Son yazımızda eğitim sistemini sorgularken Türkiye’de bir Rusdan daha Rusyacı, bir İranlıdan daha İrancı, bir Çinliden daha Çinci bir Amerikalıdan daha Amerikancı insanların olduğunu dile getirmiştik. 

Yazıyı okuyan bir şair dostumuz bir İsrailliden daha İsrailci olanlar var onları unutmuşsun demişti. Son gelişmeler dostumuzun ne kadar da haklı olduğunu ortaya koydu. 
Hamasın haklı saldırıları sonrası Siyonistleri bile kıskandıracak kadar İsrail’i savunanları görünce ülkenin bütün tarlalarının çoktan sürüldüğünü anlamış olduk.

TÜRKİYE’DEKİ DERS KİTAPLARINI ÇALIŞMIŞLAR

Yıllar önce Kudüs’e gittiğimizde Yahudi bir akademisyenle tanışmıştım. 

Uzmanlığının Türkiye ve Türkler olduğunu söyleyince sohbeti biraz derinleştirdik. Bir enstitünün de başında olan İsrailli akademisyene rehberimizin aracılığıyla Türkiye’yi hangi yönüyle çalıştıklarını sorduğumda verdiği cevap çok ilginç gelmişti bana.
İsrailli akademisyen ekip olarak düzenli bir şekilde Türkiye’deki ders kitaplarını incelediklerini ve bu konuda raporlar hazırladıklarını ifade etti. 

Türk çocuklarının ders kitaplarını inceleme gerekçelerini de gelecekte Türkiye’de nasıl bir sosyolojiyle karşılaşacaklarını bilmeyi amaçladıklarını belirtti.

 Türkiye İsrail ilişkileri ve açısından bu konunun öneminden bahsetti.

 Adamlar işi çözmüş. Bir ülkenin okullarında saf dimağlara ne öğretiliyorsa gelecekte zihin dünyaları o yönde şekillenecektir. Bugün neyle besleniyorsa yarın dünyaya bakışı o yönde olacaktır.

İsrailli akademisyenler Ders kitaplarını düzenli izlerken Siyonist akıl mutlaka boş durmamıştır. 

İçimizdeki İsrailliler birdenbire ortaya çıkmadı.

’’YOK ARTIK ARAPLARI MI TUTUYORSUN?’’

Usta hikayeci Şerif Aydemir Hüsrev Hatemi’nin bir anısına dikkat çekmişti. Hatemi kitabına da aldığı anısını şöyle anlatıyor:

 “Bir arkadaşla İnci Sineması’na gitmiştik. O yıllarda, film başlamadan önce ‘dünya haberleri’ gösterilirdi. Bu haberler sırasında, İsrail askerlerinin bir Mısır tankını, içerdeki ölü Mısırlılarla birlikte ele geçirdikleri ve ellerindeki İsrail bayrağını açarak tank üzerine çıktıkları gösterildi.

 Salondaki alkış gürültüsü kulaklarımdan hâlâ gitmiyor. Haberler bitip asıl film beklenirken, yanımdaki arkadaşa bu sahneyi niye alkışladığını sordum. Günümüzde tanınmış bir doktor olan bu kişi, ‘Yok artık, bir de Arapları mı tutuyorsun’ demez mi?”
Evet artık Türkiye gibi halkının yüzde doksan dokuzunun Müslüman olduğu bir ülkede Siyonist seviciler kamuoyu baskısı oluşturup aleni olarak Filistin’e karşı İsrail’i destekleyebiliyor. 

MOİZ KOHEN’İN TÜRKÇÜLERİ

Sosyal medyada kendisini milliyetçi olarak tanımlayan kişilerin Filistin düşmanlığı gittikçe yayılıyor. Anlaşılan İslamsız Türklük projesine iyi çalışmışlar.  

Arap karşıtlığı üzerinden inşa edilen bu toprakların ruhundan uzak islamsız ve insafsız milliyetçilik maalesef taban bulmuş. 

Özellikle gençler Araplara karşı Siyonistleri gururla savunuyor. Bu çocuklar da bir günde ortaya çıkmadı.   Tarih şuuru coğrafya bilinci din duygusu ve insan sevgisi veremediğimiz her genç bize karşı düşmanın bayrağını sallandırıyor.

Şimdiden önlem alınmazsa gelecekte bu akımlar çok başımızı ağrıtacak gibi duruyor. Türklük ve Müslümanlık ruhunun dengeli bileşimi sonucu ortaya çıkan makul milliyetçiliğe bile karşı çıkan bu gruplar tam olarak Musevi Moiz Kohen’in mimarı olduğu Türkçülüğü benimsemiş durumdalar.

Arap düşmanı Yahudi dostu olan bu hastalıklı Türkçüler Siyonistlerin istediği şeylerin bayraktarlığını yapıyor.  

Bunların bildiğimiz Türk milliyetçileriyle falan da alakaları yok. Beslenme kaynakları içeriden değil. 

ARAP DÜŞMANLIĞI KİME YARAR?

Türk milliyetçiğine yön veren büyük şahsiyetlerin hiçbirisi katı Arap karşıtlığı yapmamış neredeyse bir İslamcı gibi Araplara ve Arap dünyasına bakmışlardır. 

Çünkü makul bütün milliyetçiler Araplarla Kanal’da, Irak’ta, Kuttülamare’de Çanakkale’de beraber dövüştüğümüzü bilir. 

Tarih şuuruna sahip her milliyetçi Arapların daha düne kadar bizim bayrağımız için çarpıştığını bizim askerimiz olduğunun bilincindedir.

Birkaç Arap aşiretinin ihanetini bütün Araplara teşmil ederek Arap Türk düşmanlığı oluşturmak en çok da Siyonistlerin ve haçlıların işine yarar. 

Anadolu’da binlerce yıl daha kalmanın rüyasını gören şuurlu her milliyetçi Türk Arap kardeşliğini güçlendirmenin çabasında olur. Tuğrul beyin Bağdat’a girdiği günden beri bizle olan Arapları dışlamak aptallıktan başka bir şey değildir. 

Bin yıldır hakimiyetimiz altında olan Araplara düşmanlık edip Siyonist pisliklere alkış tutmak milliyetçilik değil en büyük milli gaflet ve ihanettir. 

KÜLTÜREL İNTİFADA

İçimizdeki İsrailliler her yere yayılmışlar. Sadece Milliyetçiler değil İslamcı camiaya bile sızacak özgüvene sahipler. Beyaz Türklerin Yahudi hayranlığına değinmek bile istemiyorum. Çünkü onlar Müslümanlara karşı olan herkesin zaten koşulsuz destekçisi. Öylesine kimliksiz ve kişiliksizler.

Hülasa yarına bırakmadan İçimizdeki İsraillilere karşı eğitimle kültürle topyekûn bir intifada başlatmamız gerekiyor. Allah bu ülkenin yardımcısı olsun.
 

Mahmut Bıyıklı / Haber7