ABD, saldırılarını bizim kutuplaşmamız üzerine bina ediyor. İç bünyede zaaf olmasa, Washington bu kadar pervasız olamaz. 

Yüzde 52; “Türkiye, Erdoğan’la yürümeli” diyor. Yüzde 42 de “Erdoğansız Türkiye” istiyoruz” diyor. 

Türkiye’nin iç bütünlüğünü tehdit eden ve devletimizi her türlü saldırıya, plana, manipülasyona ve algı operasyonlarına açık hale getiren bu yüzde 52-yüzde 48 ayrışması şimdi bir daha karşımızda. 

Yüzde 52’ye göre; darbelerin arkasındaki ABD, dolar üzerinden bir ekonomik saldırı yürütüyor. 15 Temmuz’da başarılamayan, şimdi ekonomik cepheden yürütülen saldırı ile başarılmak isteniyor. 

Sayın Cumhurbaşkanı üç gündür lafı eğip bükmeden bunu söylüyor: Ekonomik savaşın gülleleri, füzeleri atılıyor. Anlaşılan o ki, birilerinin ayağına basıyoruz. Şayet Suriye’de kurulan terör koridoruna rıza gösterseydik bu sorunları yaşamayacaktık…” 

Yüzde 48 ise Kılıçdaroğlu’nun, “Afrin kent merkezine girmeyelim” saçmalığını unutup, bütün kabahati Erdoğan’a yüklüyor. “Demokratik bir iktidar olmayınca böyle olur” diyen Abdüllatif Şener’in ifadesiyle “bırakın masal anlatmayı” deniyor. 

Bu kesimin sözcülüğünü yine Kılıçdaroğlu/İnce, Sözcü gazetesi, FOX TV gibi medya organları ve sosyal medya üzerinden FETÖ’cü teröristler yürütüyor. 

Muharrem İnce “bırakın şu dış güçler palavralarını” diyor. 

Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı kastederek, “Bir kişinin egolarına ülke teslim edilemez. Milletvekillerinin, öğrencilerin hapiste olduğu bir ülkeye yabancılar yatırım yapsın diye çok beklersiniz” diyor. 

Mirgün Cabas isimli gazeteci daha açık konuşuyor: “Doların’ın düşmesini isterseniz papazı (Brunson) bıraktığın gün Osman Kavala’yı, Enis Berberoğlu’nu, Demirtaş’ı ve diğerlerini de bırakın…” 

Kılıçdaroğlu’na, İnce’ye, Şener’e, Cabas’a, ABD’liler ile yakın münasebetleri olan Aslı Aydıntaşbaş’a şu soruyu soruyoruz: 

Madem “Papaz Brunson bırakılmazsa, Demirtaş tutuklu kalırsa, medya susturulursa dolar tabii ki yükselir” diyorsunuz. 

Yunanistan, 16 Temmuz’da helikopterle kaçan ve TSK’nın bütün sırlarını veren FETÖ’cüleri, o korkunç yangından, kendi vatandaşlarından önce kurtardı. (FETÖ elebaşı Gülen, yayınlanan videoda Yunanistan’a vefası için teşekkür ediyor ve Atina hükümetine parasal yardım çağrısı yapıyor…) 

Yunanistan bunu Türkiye’ye demokrasi gelsin diye mi yaptı? 

ABD Suriye’de PKK/YPG’ye 5 bin tır, 2 bin kargo uçağı ile silah verdi. Avrupa ülkeleri FETÖ ve PKK teröristlerini açıktan himaye ediyor. 

Papaz Brunson bırakılmadığı için mi? 

2006’da Roma’daki NATO seminerinde ABD’liler, subaylarımızın önünde tahtaya 18 ilimizi “Kürdistan” içinde gösteren harita açtılar. Türkiye’nin yargı sistemini eleştirmek için mi? 

Sizde utanma arlanma da yok… Düşmanın Beşinci Kolu gibi çalışıyorsunuz. Ama hak, hukuk, adalet, demokrasi istiyorsunuz… 

Yüzde 52, doğrunun yanında. Evet, bu defa ekonomik saldırı ile Türkiye’ye diz çöktürülmek isteniyor. 

Milletimiz ve piyasalar tedirgin edilmeye çalışılıyor. Halkta karamsarlık, belirsizlik, endişe, panik havası estirilmek isteniyor. 

Hedefleri; Erdoğan’a olan güveni sarsmak, devlet-millet olarak başaracağımıza olan inancımızı zaafa uğratmak… 

Buna 15 Temmuz’da olduğu gibi Erdoğan etrafında kenetlenerek cevap vermeliyiz. Hızlı hareket etmeliyiz. 

Dün alınan ekonomik tedbirler, emniyetin ve yargının, manipülasyon yapanların üzerine derhal gitmesi çok önemli. “Aynı gemide değiliz” diyerek ABD donanmasına sığınan karaktersizler de gereken cevabı almalı. 

Gazetecilik ve yazarlık kisvesi ile Beşinci Kol faaliyeti yürütenleri de engellemeliyiz…