Ak Parti'nin 2011'deki gösterişli İzmir mitingi sonrası Ege basınında yazılanları çıkartıp baktım. CHP'liler yine "toplama kalabalık"tan söz etmişler. Aynı bugünkü gibi, bariyerlerle alanın daraltılıp kalabalığın fazla gösterildiğini iddia etmişler. CHP daha kalabalık bir miting yapınca rahatlamış, pek sevinmişler.
Sonra ne olmuş? Seçim sonunda Ak Parti oylarını gerçekten artırdığı, İzmir'i kale sanan CHP'nin ensesine yapıştığı görülmüş.

İstanbul da farklı değil. Hatta Büyükşehir seçimi açısından bakarsak, 2011'in çok gerisine düşme eğilimi gösteriyor CHP.

Yazının devamını okumak için tıklayınız>>>

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL