Joost Lagendijk
Joost Lagendijk
ALINTI YAZAR
TÜM YAZILARI

AKP'nin sözünü tutmasının vakti geldi

GİRİŞ 03.01.2010 GÜNCELLEME 03.01.2010 YAZARLAR

Bir an gözünüzü kapatıyorsunuz ve açtığınızda tahayyül ötesi bir şey görüyorsunuz: Ordunun en gizli arşivlerinden biri sivil bir hâkim ve savcı tarafından aranıyor. Derken ülkenin en etkili genel yayın yönetmeni istifa ediveriyor, hemen akabinde en büyük medya grubunun başkanı görevi bırakıyor. Tahminimce 2010 da çok farklı olmayacak. En büyük değişiklik, daha az laf,
daha çok çözüm üretmek olabilir.
Ben de yılların siyasetçisiyim, fakat Türk bakanların hassas meseleleri ele alış biçimleri beni hâlâ şaşırtıyor. Örneğin, hükümetin bu hassas meseleler ile ilgili sorunları çözeceklerini büyük sözlerle ilan ediyor ancak aylarca süren deneme yanılmanın ardından, beceremediklerini kabul etmek zorunda kalıyorlar. Türk siyasetinde verilen sözler ve bunların hayata geçirilmesi arasında niye bu kadar büyük bir uçurum var acaba? Bunun bir izahı, hükümetlerin isabetli değerlendirmeler yapamaması olabilir. Arzu edilir bir çözümün uygulanmasındaki sorunlar veya hükümetin önerilerine yönelik muhalefet hafife alınıyordur.
Ya da zamanlama yanlıştır. Verilen sözlerin tutulamamasının ardındaki sebepler ne olursa olsun, 2009’da ortaya çıkan sonuç, 2010’da öyle veya böyle karşılanması gereken bir
beklenti yığını yaratmak oldu.
Türk siyasetinde politikacıların verdikleri sözleri tutmaması ve bunu da seçimlerde çok büyük bir ödemeden yapabilmesi çok da yadırganan bir şey değil, bunu biliyorum. Fakat modern, kendine güvenen vatandaşlar seçilmiş temsilcilerine bir yere kadar müsamaha gösterir. Yani tekrar tekrar verilen bir sözün, siyasetçiler tarafından yerine getirilmesi gerekir. Bir veya iki denemede başarısız olmaları çok büyük problem yaratmaz, seçmen bunu affeder. Fakat bütün taahhütlerde başarısız olmak, hem seçim hezimetinin hem de gerilen uluslararası ilişkilerin garantisidir.
2009’da hükümet tarafından verilen sözler listesini şöyle bir gözden geçirelim. Elbette listenin başında takdire şayan demokratik açılım geliyor. Geçen yıl sonunda bu konuda kararlılığın sürdüğüne dair yapılan onca açıklamanın ardından 2010’da artık bir geri dönüş olamaz. Ya Başbakan Kürt sorununun barışçı çözümünün önündeki birçok engeli aşmak konusunda bütün enerjisini başarıyla seferber eder ya da iktidar partisi Kürt ve Türk demokratların gözündeki itibarını kaybeder.
Aynısı Alevilerin temel talepleri için de geçerli.
Bir çözüme çok yaklaşıldığı izlenimi veren bütün o çalıştayların ardından AKP bu ilkbaharda
Alevilerin çoğunluğunu ikna edecek kapsamlı bir plan ortaya koymak zorunda. Bunu yapmazsa, bütün o oyları da unutmalıdır. Öte yandan iktidar partisi, sözlerini yerine getirememesi halinde sadece ülke içinde kaybetmeyecek. Ermenistan ile imzalanan protokoller Avrupa ve ABD’de büyük bir başarı olarak görülmüştü. Ancak AKP hükümeti, bu umut verici planları TBMM’de yapılacak oylamalarda kabul ettirmeyi başaramazsa, uluslararası ilişkilerde yaratılan bu olumlu hava da çabucak yok olacaktır. Yani bu konuda da hükümetin artık geri adım atması mümkün olmayacaktır. Keza Heybeliada Ruhban Okulu’nun da açılacağı konusunda yapılan açıklamalar, benzer bir beklenti yaratmış durumda. Okul açılmazsa, Yunanistan büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak ve Türk yetkililerin reformlar konusunda durmadan konuştuğunu, fakat bu yöndeki taahhütleri yerine getiremediğini iddia eden Türkiye karşıtlarının eli güçlenecektir.  
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün tutulmayan sözlerin yol açtığı olumsuz mantığı ziyadesiyle anladığından eminim. Bence Başbakan da bunu görüyor ve anlıyor. Bu yüzden, 2010’un yine birçok sürprize gebe olduğuna hiç kuşku yok. Umudum bu sürprizler arasında, 2009’da açılan birçok Pandora kutusundan fırlayan sorunlara bazı nihai çözümlerin de olması. Hepinize mutluluk ve heyecan dolu bir yıl dilerim!

joost LAGENDIJK / Radikal
joost.lagendijk@radikal.com.tr 

YORUMLAR 3
  • ahmet okutan 15 yıl önce Şikayet Et
    HABER7 BU YAZIYI YAYINLAMAKLA DÜRÜSTLÜK YAPMIŞŞ. Herşey ne kadar açık değil mi????
    Cevapla
  • mevhibe inal 15 yıl önce Şikayet Et
    Verilen sozler!. Iyi ki Avrupa, Amerika verdigi sozleri tutuyor! 1963 den beri AB icin verdiginiz sozler tutuldu mu? Bizden istediginiz kriterlere uymayan Avrupa ulkelerini nicin AB ye aldiniz? Azinlik haklari, irkcilik Avrupada ne durumda? Hangi AB ulkesinde Imam Hatip Lisesi ve Ilahiyat Fakultesi var?...
    Cevapla
  • necdet kızılırmak 15 yıl önce Şikayet Et
    Yunanistan büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak. Hayal kırıklığına uğrayacağına onlar da Trakyadaki Türklerin haklarını versin. İstanbulda patrikhane varken Atinada hala cami yok, bi zahmet yapımına izin versinler,
    Cevapla