Hesaplaşma: Kim kimi tasfiye edecek?
Biz önümüzdeki günlerde Suriye'de fırtınalar kopacak diye beklerken asıl fırtına evimizde koptu. Dün tam anlamıyla alarm durumundaydı Türkiye...
MİT, Emniyet, özel yetkili savcılık, KCK operasyonları, Ergenekon tasfiyesi birbirine karıştı. Öyle bir iç hesaplaşma duruma geldik ki; bu ülkenin Başbakanı dahil herkesin çok kolay bir şekilde hesaba çekilebildiği, çok kolay bir şekilde suç isnad edilerek değersizleştirilebileceği bir ülkede yaşadığımızı farkettik.
Tanık olduklarımız aslında kendimize, ülkemize, kurumlarımıza güvenin ne kadar kolay sarsılabildiğini, görev ve yetkilerin kontrol dışına çıkmasının hepimizi nasıl bir kaosa sürükleyebildiğini, güç-iktidar hesaplarının nasıl da Türkiye'nin ortak iyiliğinin önüne geçebildiğini, devlet iktidarı üzerine hesap yapanların nasıl da asabileştiğini gördük.
Daha dün bu ülkenin ordusunu yönetenler terörist olabiliyor, bugün bu ülkenin güvenliğinden sorumlu isimler "ihanete varan" ithamlarla karşılaşabiliyor. Ülkesi için mücadele edenler, o dar iktidar hesaplarına ters düştüğü anda çok kolay bir şekilde kurban edilebiliyor.
Hiçbir gücün, çevrenin, zümrenin kendi özel hesaplarını ülke çıkarlarıyla, ülke savunmasıyla örtbas edip servis etme özgürlüğü yoktur, olmamalıdır. Bu ülke, onlarca yıl ayrışma ile, ayrışmadan doğan çatışmalarla kan kaybetti. Devlet iktidarı üzerindeki güç mücadeleleriyle yıllarını yitirdi. Bu mücadeleler yüzünden bu milletin önemli kesimleri düşman, hain ilan edildi. Benzer bir durumu yeniden mi yaşayacağız?
Hesaplaşma çizgisine doğru sürükleniyoruz. Devleti şeffaflaştırırken, kötülüklerden temizlerken, normalleştirirken yürütülen operasyonlara destek verenlerin kafalarında kocaman soru işaretleri belirdi. Artık bir çokları bu soru işaretlerinden hareketle bakıyor gelişmelere. Bir süre sonra, sıradan, normal olan bir müdahale, operasyon ya da uygulama bile "acaba"larla sorgulanacak.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
İbrahim Karagül / Yeni Şafak
-
hasan muşlu 13 yıl önce Şikayet EtKİNİNİN kınının. bekçisi.. GÖZCÜSÜ KİNİNİ.. KİMİNİN.. gençlik günçlük..Beğen
-
hasan muşlu 13 yıl önce Şikayet Etbu tasfiye operasyonunu. bizzat yürüten kimm. ergenekonun bile adını koyan.. hükümet değil mi... yargılananlar bile kendilerine soruyor... "ergenekon ne ya?"Beğen
-
hasan muşlu 13 yıl önce Şikayet Etbir olmayalımmm. bir bir daha 2 eder.. hatta bir de başbakanda 3 olsun.. o üç çocuktan yanaBeğen
-
ahmet aksay 13 yıl önce Şikayet EtKafa karışıklığı. Bu yazı bugünlerde gündemdeki konuyla ilgili okuduğum en anlamlı ve samimî olarak kaleme alınmış bir yazı. Somut bir yorumu yok yazarın ama bir kere kafa karşıklığı içinde olduğunu itiraf ediyor. Birbirine karışmış kurumlardan, operasyonlardan, bir iç heasaplaşma durumundan, devlet iktidarı üzerine hesap yapanlardan, akla gelmeyecek değişimlerden söz ediyor."Hesaplaşma çizgisine doğru sürükleniyoruz." diyor. Devlet içinde yeni devletçiklerin oluştuğundan söz ediyor. Tarihte ilk kez bir ülkenin yöneticilerinden birinin(E.Barak) bir başka ülkenin istihbarat başkanı(H.Fidan) hakkında ağır ithamlarda bulunduğuna değiniyor. "Ortada bir operasyon var sanki." diyor. Düşündürücü, endişe verici ve kafa karışıklığını tasdik edici bir yazı. Kurgusal bir yaklaşımı iddialı bir biçimde dile getirmiyor çokları gibi. Ama birşeyler söylüyor içinden gelen.Beğen
-
mevhibe inal 13 yıl önce Şikayet EtBİR OLALIM... Hür olalım. Hoşgörüyü birbirimize yapalım. Ele güvenmeyelim.Beğen