Ne zaman iç barışa yönelik bir adım atılsa ya bazı kesimler karşı çıkıp, engelleme girişiminde bulunuyor ya da sağlıklı öneriler sunmak yerine bilinen tezler yeniden hatırlatılıyor. Bunun kimseye yararı olmadığı ortada. Bu ülkenin tek ihtiyacı var; kazananı olmayan bu "savaşı" bitirmek.

Günlerdir siyasetin ve medyanın gündeminde bu konu tartışılıyor. Cumhurbaşkanı Gül'ün açıklamalarıyla başlayan bu sürece, hükümet de, devlet yönetimi de sıcak yaklaşıyor. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın son açıklamaları da umut verici.

Geriye bir tek silahların sonsuza kadar susması için bir "ilk adımın" atılmasını sağlamak kalıyor. İşte bunun için bütün gözler, bu ilk adımın atılmasını sağlayacak, "akil insanları" arıyor. Önceki gün DTP Milletvekili Sırrı Sakık'la konuşurken şöyle diyordu: "Fırsatın kaçırılmaması için Türkiye'yi kucaklayacak insanlardan oluşacak bir heyet çok etkili işler yapabilir. Sözü dinlenecek bu insanlar, en büyük etkiyi de PKK üzerinde yapacaktır. Bizden daha etkili olacaklarından eminim."

Peki, kim bu akil insanlar topluluğu ve nasıl oluşacak?

Birkaç gündür bu soruyu kime sorduysam net bir cevap alamadım. Ama kendilerini böyle nitelemeseler de bu sorunun çözülmesinin gerekliliğine inanan, sorumluluk alan birileri var ve ilk adımı attılar bile.

DİSK, KESK, TTB ve TMMOB başkanları geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Baykal'dan randevu istedi. Henüz cevap gelmedi ama DİSK Başkanı Süleyman Çelebi amaçlarını şöyle anlatıyor:  "Kürt meselesinde herkese görev düşüyor. İktidara muhalefete, STK'lara, meslek örgütlerine, sendikalara... Gerilim üzerinden politika yapmak yerine acaba daha çatışmasız bir ortamda diyalog sürdürülebilir mi? Bir iradenin ortaya konması gerekiyor. Sorun yalnız Kürtlerin değil, tüm Türkiye'nin sorunu..."
Kürt sorununun çözümüne katkı sunmak için atılan bu adımın daha da genişletilmesi gerekiyor. Bu çerçevede birkaç gündür farklı çevrelerden insanlara Kürt sorununda bir biçimde aracı olabilecek "akil insanlar"ın kimler olabileceğini soruyorum.

İşte o araştırmadan benim çıkardığım 'akil' isimler:
Prof. Dr. Halil İnalcık, Yaşar Kemal, Fethullah Gülen, İlter Türkmen, Hikmet Çetin, Rona Yırcalı, Prof. Dr. Nur Vergin, Prof. Dr. İhsan Doğramacı, Sönmez Köksal, Prof. Dr. Gazi Yaşargil, Ekrem Akurgal, Sezen Aksu, Ali Bulaç, İbrahim Betil, Tarhan Erdem, Prof. Dr. Gencay Gürsoy, Tarık Ziya Ekinci, Dr. Mahmut Ortakkaya, Galip Ensarioğlu.

Siz de kendi önerinizi yazın.

Belki kamuoyu yaratarak böyle bir yapının oluşması sağlanabilir.

***