Mehmet Acet
Mehmet Acet
HABER7 YAZARI
TÜM YAZILARI

NATO Zirvesi'nden körfez çıkarmasına: Erdoğan'ın yeni dönem hamleleri neler getirecek?

GİRİŞ 14.07.2023 GÜNCELLEME 15.07.2023 YAZARLAR

Son yılların en önemli NATO zirvelerinden birinin yapıldığı Vilnius/Litvanya zirvesinden dönüşte uçakta, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme ve Türk/Amerikan ilişkilerinin geleceğine dair beklentilerini sordum.

Salı günkü görüşme öncesi kameralar karşısında kendisinin önünde bir 5 yıllık dönem olduğunu söyledikten sonra, “Size seçimlerde başarılar diliyorum” diyen Erdoğan, 2019 yılı sonunda Türkiye’de muhalefete destek vererek ve cesaretlendirerek kendisini seçimle iktidardan uzaklaştırma önerisini getiren Biden’a örtülü bir göndermede bulunmuştu.

“Ben seçildim geldim ama şimdi senin önünde bir seçim var, bakalım ne yapacaksın” anlamında bir göndermeydi bu.

Ben bunu böyle okudum.

Soruma cevap verirken Erdoğan, Biden’la görüşmesinden “Çok çok verimli geçti” diye söz etti.

Vilnius dönüşü uçakta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a, Ankara’nın İsveç’in üyeliği için yeşil ışık yakması da dahil, bu birkaç gün içerisinde yaşadıklarımızın tamamına atıfla, “Galiba, buraya gelmeden önce her şey zaten hazırlanmıştı” dedim.

MİT Başkanlığından gelen ketumluğunu koruyan Fidan, gülümsemekle yetindi.

Türkiye’de karaya ak, aka kara deme alışkanlığı çok yaygınlaştığı için İsveç kararına dair, ‘U dönüşü yapıldı” denilmesini doğal karşılıyorum.

Ama toplamda, seçimden çıkmış ve önünde 5 yıllık uzun bir dönem olan Türkiye’deki iktidarın, ABD ve AB ile daha geniş anlamıyla batı ile ilişkileri barışçıl ve daha gerilimsiz bir alana taşıma çaba ve hamlelerini akıllıca hamleler olarak değerlendirdiğimi belirtmek isterim.

Tabi şu iki husus önem taşıyor:

1-Batı ile bu yeni dönemin oralardan gelebilecek dayatma ve dikte etme yöntemine teslim olmadan sürdürülmesi. 28 Mayıs seçimleri sonrası Cumhurbaşkanı Sözcülüğünden MİT Başkanlığı görevine gelen İbrahim Kalın’ın ifadesiyle “Aynı göz hizasında” bu ilişkilerin yürütülmesi. 

2-Batı ile olan ilişkiler yeniden barışçıl bir zemine çekilirken, Rusya ile ikili ilişkileri sabote edecek hamlelere izin verilmemesi. Türkiye’nin dış politikasının, Rusya’ya yüz çeviren bir tutum içine sürüklenmemesi.

İki gün geçirdiğimiz Vilnius’taki gözlemlerimden de yola çıkarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her iki konuda da güçlü bir iradeye sahip olduğu yönünde bir izlenim aktarabilirim.

ERDOĞAN VİLNİUS’TA İKEN BAE VELİAHT PRENSİ KENDİSİNİ ARAMIŞ

Vilnius dönüşü Cumhurbaşkanı Erdoğan’la sohbet ederken, kendisi sürpriz bir bilgiyi bizimle paylaştı.

Kendisi NATO zirvesinde iken, Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed arayıp, zirvenin nasıl gittiğini sormuş.

Burada Erdoğan’ın bize söylediklerini aktarayım:

“Merak ediyorlar. Ne oldu, nasıl gitti falan. Dedik ki, “Nasıl olsa Çarşamba günü sizdeyiz. Orada etraflıca bunları görüşürüz”

Bilindiği üzere, Cumhurbaşkanı Erdoğan önümüzdeki hafta Körfez çıkarması yapacak.

Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’da ekonomik ve ticari değeri çok yüksek anlaşmalara imzalar atılacak.

Yine bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bu ülkelere yaptıkları ziyaretlerle bu anlaşmaların altyapısını oluşturmuşlardı.

Burada dikkat çekici olan husus, Körfez’deki bu ülkelerin Türkiye’nin Avrupa ve ABD ile ilişkilerinin seyrini çok yakından takip ediyor olmaları.

Demek ki, Batı ile Türkiye arasındaki ilişkilerin dostane bir atmosfere yönelmesi, bu ülkeler tarafından da önemseniyor.

KÖRFEZDEN GELECEK YATIRIMLARIN YÜZDE 80’İNİN DOĞRUDAN YATIRIMLARDAN OLUŞACAĞI SÖYLENİYOR

Herkes merak ediyor.

Körfez ülkelerinden Türkiye’ye yapılacak olan yatırımlar nasıl olacak diye.

Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet Gazetesi ‘çok ucuz’ bir asparagas habere imza atarak Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın tepkisini çekmişti.

Ekonomist kimliğinden ziyade muhalif kimliğiyle beyanlar veren Ziraat Bankası’nın eski genel müdür yardımcısı Şenol Babuşçu, “Türk Hava Yolları’nın bir kısmı, BOTAŞ, Türk Telekom gibi Varlık Fonu’nda bulunan şirketlerin bir kısmının satışının yapılacağını” iddia etmişti. 

Cumhuriyet'ten yalan manşeti: Kalanları Satacaklar... Bakanlık açıklama  yaptı - Haber 7 MEDYA

Bakanlık hızlı bir yalanlamayla, “Söz konusu haberin gerçeği yansıtmadığını, tamamen gazetenin kendi yorumlarına dayalı ve ‘bilinçli bir yalan haber’ olduğunu belirtip “Bu haberler, sadece güzide kurumlarımızı satış manipülasyonu ile yıpratma gayretidir” açıklamasında bulunmuştu.

Benim ekonomi çevrelerinden edindiğim izlenim, Körfez ziyareti sırasında imzaları atılacak olan anlaşmaların yüzde 80’i doğrudan yatırımlardan oluşacak.

Lojistik, tarım, teknoloji, ilaç sektörü gibi alanlara Körfez sermayesi ile güçlü yatırımların yapılacağı söyleniyor. 

Bu ülkelerden özellikle Tarım sektörüne çok yakın bir alaka olduğu ifade ediliyor.

Ve bütün bu anlaşmaların üretimi destekleyecek, istihdamı güçlendirecek adımları içerdiği söyleniyor.

İzleyip, göreceğiz…

 

YORUMLAR 13 TÜMÜ
  • Zehni 2 yıl önce Şikayet Et
    Avrupaya amerikaya hizmet getirecek
    Cevapla
  • Kambur Osman 2 yıl önce Şikayet Et
    Boşver dostum boşuna kafa yorma minareyi çalan kılıfını uydurur millet ekmek derdine düşmüş sokakda millet çoğu İsveç’in adını bile duymamış bırak onlar istediği gibi top sektirsin
    Cevapla
  • Kararla ortaklik 2 yıl önce Şikayet Et
    Kararla sede e çip değil aynı zamanda kararın İngiliz roys Roche nin ortağı olması asebiyle ve roys Royce nin Türkiye ile Türkiye'de irtak savaş uçağı motoru üretme sözünü katar eliyle gerceklestirilmeli ve Katar Turkiyede ortak uçak motoru da uretmeli ingilizin durmadigi sözü Katar ortak olarak yerine getirmeli ve kazanın motoru TR motor rosy Royce ortak motoru olmali
    Cevapla
  • Adalet 2 yıl önce Şikayet Et
    2024 de yerel seçim var belediyeler gidecek böyle giderse yazık olacak
    Cevapla
  • Emekli memur 2 yıl önce Şikayet Et
    Memur emeklisine verilen vaatler sözler ne oldu başka baharamı kaldı yine
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle