Türk şiirinin büyük ustalarından Yavuz Bülent Bakiler’e dair bir süredir asılsız paylaşımlar yapılıyor.

Düzenli aralıklarla şairin vefat ettiğine dair haberler dolaşıma sokuluyor.

Öyle tuhaf bir zamandayız ki öldüğüne hemen inananları ölmediğine inandırmakta zorlanıyoruz. Ülkemizde maalesef yalanın etkisi doğrunun etkisinden daha yüksek.

Sosyal medyada bilgi kirliliği had safhada. Bu mecrada okuduğumuz her şeye hemen inanmamız gerektiğini bir kez daha görmüş olduk.

Özellikle kamuoyu tarafından tanınan isimlerle ilgili bir vefat haberi geldiğinde ailesinin açıklamasını beklemeli.

Eğer ailenin açıklamasına ulaşılamamışsa en azından Anadolu Ajansı’nın haber geçip geçmediğine bakmak lazım.

Geçen gece Bakiler’in vefat ettiğine dair paylaşım yapan arkadaşlara haberi nereden aldınız diye sordum. Kaynak yok.  

 Böylesi durumlarda vefat ettiği söylenen kişilerin yakınlarının psikolojisini de düşünmek lazım.

Hem yalan hem de yaralayıcı bilgiyi paylaşarak da kul hakkına giriliyor.

Dikkatli olmak gerek. Önümüze düşen paylaşımların kesin olup olmadığı noktasında emin olmadan paylaşım zincirine dâhil olmamalıyız.

Şairler hassas insanlardır. Haklarında çıkan her yazıdan etkilenirler. Onlar hakkında bir şey yazarken iki kere düşünmek icap eder.

YALANCILARIN AMACI

Vefat eden kimse yok ama haberi yazan kişiler belli ki yalan uydurmakta mahirler.

 Yazdıkları haberde son nefesin verildiği hastaneyi ve ölüm sebebini de eklemeyi ihmal etmemişler.

Nasıl bir ruh haliyle hangi amaçla bu haberler yazılıyor anlamak mümkün değil.

Yavuz Bülent Bakiler’in fikirlerini öldüremeyenler yazdıklarını benimsemeyenler sosyal medyada üstadı öldürerek intikam mı almak istiyorlar bilmiyoruz.

Ama eğer böyle bir niyetleri varsa şunu açık bir şekilde söyleyebiliriz ki eseri olan insanları öldüremezsiniz.

 Onlar bedenen göçse de kıyamete kadar yaşarlar. Adları dillerde sevgileri yüreklerde yaşamaya devam eder.

MİLLETİNİN GÖNLÜNE GİRMEYİ BAŞARMIŞ

Bu asılsız haberin tek olumlu yanı vatandaşlarımızın Yavuz Bülent Bakiler’i ne kadar çok sevdiğini göstermiş olmasıdır.

Milletimiz duyarsız gibi durur ama son derece duyarlıdır.

Vatan millet memleket davasına ömür vermiş her şahsiyete karşı vefalıdır. Bu milletin gözünden bir şey kaçmaz.

Geçenlerde ünlü bir yazar hakkında yine yanlış bir vefat haberi yayımlandı. Bu yazar hep çok satan gazetelerde yazdı. Yazdığı gazetelerin en görkemli sayfaları ona ayrıldı.

Ekranlarda programlar yaptı. Yaşarken hep el üstünde tutuldu. Hep yüksek maaşlar aldı. Spor da yazdı siyaset de. Magazine de girdi polemiğe de.

Şöhretinin zirvesinde olmasına rağmen vefat etti denildikten sonra hayırla anan rahmet dileyen kimse olmadı.

İşte bizim milletimizin feraseti. Kimsenin ününe unvanına bakmıyor.

 Nefsi için yaşayanlarla milleti için yaşayanları hemen ayırıyor. Yavuz Bülent Bakiler’le ilgili teyid edilmemiş bilgi de olsa samimi insanlar binlerce paylaşımla rahmet dileyip hakkında hep güzel cümleler kurdu.

ÖLMEDEN ÖNCE ÖLDÜRÜLENLER

Asılsız vefat haberi üzerine çok sayıda dostumuz arayıp haberin aslı olup olmadığını sordu.

 Doğru bilgiyi paylaşıp herkesin yüreğine su serptik. Arayanlardan biri de değerli büyüğümüz Dursun Gürlek’ti.

Telefonuna mesaj gelince hemen aramış. Ben de zaman zaman bu haberi yayıyorlar daha önce de yaydılar deyince Dursun Hoca hem sevindi hem de buradan ölmeden önce öldürülenler başlıklı güzel bir yazı çıkar dedi.

 Meğerse kültür tarihimizde ölmeden önce öldü bilgisi yayılan çok sayıda insan varmış.

 Ben kimler olduklarını yazmayacağım siz Dursun Hoca’nın gazetedeki muhteşem yazılarını takip ederek kimler olduklarını öğrenirsiniz.

Ölmeden önce öldürülenler olduğu gibi bir de ölümü öldürenler vardır.

Onlar şehitler ve eserleriyle milletine ışık saçan münevverlerdir. Yavuz Bülent Bakiler de o münevverlerden biridir.

Vatanına milletine devletine sevdalı yüreğinden dökülen şiirleri yazıları her zaman okunacak yüzyıllar sonra da adıyla yaşamaya devam edip ölümü öldürenlerden olacaktır.

Bu vesileyle Yavuz Bülent Bakiler Ağabeyimize hayırlı uzun ömürler diliyorum.  Rabbimiz ömrüne bereket versin.

 O muhteşem hitabetiyle gençlerimize Türkçe şuurunu, Türkiye sevgisini aşılamaya nice yıllar devam etsin İnşallah.